SÜPER HÜCRE NEDİR?
Süper hücre, atmosferin yukarı seviyelerindeki açısal rüzgar yön değişiminin fazla olduğu kararsızlığa bağlı olarak dikey rüzgarların aşırı olduğu kuvvetli bir oraj biçimidir. Süper hücreler, uygun ortam oluştuğunda dünyanın her yerinde meydana gelebilir. Amerika'nın geniş düzlüklerinde çok fazla görülen süper hücre, Arjantin, Uruguay ve Brezilya'nın bazı bölgelerinde de rastlanır.
Orajın dört alt sınıfından biri olan süper hücre, en az görülendir. Süper hücre az yağışlı, klasik, bol yağışlı olmak üzere üçe ayrılır.
AZ YAĞIŞLI SÜPER HÜCRE
Az yağışlı süper hücre genelde nem oranının az olduğu yaz sezonunda görülür. Az yağışlı süper hücreler dolu yağışlarıyla ünlüdür. Bazen hiç yağmur yağmaz ve kocaman dolu görülür. Az yağışlı süper hücrelerde hortum diğerlerine oranla daha azdır. Zira hava daha düşük nem oranına sahip olduğu için yağışla beraber buharlaşmadan kaynaklanan ısı kaybı aşağı yönlü hava akımlarının gelişmesini sağlar. Bu nedenle oluşan hortumlar daha kısa sürer.
KLASİK SÜPER HÜCRE
Klasik süper hücre, süper hücrenin saf bir formu olarak adlandırılır. Saat yönünün tersine doğru rüzgar eser ve radarda virgül görünümlü Hook Echo adı verilen fırtına biçimidir. En şiddeti hortumlar bu fırtınada oluşur ve nem oranına bağlı olarak farklı boyutlarda olabilir.
BOL YAĞIŞLI SÜPER HÜCRE
Bol yağışlı süper hücre ise hava kütlesinin taşıdığı su miktarının olduğu koşullarda meydana gelir. Çok yoğun yağışlara neden olan bu süper hücrede görüş mesafesi oldukça düşer.
SÜPER HÜCRENİN ETKİLERİ
Süper hücreleri büyük çapta dolu ve doğrusal rüzgar ile gelir. Bu nedenle çevrede çok fazla zarara, tahribata ve hasara yol açabilir. Süper hücreler hayatı afet düzeyinde olumsuz etkileyebilir. Süper hücrenin şiddeti çok olursa ağaçlara, hayvanlara, bitkilere ve insanlara ciddi oranda zarar verebilir. Ağaçlar kırılabilir, kuşlar telef olabilir, sera dışında tarla bitki ve meyve-sebzelerini zedeleyebilir.
Süper hücre yağışlarında oluşan iri taneli dolular evlerin dış cephelerine zarar verebilir. Ayrıca insanlar vücutlarını koruyamazsa hayati tehlikeye bile yol açabilir. Arabaların kaportalarında göçükler ve pençelerde ciddi çatlama ve kırılmalar oluşabilir. Bunun önüne geçmek için arabaların üzeri örtülmeli ve sağlam olmayan bölgelerde bulunulmamalıdır.