Süleymaniye Külliyesi'nde Darüssifa Bölümünün Restorasyonunda Sona Gelindi

Istanbul’un en güzel yapilarindan olan Süleymaniye Külliyesi, Kanuni Sultan Süleyman’in emriyle 1550 yilinda Mimar Sinan tarafindan insa edildi. Külliyenin hastane olarak kullanilacak olan bölümü Darüssifa ile asevi olarak kullanilacak Imaret bölümlerinin yapimina ise 1553 yilinda baslandi. Külliyenin insasinin tamami 1559 yilinda sona erdi. Darüssifa bölümü 1870’li yillardan sonra önce askeri matbaa sonra da yatili Kur’an kursu oldu. Imaret binasi ise sosyal eksiklikleri olan vatandaslara asevi görevinden sonra 1913 yilina Türk - Islam Eserleri Müzesi’ne ev sahipligi yapti.

Vakiflar Genel Müdürlügü, Darüssifa bölümünde 2019’ da, Imaret bölümünde ise 2021’de restorasyon çalismalarina basladi.

Darüssifa bölümüm restorasyonunun yüzde 90’ tamamlandi. Imaret bölümünün restorasyonunda yüzde 75 seviyesine gelindi. Her iki yapidaki çalismalarin 2024 yilinin son aylarina dogru bitmesi planlaniyor. Imaret bölümü çalismalarin tamamlanmasinin ardindan Istanbul Vakif Eserleri Müzesi olarak açilacak. Öte yandan restore edilen Kanuni Sultan Süleyman’in mirasi yapilar havadan görüntülendi.

"Darüssifa binasinin restorasyonunda son asamaya gelmis durumdayiz”

Süleymaniye Külliyesi Darüssifa bölümü restorasyon çalismalari hakkinda bilgi veren Vakiflar Genel Müdürlügü Istanbul 1. Bölge Müdür Yardimcisi Levent Çetin, "Süleymaniye Külliyesi’nin Darüssifa binasinin içerisindeyiz. Burada 2019 yilinda baslayan restorasyonumuzun son asamasina gelmis durumdayiz. Restorasyon seviyemiz yüzde 90’larda. 2024 senesi yil sonu itibariyla restorasyon çalismalarini tamamlamayi planliyoruz. Darüssifa binasi hastane yapisi olarak insa edilmis bir bina. Süreç içerisinde farkli fonksiyonlarda kullanilmis. Daha sonra uzun yillar bos kalmis. 2019 senesinde Kültür Bakanligi Vakiflar Genel Müdürlügü Istanbul 1. Bölge Müdürlügü olarak yapimizi restorasyona aldik. Yapimizin çatisi, kursunlari ve çati kaplamasiyla alakali problemleri vardi öncelikle bu problemleri çözme yoluna gittik. Su an Darüssifa binasinin ince islerini yapmaya devam ediyoruz. Bahçede peyzajla ilgili çalismalarimiz var. 2024’te yil sonu itibariyla Darüssifadaki restorasyon çalismalarini tamamlayacagiz” seklinde konustu.



“Yapinin güçlendirmeyle ilgili çalismalarini tamamlamak üzereyiz, yüzde 75 seviyesindeyiz”

Imarethane binasinin restorasyon çalismalarinin da devam ettigini vurgulayan Çetin, “Hemen yan tarafta külliyenin bir parçasi olan Imarethane binamizda yine restorasyon çalismamiz son safhasina gelmis durumda. O yapida külliye ile beraber insa edilmis bir yapi. Asevi olarak insa edilmis. Burasi 1990’li yillarin basina kadar Türk - Islam Eserleri Müzesi olarak kullanilmis. Yapinin güçlendirmeyle ilgili çalismalarini tamamlamak üzereyiz. Yüzde 75 seviyesindeyiz. Yilin son aylarina dogru orayi da tamamlamayi planliyoruz. Imarethane binamiz yine 1990’li yillardaki gibi ancak bu sefer Vakiflar Genel Müdürlügü bünyesinde Istanbul Vakif Eserleri Müzesi olarak hizmet vermeye devam edecek. Güçlendirme çalismalarimizi yaptik. Enjeksiyon ve gergi islerimizi tamamladik. Çimento bazli sivayla yapilmis bütün imalatlarin raspalari yapildi. Yapidan çimento bazli tüm imalatlarin arindirilma islemi tamamlandi. Devaminda horasan harciyla siva islerimiz tamamlandi. Su anda boya ve ahsap kepenk, pencere islemlerini tamamliyoruz” dedi.



“Dönemin kamusal hizmet anlaminda birçok fonksiyonunu karsilamak için tasarlanmis”

Süleymaniye Külliyesinin tarihi hakkinda bilgi veren Levent Çetin, “Süleymaniye Külliyesi, Kanuni Sultan Süleyman tarafindan annesi Hafsa Sultan ve esi Hürrem Sultan adina yaptirdigi iki tane külliyeden sonra kendi adina yaptirdigi bir külliye. Bir kampüs mantigiyla yapilmis. Camisi, kütüphanesi, Imaret ve Darüssifa binasi, medrese binalari olmak üzere birçok yapiya ev sahipligi yapiyor. Dönemin kamusal hizmet anlaminda birçok fonksiyonunu karsilamak için tasarlanmis. Darüssifa bir hastane yapisi aslinda uzun yillar bu sekilde hizmet vermis. Süreç içerisinde farkli hastaliklara yöneldigiyle ilgili elimizde bilgiler var. Bir dönem akil hastalarinin da burada sifa bulduguyla ilgili veriler var. Daha sonra askeri matbaa olarak kullanilmis. Sonrasinda da uzun bir dönem bos kalmis. Restorasyon sonrasi benzer bir fonksiyonla hizmet vermeye devam edecek. Imarethane binasi da yine külliyenin bir parçasi olarak uzun yillar hizmet verdikten sonra Cumhuriyet dönemi sonrasi Islam Eserleri Müzesi olarak 1990’li yillarin basina kadar hizmet vermis. 1990’li yillarin basindan sonra özeli bir istirak tarafindan restoran olarak çalistirilmis bir yapi. Restorasyonu sonrasi Kültür Bakanligi Vakiflar Genel Müdürlügü Istanbul Vakif Eserleri Müzesi olarak hizmet verecek” ifadelerini kullandi.