Sürat Teknesiyle Ölüme Sebep Olmustu...Hakkinda Karar Çikti

7 Agustos 2021’de meydana gelen sürat teknesi kazasinda, evli ve 1 çocuk annesi Tasdögen hayatini kaybetmisti. Elvan Firat Tasdögen, Ankara’dan ailesiyle tatil için Balikesir’in Erdek ilçesi Sahil Mahallesi’ndeki yazlik evlerine gelmisti. Çugra sahilinde denize giren Tasdögen, bu sirada Ender Küçük’ün kullandigi teknenin altinda kalmisti. Kolu parçalanan Tasdögen, kaldirildigi Erdek Neyyire Sitki Devlet Hastanesi’nde yasamini yitirmisti. Evli ve 1 çocuk annesi Tasdögenin cenazesi, Ankara’da topraga verilmis, olayin ardindan Ender Küçük, gözaltina alinmisti. Bursa’nin Mustafakemalpasa ilçesinde müteahhitlik yapan, amatör lig ekiplerinden 1923 Mustafakemalpasa Spor Kulübü’nün eski baskani Ender Küçük, sevk edildigi adliyede çikarildigi hakimlikçe tutuksuz yargilanmak üzere serbest birakilmisti. Sikayetçi avukatinin itirazi ile Ender Küçük, çikarildigi mahkemece tutuklanmisti.

Bir süre cezaevinde kalan Küçük, sonraki süreçte avukatlarinin basvurusuyla serbest kaldi. Sorusturmanin sonunda, Küçük hakkinda ‘bilinçli taksirle ölüme neden olmak’ suçundan 6 yila kadar hapis cezasi talebiyle, Erdek Asliye Ceza Mahkemesi’nde açilan dava sonuçlandi. Küçük, taksirle ölüme neden olma suçundan dolayi 4 yil hapis cezasiyla cezalandirildi. Küçük’ün hakkinda herhangi bir takdir indirimi uygulanmasina gidilmezken, amatör denizcilik belgesinin de 2 yil süreyle geri alinmasina karar verildi.

Erdek Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada yargilan Küçük ifadesinde, çok üzgün oldugunu belirterek, “Rahmetlinin ailesinin yasadigi acilari anliyorum. Ayni acilari benim ailem de yasadi. Olaydan 1 ay sonra annem vefat etti, 5 ay sonra da babam vefat etti. Yüzde 94 engelli oglum da su an tedaviye cevap vermiyor. 35 yildan beri araç kullaniyorum. Vergi mükellefiyim. Bugüne kadar basima böyle bir olay gelmedi. Kirmizi isikta ceza yemisligim yok. Olayin oldugu gün de kontrollerimi yaptiktan sonra açildim. Süratim yoktu. Rahmetli suyun üstünde olsaydi, kesinlikle görürdüm. Kazaya sebep olmazdim. Allah kimsenin basina böyle bir olay vermesin. Kadere inanan bir insanim.” seklinde konustu.

Elvan Firat Tasdögenin esi Aydin Tasdögen, bunun üzerine Küçük’ün yalan konustugunu ileri sürdü. Tasdögen, “Beyana ek olarak zanli yalan konusuyor. Çünkü daha önceki yazili savunmalarinda da iki kisiyi gördügünü söylüyor ve bu kisilerin arasinda 5 metre vardi, birbirleriyle konustuklarini gördüm diyor. Taniklar da ayni sekilde açiklama yapiyorlar. Yani Burcu Hanim olsun, Mehmet Özcan olsun ayni açiklamalari yapiyorlar. Iki kisi konusarak yüzüyorlardi diyor. Kaldi ki hiz yapmadim diyor. Direk olarak üzerlerine sürmüs. Hem yüzenlerin oldugunu görüyor hem tekneyi üzerlerine sürüyor. Samandiralari kaçiriyor. Samandirlar hem yatay, hem dikey olarak çekilmis. Halkin anlayacagi, benim bölgeme girme diyor özet olarak. Bu sanik zaten savunmalarinda da oldugu gibi herhangi bir pismanlik göstermiyor. En üst seviyeden cezalandirilmasini talep ediyorum.” ifadelerini kullandi.

