Suriye'nin Kimyasal Silahlarının Denetlenmesi Tartışmaları

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na katılmak üzere New York'a gitmeden önce Rus devlet kanalı Rossiya-24'e röportaj veren Lavrov, kimyasal silah uzmanlarının güvenliğini sağlamak için Suriye'ye büyük çapta askeri birlik gönderilmesinin söz konusu olmadığını belirtti.

Lavrov, "Suriye'de kimyasal planın işlemesi için asker ve askeri polis göndermeye hazırız. Ancak bu, büyük çapta askeri birlik gönderileceği anlamına gelmiyor. Askeri gözlemciler yeterli olacaktır" dedi.

Rus Bakan, Suriye'de görev yapacak yabancı kimyasal uzmanların güvenliğinin sağlanması konusuna da değinerek, "Tabii ki onların güvenliğinin nasıl sağlanacağı sorusu akıllara geliyor. Uzmanların çalışacağı bölgelerde uluslararası gözlemci güçlerin olması teklifinde bulunduk. Gözlemcilerin tüm ülkelerden olması lazım, BM Güvenlik Konseyi üyelerinden, Türkiye'den ve Arap ülkelerinden" ifadesini kullandı.

-"Rusya, kimyasal silahların imha edilmesinin garantisi değil"

Ülkesinin Suriye'deki kimyasal silahsızlanmanın garantisi olmadığının altını çizen Lavrov, "Suriye'de kimyasal silahsızlanmanın garantisi olmadığımızı söylemek isterim. Biz Suriye'nin önşartsız bir şekilde kimyasal silahların yasaklanması anlaşmasına katılmasını sağladık. Suriye, atık bu anlaşmanın tarafı oldu. Bu nedenle Suriye'nin kendi sorumluluklarını yerine getirmesinin garantisi, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü nezdinde tüm dünyadır" diye konuştu.

-"ABD bize şantaj yapıyor"-

Lavrov, ABD'nin Suriye'deki kimyasal silahların imha edilmesi konusunda 7'nci maddenin uygulanması için şantaj yaptığını öne sürdü.

Rus Bakan, "Amerikalı ortaklarımız, bize şantaj yapmaya başladı.

Rusya'nın, BM Güvenlik Konseyi'nde 7. maddeye ilişkin kararı kabul etmemesi halinde KSYÖ'nün çalışmalarını durduracaklarını ifade ettiler. Bu durumda, Kerry ile anlaşmamızdan uzaklaşıyoruz. Önce KSYÖ karar alacaktı, ardından BM Güvenlik Konseyi bu karara destek verecekti. 7'nci madde söz konusu değildi" değerlendirmesinde bulundu.

Sergey Lavrov, Batı'nın, 14 Eylül'deki Rusya-ABD anlaşmasını, "kimyasal silahları temizlemek için önemli bir fırsat olarak değil", bugüne kadar Rusya ve Çin'in engel olduğu müdahale fikrini kabul ettirmek için fırsat gördüklerini de kaydetti.