Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Fuat Oktay, Türkiye'de 1,8 milyon Suriyeli bulunduğuna dikkati çekerek, bu rakamın Iraklılarla 2 milyona ulaştığını söyledi.
AFAD olarak Suriye konusunda yaptıkları çalışmaları anlatan Oktay, şöyle konuştu:
"Türkiye'de sadece tek bir kurumun değil, farklı kurumların da aynı işi belirlenen hedefe götürme noktasında uyum ve etkin bir koordinasyon içerisinde yürütülmesini sağlıyoruz. 1 milyon 800 bin nüfusun yaklaşık 300 binini kamplarda, geri kalanı da yoğunluklu olarak yine sınır bölgelerimiz olmak üzere şehirlerimizde barındırıyoruz."
Barınma merkezlerinin fiziksel anlamda sunduğu bir ortamdan ziyade bir yaşam alanı olduğunu dile getiren Oktay, Türkiye'nin kamu hizmeti olarak kamplarda kurduğu sistemin Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde bu alandaki kamu hizmeti ödüllerine aday gösterildiğini ve finale kaldığını anlattı.
Oktay, barınma merkezlerinin özelliklerine değinerek, "Türkiye, sadece kişileri travmadan alıp, 'savaş bitene kadar sizi burada barındıralımdan' ziyade geleceğe hazırlayarak, toplumun yeniden ayağa kalkmasını, bir ümit yeşermesini sağlamayı başarmıştır ve hala bütün gücüyle buna devam etmektedir" dedi.
Barınma merkezleri dışında da sosyal uyumu başlattıklarını aktaran Oktay, şunları kaydetti:
"Sadece Suriyelilerin Türkiye'ye uyumu değil, özellikle Suriyelillerin yoğun olarak yaşadıkları bölgelerde kendi insanımızın da Suriye kültürüyle tanışıyor olması anlamında. Yani her iki toplumunda birbirinin kültürünü yakından tanıyor olması bu uyum sürecini hızlandıracaktır düşüncesindeyiz."
Göç İdaresi Genel Müdürü Atilla Toros da Türkiye'nin göç tarihi hakkında bilgi verdi.
Ülkenin 1992'den 2011'e kadar yaklaşık 2 milyon göçmen aldığını, bunların büyük bir kısmının geri dönmediğini belirten Toros, 4 yılı aşkın süredir de Türkiye'nin Suriye'deki insani krizle karşı karşıya olduğunu belirtti.
- "Türkiye'nin göç sistemine ilişkin çabaları takdire şayan" -
Suriye'den gelen kitlesel akımda Türkiye'nin hizmetler ve uluslararası mülteci hukuğu çerçevesinde yapılması gerekenlerin tamamını yerine getirdiğine dikkati çeken Toros, şunları söyledi:
"Dünyanın her yerinden gelen ve irtica talebinde bulunan 95 bin şartlı mülteci var. 400 bin civarında düzenli yani yasal göçmenimiz var. Yılık 50 bin civarında düzensiz yakalaması olan mülteci var. Suriye konusunda da Türkiye'nin bu insani krizi yönetme ve üzerine yapmış olduğu çalışmalarla göç sistemine ilişkin çabaları bence takdire şayan ve yapılması gerekenin üstündedir."
Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Mukim Koordinatörü Kamal Malhotra ise Suriye krizinin 5'inci yılına girdiğini anımsatarak, "Krizin aslında erken dönemde bitmeyeceğini bildiğimiz için uzun ve orta vadede önceliklerimizi belirlemek, buna ek doğrudan insani yardım olarak da kısa vadede daha onurlu bir yaşam sürdürmelerini sağlayabiliriz" ifadelerini kullandı.
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Tuncer de "Büyük çoğunluğu genç olan nüfusun eğitimi, topluma entegrasyonu ve kazandırılması ile toplumun da bu entegrasyonu sindirmesi, kabulü noktasında gereken çok önemli adımlar olduğu inancındayız. Bu bir ilk adımdır yavaş yavaş bunun üzerinde gitmemiz gerekmektedir" diye konuştu.
Toplantıya ev sahipliği yapan HUGO Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan da Suriyelilerin, isteseler bile artık Türkiye'den ayrılma ihtimallerinin her geçen gün azaldığı öne sürerek, "Bu çerçevede acilen uyum politikaları için altyapı çalışmalarının yapılması, sürecin başarı ile yönetilmesi için en başta eğitim ve istihdam konularında araştırma bazlı politikalara yer vermek gerekmektedir. Bu tür bir politika uygulanabilmesi için de Türkiye'deki Suriyelilerin niteliklerinin belirlenmesi gerekmektedir" şeklinde konuştu.
Erdoğan, bu konuda hazırladıkları araştırma raporunu çalıştaya katılanlarla paylaştı.
Suriyelilerin Türkiye'ye Uyum Süreci Masaya Yatırıldı
Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (HUGO) tarafından, "Türkiye'deki Suriyeliler: Acil Yardım Politikasından Uyum Politikalarına" çalıştayı düzenlendi.