Tarık Ramazan: Avrupa’Da Aşırı Sağ Söylemlerin Yayılması Kaygı Verici

İsveç Yeşiller Partisi Milletvekili Mehmet Kaplan’ın davetlisi olarak İsveç Parlamentosu’nda bir konferans veren İslam Çalışmaları Profesörü Tarık Ramazan, Avrupa’da aşırı sağ partilerin toplumda zemin kazanmasından ziyade söz konusu partilerin söylemlerinin geniş kitlelere hitap eden merkez sağ ve sol partilerde de kullanılmasının endişe verici olduğunu söyledi. Kitle partilerinin aşırı sağ parti söylemlerini seslendirmesinin ve dillendirmesinin bu söylemin toplumda normal karşılanmasına ve kamuoyunda meşruiyet kazanmasına neden olduğunu ifade eden Ramazan, “Biz yabancı kökenliler daha çok kültür ve din bağlamında tartışılıyoruz. Biz ve sorunlarımız sosyo-ekonomik yönden, sosyal planlama veya eğitim gibi değişik açılardan değerlendirilmiyor.” dedi.

    Bir dizi konferans için Stockholm’de bulunan Tarık Ramazan; Fransa’da Nicholas Sarkozy, Almanya’da Angela Merkel ve İngiltere’de David Cameron gibi önde gelen Avrupalı liderlerin sık sık dile getirdikleri ‘çok kültürlülük öldü’ söylemine katılmadığını söyledi. Ramazan, “Son zamanlarda neredeyse Avrupa’nın tamamına yayılan bu söylem yabancı kökenlilere özellikle de Müslümanlara yönelik ayrımcılığı körüklüyor” şeklinde konuştu.

    Oxford Üniversitesi Teoloji Fakültesi‘nde İslam Çalışmaları Profesörü olan Ramazan ayrıca “Yükselişe gecen aşırı sağ partilerin söylemleri, oy kazanma kaygısıyla hareket eden merkez sağ ve soldaki kitle partileri tarafından adaptasyon sürecinden geçirilerek kullanılıyor ve söz konusu söylemler normalleştiriliyor, kamuoyu nezdinde meşruiyet kazanıyor.” dedi.

    Brüksel‘de bulunan Avrupa Müslüman Ağı‘nın başkanlığını da yürütmekte olan Tarık Ramazan, “Merkez kitle partileri seçimleri kazanmak için aşırı sağ söylemleri sadece biraz daha geç söylüyorlar. Örneğin Sarkozy, Le Pen’in söylediklerini sadece 6 ay daha geç söylüyor. Aralarındaki fark bu” ifadelerini kullandı.

    Ramazan, “Biz bu söyleme teslim olmamalı ve buna müsaade etmemeliyiz. Biz Avrupa aydınlanmasının temel değerleri olan eşitlik, adalet ve insan onuru gibi konuları gündeme getirmeli ve bunları tartışmalıyız.” diye ekledi. Demokrasinin sadece iktidarın seçimle, barışçıl yollarla el değiştirmesi anlamına gelmediğinin de altını çizen Tarık Ramazan, “Demokrasi aynı zamanda bir hak arama ve hakları elde etmek için mücadele etme anlamına gelir. Bu noktada yapmamız gerekenler var.” şeklinde konuştu.