Suriye’de Taraf Olmak

Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şubesi Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Ülkemizde son zamanlarda artan insanlık dışı terörist saldırılar halkın güçlü tepkisiyle karşılanıyor. Siyasetçiler lanet yağdırıyorlar. Ne var ki, tek başına lanetlemek terörü bitirmeye yetmiyor. Önce doğru teşhis koymak gerekiyor. Acaba bazılarının dediği gibi terör sadece Güney Doğu Anadolu'da yaşayan vatandaşlarımızın yıllardan beri yaşadıkları bazı sosyal ve kültürel sıkıntılardan mı kaynaklanıyor? Bunu savunanlar 'sorumlu olan siyasetçilerdir, teröre siyasi çözüm bulunmalıdır' diyorlar. Yabancılar da siyasi çözüm öneriyor. Bu yaklaşım, terörü haklı sebeplere dayanan bir eylem saymak anlamına gelir. Bu tuzağa düşmemek gerekir" denildi.

Maalesef Türkiye'nin komşu olduğu coğrafyada, terörün bazı devletlerin siyasi amaçları için kullandıkları, besledikleri ve yönlendirdikleri bir araç haline geldiği belirtilen açıklamada şöyle denildi: "Başbakan, 6 Ağustos'ta verdiği demeçte nihayet bu gerçeği kabul etmiş, bazı bölge devletleriyle adını vermediği Batılı ülkeleri suçlamıştır. Türkiye'ye terörist saldırılarda bulunulmasından medet uman ülkeler hangileridir? Bunların teşhis ve ilanı çözümün başlangıcı olabilir.”

Türkiye'nin başta Suriye olmak üzere Ortadoğu'daki çatışmalara sürüklenmesinin terörist saldırıların artmasına yol açabileceği belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Zira terörü siyasi bir silah olarak kullanan ülkeler Türkiye'yi yeniden hedef seçebilirler. Suriye Hükümetinin kimyasal silahlara sahip olduğunu açıklaması durumu daha da vahim hale getirdi. Birleşmiş Milletler Kimyasal Silahların Yasaklanması Sözleşmesini imzalamayan veya onaylamayan 7 ülkeden biri Suriye’dir.”

TARAF OLMAK SORUNA KATKI SAĞLAMADI
Açıklamada, Türkiye'nin Suriye'deki iç savaşta taraf haline gelmesi eleştirilerek "Bu hem terör riskini artırıyor hem de Güney bölgemizde ciddi sorunlar meydana getiriyor. Üstelik sorunun çözümüne de hiçbir katkı sağlamıyor. Atatürk'ün, 'ülkenin savunması için yapılmadıkça savaş bir cinayettir' sözünü aklımızdan çıkartmamalıyız" ifadeleri kullanıldı.

Şimdi yapılması gerekenin Suriye'deki gelişmelerle aramıza mesafe koymak, silahlı muhaliflere yardımdan vaz geçmek olduğu belirtilen açıklamada şu sözler yer aldı: "sığınmacı kamplarını zaptı rapt altına almak ve onların yükünü başka ülkelerle paylaşmaktır. PKK terörünün de siyasi taviz verilerek çözülebileceği gibi hayali düşüncelerden vazgeçmektir. Hükümet kriz yönetiminde başarılı olamamıştır. Muhalefetin ve basının büyük bölümünün söylemleri siyasi çözüm arayışını önerenleri destekleyici yönde olmuştur. Bu sarmaldan daha fazla geç olmadan çıkmak gerekiyor. İktidarı meclisi acilen toplamaya ve çözüme çağırıyoruz.”