Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Başkanı İsmail Özdemir, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada "127 firmanın suyunda mikrop çıktı" şeklinde haberlerin sektörü olumsuz etkilediğini söyledi.
Söz konusu haberlerin insanlarda endişeye uyandırdığını belirten Özdemir "Bu haberler kamuoyumuzun yanlış bilgilendirilmesine neden oluyor. Haberlerde ifade edildiği gibi uygunsuzluk tespit edilmiş suların tüketiciye dağıtımı kesinlikle söz konusu değildir" dedi.
Özdemir, 2014'deki incelemelerde "uygunsuzluk" oranında bir artış gözlendiği bildirilen damacana sularda önemli iyileşmelerin de kaydedildiğini savundu.
Denetimlerde tespit edilen uygunsuzluklara, caydırıcı yaptırımlar uygulandığına dikkati çeken Özdemir, şunları kaydetti:
"Sağlık Bakanlığı hem üreticileri hem satış noktalarını düzenli olarak denetleniyor. Kaynaklardan, fabrikalardan ve satış noktalarından numuneler alınarak incelemeler yapılıyor. Üretim yerlerinde en ufak bir uygunsuzluk tespit edilmesi durumunda, üretimler durdurularak ilgili seriye ait tüm sular toplatılıp, Halk Sağlığı personeli gözetiminde imha ediliyor. Ayrıca durum düzeltilene kadar ilgili firmaların piyasaya su arz etmelerine izin verilmiyor. Uygunsuzluğun giderilmediğinin tespit edildiği durumlarda ise firmanın ruhsatı iptal ediliyor."
Özdemir, 127 firmada mikrop tespit edilmesiyle ilgili, "Ambalajlı su sektöründe ruhsatlı toplam 341 firma faaliyet gösteriyor. Bir işletmeye ait kaynak, fabrika ya da satış noktasından alınan yüzlerce numuneden bir tanesinin bile mevzuat limitlerinin dışında olması, o firmanın 'uygunsuz' listeye alınmasına neden oluyor. Uygunsuz firma sayısı bu yüzden çok fazla" ifadesini kullandı.
Sağlık Bakanlığınca bu yılın sonunda yürürlüğe konulacak "Ambalajlı Su Satış Yerleri ve Ambalajlı Su Nakil Araçları Tebliği"nin sulardaki bu sorunlara bir nebze de olsa çözüm olacağını savunan Özdemir, "Tebliğdeki uygulamalarla taşıma ve stoklama koşullarında ortaya çıkabilecek sorunların da tamamen çözüme kavuşacağına inanıyoruz. Tebliğ, ambalajlı suyun kaynağından tüketiciye ulaşıncaya kadar her aşamada kalitenin korunmasına katkı sağlayacaktır" dedi.
Özdemir, cam damacana ile plastik damacana arasında ürün hijyeni ve mikrobiyolojik koşullar açısından herhangi bir farklılık bulunmadığını savunarak, her iki ambalajın da benzer üretim sürecinden geçtiğini sözlerine ekledi.
'Sular Daha Güvenli Olacak'
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından damacanalarda yapılan incelemeler sonucu 127 firmanın suyunda "mikrop" tespit edilmesi ambalajlı su üreticilerini ve tüketicisini endişelendirdi. Üreticiler, Sağlık Bakanlığınca 2015 yılında yürürlüğe konulacak ambalajlı suyun satışı ve taşınmasıyla ilgili yeni uygulamaların suda "mikrop" sorununu ortadan kaldıracağını düşünüyor.
