Mehmet Ali Talat, Bilgi Üniversitesi'nde 'KKTC ile ilgili siyasi gelişmeler ve Türkiye'nin AB yürüyüşüne etkileri' konulu panele katıldı. Türkiye'nin AB'ye girme sürecini değerlendiren Talat, Kıbrıs sorununun çözülmeden Türkiye'nin AB'ye girilmeyeceğini belirtti. Sorun çözülmeden girme imkan ve ihtimal olmadığını vurgulayan Talat, "Haksızlıktır ama gerçektir. Bununla yaşamayı öğrenmek zorundayız. Dünya zaten haklılar dünyası değil ki. Türkiye'nin AB sürecinde önünü açabilmenin başkaca bir yolu yoktur. Kıbrıs sorunu zordur çünkü insanla ilgilidir, ulusal ve milli davadır. Türkiye açısından da çözümü çok kolay değil. O nedenle de baş rolü oynaması gereken Kıbrıslı Türklerdir. Bugün Türkiye Kıbrıs sorununu çok iyi çözebilir. Derki '3 aya kadar askerlerimi çekiyorum herkes ne hali varsa görsün' Fakat Türkiye, hem Rumların hem de Türklerin kabul edebileceği çözümü elde etmelidir. Bunun da inisiyatifi Kıbrıs'tan gelmek zorundadır. Çünkü nihayetinde Kıbrıslılar kabul edecektir. O nedenle Kıbrıslı Türklerin buradaki rolü önemlidir." riye konuştu.
Rum kesimiyle müzakerelere başladıklarını aktaran Talat, önemli bir noktaya geldiklerini söyledi. Yönetim noktasında ilerleme kaydettiklerini ifade eden Mehmet Ali Talat, "AB ilişkileri, bunun yönetimde güç paylaşımıyla ilgili de ilgisi var. Ekonomi başlığında da epeyce ilerleme sağladık. İlerleme sağlayamadığımız en önemli konu mülkiyeti. Oda şu sıralarda görüşülmeye başlandı." ifadesini kullandı.
2004'ten itibaren Türklerin çözüme 'evet' demesini hatırlatan Talat, sözlerini şöyle tamamladı: "Annan Planı'na onay vermesiyle birlikte doğru bir şekilde yürütülmesi Türklerin çözüm çizgisinde olduğunu bütün dünyaya gösterdik. Türkiye ile birlikte bunu başardık. Bundan sonra da yapmamız gereken bu çizgiyi devam ettirmektir. Uluslar arası alanda çözümsüzlüğü en ufak şekilde üzerimize almadan, mutlaka aktif olarak çalışmak temel görevimiz olmalıdır."