Aydin Tasdögen’in avukati müvekkilinin beyanlarina katildigini belirterek, “ Öncelikle Limanlar Yönetmeligi’nin 22 ve 14’üncü maddesine göre 2021 yilinda yüzme alani olarak belirlenen yer 200 metredir. Yani buradan anlamamiz gereken sey, sürat teknesi gibi herhangi bir motorlu aracin yüzme alanina girmemesi gerekmektedir. Bilir kisi raporunda zaten alanin yüzme alani oldugu belirtiliyor. Burada tekne kullanma eylemi yasak. Olaya söyle bakmamiz gerekiyor. Kara yolu olarak düsünelim. Trafige kapali ve yaya yoluna açik olan bir yer düsünün. Burada birkaç aracin park ettigini düsünelim. Bu araçlarin öncelikle park cezasi yemesi gerekiyor. Orada park eden araçlar varken de bir aracin süratli bir sekilde yaya yoluna daldigini ve bir insana çarpip ölümüne sebebiyet verdigini düsünelim. Burada kalkip sunu diyemeyiz. Orada zaten araçlar park ediyordu. Bu yüzden insanlarin dikkatli olmasi gerekiyor. Bunu diyemeyiz. Burasi trafige kapalidir. Bu yüzden zanlinin tam ve asli kusurlu oldugu kanaatindeyiz. Biz sahsin amatör denizcilik belgesi olmasi nedeniyle, kendisi savcilik ifadesinde denizde iki kisiyi gördügünü söylüyor. Denizde iki kisiyi görmesine ragmen, o iki kisiye dogrudan ve süratli bir biçimde sürüyor. Bunu suradan anliyoruz. Teknede bulunan iki sahsa ve ayni zamanda da taniga teknenin önüne oturmasi söylenmis. Çünkü hizli bir sekilde kalkacak, bu kasitla ve mantikla hareket ediyor ve teknenin önünün kalkacagi hakkinda bilgi sahibi. Sahislarin teknenin önünde yük yaparak teknenin alabora olmamasini istiyor. Burada süratli bir sekilde hareket etme kastinin oldugu kanaatindeyiz. Iki kisiyi gördügünü de çok açik sekilde beyan ediyor. Tekne trafigine kapali bir alandayken. Bu yüzden biz görevsizlik nedeniyle olasi kasit oldugunu düsünüyoruz. Görevsizlik karari vermeniz gerektigini düsünüyoruz. Bunun yani sira gerek beyanlarda gerek yargilama asamasinda özellikle kesifle, sanigin hiçbir sekilde pisman olduguna dair bir beyanini göremedik. Kisi bazinda ulasilamiyor olabilir ama vekiller araciligiyla da herhangi bir bassagligi, buna yönelik herhangi bir yardim talebinde de bulunulmamistir. Bu yüzden takdiri indirim uygulanmamasi gerektigi kanaatindeyiz. En üst hadden ceza verilerek, herhangi bir indirim uygulanmasini reddediyoruz. Burada samandiranin disinda oldugu öne sürülüyor ancak kesifte de gördügünüz üzere otelin kendi misafirleri için belirlemis oldugu herhangi bir geçerliligi olmayan alanlardir. Bir yan otele baktigimizda daha önce olabiliyor. Orasi zaten 150 santim derinlikte olan, normal bir vatandasin yüzün üstünde kaldigi alan.” dedi.

