Tarihi Eserin Müze Yolculuğu Kolay Olmuyor

Tarihi eserlerin ortaya çıkarılması için büyük bir özenle yapılan çalışmanın ardından elde edilen eserler, envanterlik ve etütlük diye ikiye ayrılıyor. Bu eserlerden envanterlik olanlar, müzede sergileninceye kadar en az 5-6 aşamadan geçiriyor.
Batman'ın Beşiri ilçesinde 4 yıldır süren Gre Amer Höyüğü'nde kazı başkanlığı yapan Koç Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gül Pulhan, AA muhabirine kazılarda çıkan eserlerin müzelerde vitrine çıkana kadar olan süreci anlattı.
Arazide süren çalışma kadar kazıevinde de çok yoğun bir çalışmanın devam ettiğini, kazılarda en çok çanak çömlek parçası bulduklarını dile getiren Pulhan, bunların iyi bir yıkamadan geçtiğini, kurutulduğunu, ondan sonra iki elemeli bir seçme sisteminden geçtiğini söyledi.

"Bunların içinden birleşebilecek olanları ayrılıyoruz, Bunlara tümlenecek olanlar diyoruz. Onlar restorasyona gidiyor. Hem seramik uzmanları hem arkeologlar hem de konservatörler bu eserlerle çalışıyorlar. Sonra bunların çizimi ve fotoğraflanması yapılıyor ve kataloğu yazılıyor" diyen Pulhan, bir eser müzeye teslim edilene, vitrine çıkıncaya kadar en az 5-6 aşamadan geçtiğini bildirdi.
Eserlerin cinsine göre seramiklerin daha yoğun bir çalışma sürecinden geçtiğini ifade eden Pulhan, bölgede M.Ö birinci bin veya ikinci bin dönemlerine ait kazılarda en çok seramiklerin çıktığını, aynı kazılarda çok sayıda insan, hayvan ve bitki kalıntılarına da rastladıklarını belirtti.

Madenlerin ayrı bir temizlik ve konservasyon sürecinin bulunduğunu ifade eden Pulhan, şöyle konuştu:
"Bunun dışında kazılarda insan kemiği, hayvan kemiği ya da bitki kalıntıları ya da bilimsel kategoriye girecek veriyi de topluyoruz. Bunlar müze vitrininde sergilenen veriler değil. Bunlar etütlük eserler. Ama bunlar da çalıştığımız yerlerin arkeolojik yerlerin tarihini ve hayatını anlamamız açısından önemli bilgi veriyor. Bunları da kendi uzmanlarına gönderiyoruz. Onlar analiz yapıp bize sonuçlarını veriyor."
Beşirİ ilçesindeki kazıevinde yaklaşık 20 kişilik ekip tarafından eserlerin bakım ve restorasyonun yapıldığına dikkati çeken Pulhan, eserlerin kazı yerinden ortaya çıkarıldıktan sonra da eserler üzerinde özenle çalışıldığını kaydetti.

Pulhan, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bir eser müzede sergileninceye kadar eserin üzerinde büyük bir titizlikle çalışılıyor. Belki vitrinde teşhir edilmeyecek kırığı, eksiği olan var. Ama yine de o dönemle ilgili bize oldukça bilgi veren malzemeleri yine müzelerin deposunda ve kazıevinin deposunda bilimsel çalışmalar için saklıyoruz."