Tahliyelere tuhaf gerekçe: Balyoz darbe planı icraya geçirilmedi

 

Camilerin bombalanması ve Türk jetinin düşürülmesi gibi eylemlerin yer aldığı Balyoz darbe planı soruşturmasında , emekli Org . Çetin Doğan ' la birlikte 14 şüphelinin tahliye gerekçeleri belli oldu .

İstanbul 9 . Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimi Yılmaz Alp ' in , iddia edilen suçun oluşmadığına ilişkin görüşleri ve şüphelilerin sosyal statülerine vurgu yapması tahliyeleri daha da tartışmalı hale getirdi . Gerekçe , savcılara yol gösterir nitelikte bulundu . Alp , iddianame henüz hazırlanmadığı için iddia edilen ' darbe teşebbüsü ' nün değil , ' suç için anlaşma ' fiilinin oluşmuş olabileceğini savundu . Bu nedenle sanıklar hakkında suç vasfının değişme ihtimalinin bulunduğunu ileri süren hâkim , darbe planının hayata geçirilmiş olmamasını gerekçe yaptı : " Mevcut deliller doğrultusunda şüphelilerin katıldıkları ya da görevlendirildikleri Balyoz seminer planında , yapılması planlanan eylemlerin icra hareketlerinin gerçekleştirildiğine dair somut olgular bulunmamaktadır . "
İstanbul 9 . Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi Yılmaz Alp ' in , avukatlarca yapılan tutukluluğa itiraz başvuruları üzerine soruşturma kapsamında tutuklanan 14 kişiye ilişkin tahliye kararı avukatlara dağıtıldı . Kararda , şüphelilerin değişik tarihlerde avukatları aracılığıyla İstanbul Nöbetçi 9 . Ağır Ceza Mahkemesi ' ne tutukluluğa itiraz başvurusu yaptıkları belirtildi . İstanbul 9 . Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi Yılmaz Alp tarafından verilen kararın gerekçesinde mevcut deliller doğrultusunda şüphelilerin katıldıkları ya da görevlendirildikleri Balyoz seminer planında , yapılması planlanan eylemlerin icra hareketlerinin gerçekleştirildiğine ilişkin somut olgular bulunmadığı savunuldu . Ayrıca şüphelilerin soruşturma aşamasındaki davranışları , sosyal statü ve konumlarına göre kaçma olasılıkları bulunmadığı , mağdur ve başkaları üzerinde baskı yapılması hususunda kuvvetli şüphe bulunmadığı ifade edildi . Kararda tutuklamanın bir tedbir olduğu hatırlatıldı .
CMK ' nın ilgili maddesinde sayılan tutuklama nedenlerinin olmadığı iddia edilen kararda , dosyadaki mevcut delillerin tutuklamaya yetmediği savunuldu . Daha önce aynı dosya kapsamında İstanbul 9 , 10 ve 12 . Ağır Ceza mahkemelerinin heyetleri dosyada tutuklamaya yeterli delil ve kuvvetli suç şüphesi bulunduğu gerekçesiyle tutuklama kararı vermişti .
Gerekçede " Eylem aşaması dikkate alındığında , şüpheliler lehine suç vasfının değişme olasılığı da mevcuttur . Mevcut deliller doğrultusunda şüphelilerin katıldıkları ya da görevlendirildikleri Balyoz seminer planında , yapılması planlanan eylemlerin icra hareketlerinin gerçekleştirildiğine ilişkin somut olgular bulunmamaktadır . Bu durumda şüpheliler hakkında TCK ' nın 316 . maddesinin uygulanması söz konusu olabilecektir ve suç için anlaşma olarak düzenlenen suç CMK 100/3 . maddesinde sayılan tutuklama nedeninin varsayılabileceği suçlardan da değildir . " denildi .
Şüphelilere yurtdışına çıkış yasağı koyan hakim Alp , kararında , " Şüphelilerin tutuksuz yargılanmalarının , yargılamanın amacına ulaşmasına engel olmayacağı , tutuklamanın bir tedbir olma niteliği , şüphelilerin tutuklulukta geçirdiği süreler de dikkate alındığında , şüphelilerin avukatlarının tahliye taleplerinin kabulüne , yurtdışı çıkış konularak adli kontrol altına alınmalarına karar verilmiştir . " dedi . Savcıların tahliyelere ilişkin İstanbul 9 . Ağır Ceza Mahkemesi heyetine itiraz hakkının bulunduğu hatırlatıldı .
Hâkim , dosyaya müdahale ediyor
Dosyanın esasına ve atılı suçun niteliğine ilişkin yapılan bu değerlendirmeler de hakimin iddianame hazırlanmadan dosyaya müdahale ettiğini gösterdi . Hakimin kararında , soruşturma kapsamında aynı suçtan gözaltına alınan şüphelilerin mahkemeye bile sevk edilmeden serbest bırakılması da tahliyeye gerekçe olarak gösterildi . Daha önce aynı gerekçeyi hakim Oktay Kuban da sunmuştu ancak İstanbul 12 . Ağır Ceza Mahkemesi heyeti bu gerekçeyi keyfi bularak kaldırmıştı . Kararda , " Tutuklama kararlarından sonra devam eden soruşturma kapsamında aynı eylem nedeniyle şüpheli olan birçok kişi bizzat İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ' nca serbest bırakılmıştır . " denildi .

Zaman