Sürdürülebilir Kalkınma Göstergeleri Açıklandı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2010-2017 dönemi sürdürülebilir kalkınma göstergelerini açıkladı.

Buna göre; eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk sınırına göre, 2010 yılında yüzde 16,9 olan yoksulluk oranı, 2017 yılında 3,4 puan azalarak yüzde 13,5 olarak gerçekleşti. Yoksulluk sınırının altında kalan 15 yaşın altındaki fertlerin oranı, 2010 yılında yüzde 24,8 iken, 2017’de bu oran yüzde 21,3 oldu. Genç nüfusu temsil eden 15-24 yaş grubunda ise 2010 yılında yüzde 18,5 olan yoksulluk oranı 2017’de yüzde 15,8’e geriledi.

Beş yaş altı çocukların yüzde 10,9’u fazla kiloludur

Türkiye’de 2013 yılında beş yaşın altındaki çocukların yüzde 1,7’si boyuna göre zayıf iken, aynı yaş grubundaki çocukların yüzde 10,9’u boyuna göre fazla kiloludur.

Anne ve beş yaş altı çocuk ölüm oranları azaldı

Anne ölüm oranı 2010 yılında yüz bin canlı doğumda 16,4 iken, 2017 yılında bu oran 14,6’ya geriledi. Beş yaş altı ölüm hızı 2010 yılında bin canlı doğumda 15,5 iken, 2017 yılında binde 11,2 oldu. Aynı dönemde neonatal ölüm hızı da bin canlı doğum başına 7,6’dan 5,8’e geriledi.

Sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların oranı 2010 yılında yüzde 91,6 iken, 2017 yılında yüzde 98 oldu. Aynı dönemde yüz bin nüfus başına düşen hekim sayısı 167’den 186’ya yükseldi.

Beş yaşındaki çocukların net okullaşma oranı 2017 yılında yüzde 75,1 oldu

Beş yaş net okullaşma oranı 2015 yılında yüzde 67,2 iken 2017 yılında 7,9 puan artarak yüzde 75,1 olarak gerçekleşti. Gençlerin (18-24 yaş) örgün veya yaygın eğitime katılma oranı 2012 yılında yüzde 46,6 iken 2016’da yüzde 48,9 oldu. Yetişkinlerde (25-64 yaş) ise bu oran aynı yıllar için yüzde 17,8’den yüzde 20,9’a yükseldi.

Yöneticilik pozisyonundaki kadınların oranı 2017 yılında yüzde 17,3 oldu

Yöneticilik pozisyonlarındaki kadınların oranı 2012 yılında yüzde 14,4 iken 2017 yılında 2,9 puan artarak yüzde 17,3 oldu.

Güvenilir içme suyu hizmetlerini kullananların oranı 2016’da yüzde 98,3 oldu

Güvenilir şekilde arıtılmış atıksu oranı ise 2010 yılında yüzde 72,8 iken 7,9 puan artarak 2016 yılında yüzde 80,7 oldu. Elektriğe erişebilen nüfusun oranı ise 2010’dan itibaren yüzde 100 olarak gerçekleşti. Doğalgaz aboneliği bulunan hanelerin oranı 2014’te yüzde 51 iken 2017 yılında yüzde 59,8 olarak gerçekleşti.

İşsizlik oranı 2017 yılında yüzde 10,9 oldu

İşsizlik oranı 2017 yılında erkekler için yüzde 9,4 iken kadınlar için yüzde 14,1 oldu. Aynı yıl en yüksek işsizlik oranı yüzde 22,8 ile 20-24 yaş grubundaki fertlerde gerçekleşti. Örgün ve yaygın eğitime devam etmeyen ve herhangi bir işte de çalışmayan 15-24 yaşındaki fertlerin oranı 2010 yılında yüzde 32,3 iken, 2017 yılında yüzde 24,2 olarak gerçekleşti. 2017 yılında bu oran erkekler için yüzde 14,6 iken, kadınlar için yüzde 34 oldu.

AR-GE harcamalarının GSYH içindeki payı yüzde 0,96’ya ulaştı

Araştırma ve geliştirme harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki payı 2010 yılında yüzde 0,80 iken bu oran 2017 yılında yüzde 0,96 olarak gerçekleşti. İmalat sanayi katma değerinin GSYH içindeki payı 2010 yılında yüzde 15,1 iken 2,5 puan artışla 2017 yılında yüzde 17,6 oldu. Aynı sektör istihdamının toplam istihdam içindeki payı 2017 yılı için yüzde 17,6 oldu.

Ormanlık arazi oranı 2017 yılı itibarıyla yüzde 28,6’dır

Ormanlık arazinin toplam arazi büyüklüğüne oranı 2010 yılında yüzde 27,2 iken 1,4 puan artarak 2017 yılında yüzde 28,6 oldu.

Net resmi kalkınma yardımlarının GSYH içindeki payı artarak yüzde 0,95 oldu

Türkiye’nin donör ülke olarak yapmış olduğu net resmi kalkınma yardımlarının toplam miktarı 2010-2017 döneminde sekiz katın üzerinde artarak, 2017 yılında 8 121 milyon ABD Doları olarak gerçekleşti. Net resmi kalkınma yardımlarının GSYH içindeki payı ise 2010 yılında yüzde 0,13 iken, 2017 yılında yüzde 0,95’e yükseldi.

İnternet kullanan bireylerin oranı 2010 yılında yüzde 37,6 iken 2017 yılında yüzde 64,7 oldu. Bu oran 2017 yılında erkeklerde yüzde 72,8, kadınlarda ise yüzde 56,6 oldu.