Küçük, söz alarak, “Bugüne kadar verdigim ifadelerin hiçbir tanesinde yanlis ifade vermedim. Ben o gün iskeleden ayrildigimda iki kisiyi gördüm. Zaten onu söyledim. Onlarla benim alakam yok. Ben açiga gidiyorum ama rahmetli kulaklik takmis, antidepresan hap yutmus. Suyun altindaki bir insani görmem nasil olabilir?” seklinde savunmasini yapti.

Küçük’ün avukati ise, “Iddia edilen 200 metrelik bir sinir. Samandiralarla ilgili Sahil Güvenlik’ten bir dosya içerisinde yazi var. Sürat teknesi diye sürekli üzerimizde bir baski kuruluyor. O alan ve o alan arasindaki hizlanma mesafesi bilir kisi raporlarinda mevcut. Kazanin onlarin dedigi sekilde iddia edilen yerde olmasi durumunda zaten teknenin o sekilde hizlanabilme sansi yok. Bizim dedigimiz sekilde olduysa, zaten usul olarak bu durumda olmamamiz gerekiyor. Kazadaki esasli sebep samandira disinda bir kisinin yüzmesi. Müvekkilimin kusuru görmemesinden kaynakli taksir yönündedir. Bunun özel yetenegine ve oradan geçerim tarzinda bir güven besleyerek hareket etme durumu yoktur. Dosya asamasindaki hiçbir delille de bu sabitlemis degildir. Pismanlik göstermiyor diyorlar. Su anda bile basin var. Televizyonlarda çikti. Serbest kaldiktan sonra basinin baskisiyla tutuklandi. Ne yasadigini o biliyor. Pismanlik duymamasi gibi bir durum söz konusu olabilir mi? Buna bizzat en fazla sahit olan kisi benim. Yani karsi tarafi düsündügü zaman, onunla iletisime geçebilmesi, böylece tepkiyi göz önünde bulundurup gelebilmesi çok mümkün degil. Dosya içerisinde pisman olmadigina, burada hareketleriyle veya sözleriyle herhangi bir durum yok. Biz bu nedenle öncelikle müteveffanin kusurunun göz önünde bulundurularak, samandiranin disinda yüzmesi nedeniyle kazanin meydana geldigini mahkemece göz önünde bulundurulmasini, bunun akabinde de neden olan indirimlerin uygulanmasini, dosya üzerindeki delillerden takdirden üst sinirin uygulanamayacak olmasini, mahkemenin bu yönde karar vermesini, ayrica pisman oldugu, bundan mütevelliyi de indirimlerin uygulanmasini talep ediyorum.” dedi.

Tasdögen’in avukati, “Sürekli belirtiyorlar, kisiler ön tarafa oturtulmus, görüs açilsin diye. Fakat denizdekilerden birisi kendini zor kurtariyor, birisi de rahmetli oluyor. Kisinin tekneyi oturarak kullandigi taniklarin ifadelerinde var,” dedi.

Küçük, savunmasina, “1. Kural teknenin dengesini saglamakla mükellefsin. Teknenin dengesinin saglanmasi gerekiyor. Akabinde geri gittiginde çevre kontrolü yapilmasi gerekiyor. Ben çevre kontrolümü yaptim. Samandiranin disinda iki bayan gördüm ama benim gittigim yerde o sekilde kimseyi görmedim. Ben kizlarimi teknenin önüne, teknenin dengesini saglamak amaciyla oturttum” ifadelerini ekledi.

Mahkeme; “Taksirle ölüme neden olma suçundan dolayi, takdirden de alt sirindan uzaklasilmak suretiyle, 3 yil hapis cezasi ile cezalandirilmasina, sanigin eylemin bilinçli taksir boyutunda kaldigindan dolayi 1/3 oraninda arttirim yapilarak 4 yil hapis cezasiyla cezalandirilmasina, hakkinda herhangi bir takdir indirimi uygulanmasina gerek olmadigindan, sanigin amatör denizcilik belgesinin 2 yil süreyle geri alinmasina karar verdi. Karar bu sekliyle istinafa açik olmasi suretiyle verildi.