Tarsus'un Geleceği

Çalıştayda konuşan Doç. Dr. Hakan Yılmaz, il olabilme sıralaması içerisinde Tarsus'un 2. sırada olduğunu söyledi.

75. Yıl Açık Kültür Merkezi'nde düzenlenen programa, Tarsus Kaymakamı Orhan Şefik Güldibi, Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Belde belediye başkanları, siyasi parti başkanları, oda ve dernek başkanları, mahalle muhtarları, belediye meclisi üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Kent Konseyi Başkanı Ali Cerrahoğlu, Tarsus'un il olmayı uzun bir süreden beri hakettiğini söyleyerek, "Tarsusluluk temelinde önemli sorunlarda farklı siyasi kimliklerimizi bir kenara bırakarak, hep birlikte ele alacağımız her konuyu kolaylıkla çözüp geliştirebiliriz. Tarsus, nüfusu, büyüklüğü, ekonomisi, tarihi, turizmi, çevresi ve kültürü ile il olmalı çok uzun zamandır hak ediyor. Bu konuda geçmişten bu yana çok çalışmalar yapıldı. Şimdi buna ek olarak Tarsus'unu Mersin Büyükşehir belediyesine bağlanması konusu gündeme geldi" dedi.

Konya Selçuk Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Akif Çukurçayır, Türkiye'de insan odaklı bir kentin bulunmadığına dikkate çekerek, 'Yerel Yönetimlerin Yeniden Yapılandırılması' hakkında önemli bilgiler vererek, ülkemizde kimliksiz bir kentleşmenin var olduğunu söyledi.

Türkiye'de değişimlerin fazlası ile zaman aldığını söyleyen Prof. Dr. Çukurçayır, "Üç yüz yıldır kendimizi tanımaya çalışıyoruz. 1913 yılında İl Özel İdare Kanunun çıktı. Bu kanun 2. büyük dünya savaşı gördü. Ancak 2004 yılında değişti. 1930 yılında Belediyeler kanunu kuruldu. Yaklaşık 5 yıl önce değişti. 1924 yılında kurulan köy kanunu ise bugüne halen değişmiş değil. Bizim kanunlarımız sahipsiz. Bu olumsuz tespitin kabahatlileri tamamen politikacılardır" şeklinde konuştu.

1984 yılından sonra belediyeler yönetiminin Başbakan Turgut Özal ile büyük değişime uğradığını ifade eden Konya Selçuk Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Akif Çukurçayır, şöyle devam etti: "1980 sonrası dönem de özellikle Büyükşehirlerle ilgili düzenlemeler yapıldığı, ciddi yetkilerin yerel yönetimlere devredildiği ve yerel yönetimlerin bazı açılardan güçlendiği bir dönem olmuştur. 2000´li yılların ortalarında başlayan reform sürecinde de yerel yönetim kanunlarındaki değişiklikler aracılığıyla merkezi yönetimin bazı yetki ve görevlerinin yereldeki aktörlere devredildiğini gözlemleyebiliriz." Prof. Dr. Akif Çukurçayır, Türkiye'de bazı belediye başkanlarının görevlerini ömür boyu sürdürdüklerini söyledi.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye Bölüm Başkanı Doç. Dr. H. Hakan Yılmaz, Tarsus'un il olabilme potansiyeli ve sahip olduğu özellikler bakımından 2. sırada olduğunu söyledi.

Bir ilçenin il olabilmesi için öncelikle coğrafi durumu ekonomik şartları ve kamu hizmetlerine bakıldığının altını çizen Yılmaz, "Ele alınan kriterin açısından İl olmaya en uygun aday ilçeler İnegöl ve Tarsus olmaktadır. Tarsus Mersin il merkezine uzaklık, bağlanacak belde ve yüz ölçümü sayıları gibi kriterler açısından dezavantajlı konumda iken ilçenin sanayi potansiyeli, sağlık tesisleri sayısı, ilçe merkez nüfusu açısından daha avantajlı konumu bulunmaktadır. Bir başka deyişle Tarsus il olma potansiyeli açısından seçtiğimiz kriterlerin büyük bir bölümünün kendisi gibi il olma talebinde bulunan ilçelere göre objektif temelinde daha fazla sağlayabilmektedir" ifadesini kullandı.

Tarsus'un geçmişten bu yana birçok ilklerin yaşandığı dünyanın en eski yerlerinden biri olduğunu söyleyen Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Tarsus'un yer altındaki değerlerinin ortaya çıkarılması için devletin desteğinin şart olduğunu söyledi.

Kocamaz, "Bugün toplantıda, Tarsus'un önünde bekleyen tehlike nedir ve gelecekte Tarsus'u neler bekliyor, onu tartışacağız. Yıllardır verilen bir mücadelede var, Tarsus il olsun. Tarsus'un il olması için 10 kez önerge verilmiş. Ama maalesef 5 tanesi bir Tarsus etmeyenler yerler İl yapılırken, Tarsus hep gözardı edilmiş, kapı arkası bırakılmış. Geçmişten bu yana bütün siyasi iktidarlar Tarsus'un hakkını teslim etmek için direnmiş, bu direnişin ana sebebi Tarsusluların meselelerine yeterince sahip çıkmamasıdır. Bizim derdimiz ortaktır. Bugün Tarsus'un en büyük sorunu büyükşehir sınırların genişletilmesi ve Tarsus'un bu sınıra dahil edilmesidir. Bu yasa çıkarsa tek çözüm Tarsus'a yıllardır hakkı verilmeyen il hakkının verilmesidir. Bu kentte yaşayan herkesi göreve davet ediyoruz" dedi.

Daha sonra söz alan Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Karagözlü, büyükşehir yasasının çıkmasıyla Tarsus'un ekonomisinin çökeceğini söyledi.

Tarsus'un büyük şehir sınırlarına alınmasına karşı çıkan AK Parti İlçe Başkanı Hakkı Meniz, üzerlerine düşen görevi yapmaya hazır olduklarını ifade etti.

MHP İlçe Başkanı Hakan Özbelli ve CHP ilçe Başkanı Mehmet Özel ise Tarsus'un sorunlarını ve çözüm noktasında yapılacakları anlattı.

Yapılan konuşmalardan sonra oluşturulan kent grupları sempozyumda fikirlerini belirten çalışmalar yaptılar. Demografi, şehirleşme ve kültür grubu, Ekonomik gelişmişlik ve cazibe merkezi grubu, ulaşım ve kamu hizmetleri gurubu ile halkın somut talepleri ve siyasi sahiplenme gurubu olarak çalışmalara başladılar.

Çalıştay değerlendirme sonuç bildirgesinin ise önümüzdeki günler içerisinde açıklanması bekleniyor .