Eğitime AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu da katıldı
Soylu, toplantıda yaptığı konuşmada, daha zengin, daha yürekten, daha demokrat, daha birbirlerini iyi anlayan Bir Türkiye’nin hep birlikte oluşturulabileceğini söyledi.
Soylu, “Bir ülkenin güçlü olabilmesi, yaşanabilir olabilmesi için, o ülkede millet iradesinin hakim olabilmesi için en önemli unsur siyasettir. Siyasetin güçlü olduğu dönemlerde Türkiye’de ekonomik refah vardır, zenginleşme vardır, büyüme vardı dünyayla entegrasyon vardır. Siyaset güçlü olduğu zamanlarda eğitim milletimize dokunmaktadır. Sağlık hizmetlerinden daha iyi pay alabilmektedir, siyasetin güçlü olduğu dönemlerde devlet sosyal bir devlet haline dönüşebilmektedir. Ama siyasetimizin zayıflaması, milletin zayıflaması anlamına gelir. Siyasetin zayıflatılması milli iradenin bir şeylerin karşısında ezilmesi, başka unsurların milli irade karşısında tahakküm etmesi anlamına gelir. AK Parti 2002 yılından beri bugüne kadar siyaset merkezini güçlendirebilmek için elinden gelen her şeyi yapmaktadır. Bugün Türkiye’de 4 bin engelliye evde bakım yapılmaktadır” dedi.
Artık silahların değil bilginin güç olduğu bir döneme girildiğini, Siyaset Akademisi’nin önemli olduğunu vurgulayan Süleyman Soylu şöyle devam etti: “AK Parti sadece ekonomide, uluslararası ilişkilerde, sosyal hayatta birtakım değişiklikler yapmıyor. 2002 yılından beri ortaya koyduğu istikrarla birlikte siyaset akademisi ile en önemli adımlarından birini atıyor. Onun için izleniyor, takip ediliyor, örnek alınıyor, taklit ediliyor. Hem diğer siyasi teşekküller tarafından, hem de akademi dünyası tarafından. Diğer siyasi partilerin de siyaset okulları yaptığını çok net bir şekilde görüyoruz. Bu bir öncülüktür. Bu akademiye katılanların sadece AK Parti üyesi olması değil, AK Parti dışındaki insanlara da bunun açılması, esas itibariyle AK Parti’nin siyasete getirmiş olduğu etik anlayışın ta kendisidir” dedi.
Dünyanın güç merkezinin Avrupa’dan Asya'ya kaydığını dile getiren Soylu, Türkiye’nin ayağına tarihi bir fırsat geldiğini belirterek, “Güç merkezinin bu geçişi esnasında Türkiye’nin rolü çok önemli. Bu aşamada Türkiye’nin dört avantajı var. Birincisi Türklük ve Müslümanlık, ikincisi enerji bakımdan önemli bir yer olan Karadeniz, ticaret yollarının geçiş yollarında olan Akdeniz. Biz bu denizlerin doğal müttefikiyiz. Üçüncüsü enerji yollarının geçiş noktasında bulunması ve son olarak ise genç nüfusa sahip olması. Avrupa’nın nüfusu yaşlanıp azalacak. Yüzde 2,1 kritik orandır. Bunun üzerine çıkılırsa nüfus artar. 0-5 yaş arası nüfus 65 yaş üstü nüfustan fazla olmalı. Enerji kaynaklarımız yok, beşeri kaynakları güçlendirmeliyiz. Bu yüzden Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan 3 çocuk yapılmasını istiyor” diye konuştu .
Süleyman Soylu Biga’da
AK Parti Siyaset Akademisi bünyesinde "Lider Ülke Türkiye Yerel Yönetimler Programı-1" başlıklı eğitimler Çanakkale’nin Biga ilçesinde Ada Düğün Salonu'nda yapıldı.