TARSIM Genel Müdürü Serpil Günal Tarim Sigortalari Hakkinda Bilgilendirdi

TARSIM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarim Sigortalari Havuz Isletmesi Genel Müdürü Serpil Günal, 9 Haziran tarihinde, Bloomberg HT TV’de yayinlanan ‘Tarim Analiz’ programinda, Irfan Donat’in konugu oldu. Genel Müdür Günal’in, iklim degisikliginin tarim sigortalarina etkisi, Türkiye’de tarim sigortaciliginin mevcut durumu, teminat kapsami ve yapilan düzenlemeler, kuraklik ile gelecege yönelik hedefler hakkinda bilgilendirmelerde bulundugu programdan satirbaslari su sekilde:

“Ülkemiz Akdeniz Havzasi’nda yer aliyor. Iklim degisikliginden de son derece olumsuz yönde etkileniyor. Tarimsal faaliyetler açik alanda gerçeklestirildiginden maalesef iklim degisikliginden en çok tarim etkileniyor. Bu riskin yönetimi için en önemli kalkanlardan birisi de sigorta. Biz özellikle bu yil, dogal afetleri ve riskleri daha çok hissettik. Senenin hemen basinda Giresun’da findik ürününde don hadisesi ile karsilastik. Kasim ve Aralik aylarinda havalarin da sicak seyretmesiyle birlikte ürünlerde erken uyanislar oldu. Don hadisesi genel itibariyla Mart ayinin sonunda hissedilir. Mart ayinda gerçeklesen don olaylarinin ardindan dolu olabilecegini tahmin ederiz. Ancak bu sene hem siddet degisti hem de afetlerin zamanlarinda kaymalar oldu. Geçen sene o bölgeden 37 bin hasar ihbari almistik. Bu yil ise aldigimiz don nedenli ihbar adedi ilk iki ayda 50 bine çikti. Daha sonra 8 Mart tarihinde Manisa’da üzüm ürününde don hasari yasandi. Su an ise çesitli bölgelerden agirlikli olarak dolu nedenli ihbarlar aliyoruz.

Bu yil kuraklik da öne çikan dogal afetler arasinda yer aliyor. Biz geçen senelerde ilçe bazli uygulanan kuraklik verim sigortasini, bu yildan itibaren köy bazli uygulamaya basladik. Geçen sene kuraklik verim sigortasinda poliçe adedimiz 25 bin civarindaydi. Bu sene ise 83 bine çikti ve yüzde 228 oraninda artis yasandi. Sigortali alan da 371 bin dekardan 1.5 milyon dekara çikti. Biz önceki yillarda ilçe bazli hasar tespitleri yaparken bu yil köy bazli tespitler yapmaya basladik. Geçen sene 59 il, 286 ilçede islem yaparken, bu yil 67 il, 375 ilçe ve 5 bin 311 köyde verim tespitleri gerçeklestirdik. Eksperlerimiz ziraat mühendisi. Tespitler eksperler tarafindan tarlada yapiliyor. Dijitallesme adina akilli tarim ve uzaktan algilama yöntemlerini de çok yakindan takip ediyoruz.

Geçen sene kuraklik verim tespitlerinde 150 eksper görev alirken, bu sene eksper sayimizi 300’e çikardik. Eksperlerimizin tespitleri sonrasinda hasar oranlarini hesapliyoruz ve dosyalar tamamlanmis oluyor, üreticilerimize tazminatlarini ödüyoruz. Güneydogu Anadolu’ya geçtigimiz haftalarda bizzat gittik ve gözümüzle gördük. Bugday, arpa, çavdar, yulaf, tritikale, nohut, kirmizi mercimek, yesil mercimek ve sertifikali tohumluk ürünleri kurakligin konusu. Su an net bir oran veremiyorum ama Güneydogu Anadolu Bölgesi’nde ciddi bir kuraklikla karsi karsiyayiz. Geçen hafta Konya’daydik. Afyon’da, Kirsehir’de ve Çankiri’da da kuraklik gözlemliyoruz. Geçen yil 20 bin parselde gözlem ve verim çalismasi yapilirken, bu yil 50 bin civarinda parselde gözlem ve verim çalismasi yapti eksperlerimiz. Geçen sene bitkisel ürün sigortasi bransinda ihbar adedimiz 234 bindi. Bu yil ilk bes ayda tüm tarim sigortasi branslarindaki ihbar adedimiz 250 binlere ulasti. Tespitlerimizi bitirir bitirmez üreticilerimizi bilgilendiriyoruz. Köy bazli kuraklik verim sigortasi kapsamindaki bir riskin gerçeklesmesi durumunda sigortali üreticinin, hasar ihbarina iliskin herhangi bir beyan yükümlülügü bulunmuyor. Insallah, Temmuz ve Agustos ayinda ödemelerimizi gerçeklestirecegiz.

Bu sene salginin sebep oldugu sikintilarin yani sira dünyanin birçok yerinde ve ülkemizde maalesef meteorolojik açidan kuraklik yasaniyor. Geçen hafta Cumhurbaskanimizin bu konuda tüm üreticilerimizi sevindirecek bir müjdesi oldu. Kurakligin tarimsal üretim üzerindeki etkilerini azaltmak üzere, köy bazli kuraklik verim sigortasinda Devlet prim destegimizi önümüzdeki sene yüzde 60’dan yüzde 70’e çikaracagiz. Burada hali hazirda üreticilerimize tazminat ödeme orani yüzde 70. Bunu da yüzde 80’e çikaracagiz. Bu destegin çiftçilerimiz için can suyu olacagina inaniyorum.

2020 yilinda ÇKS’ye kayitli alanlara göre Türkiye genelinde yüzde 20 civarinda sigortalilik orani var. Ürün bazinda bu oran daha da yükseliyor. Örnegin, Manisa’da üzümde yüzde 49 oraninda sigortalilik var. Edirne’de çeltikte yüzde 54 oraninda sigortalilik var.

Tarimda çok sayida ve çesitli riskler bulunuyor. Sigortaliligi arttirmak çok önemli. Bu yil Bölge Müdürlügü sayimizi 12’den 16’ya çikardik. Bu sekilde daha kompakt bir yapi olusturuyoruz. Sürekli olarak sahada ve çiftçimizin yanindayiz. Tarim sigortasini daha çok anlatmamiz lazim. Paydaslarimizla sinerjimiz çok önemli. Tarim ve Orman Bakanligi ile Hazine ve Maliye Bakanligi Sistem’in en önemli taraflari. Hep birlikte tarim sigortasini daha çok anlatip, Sistemi ilerleyen dönemlerde daha fazla yayginlastiracagiz.”