Taşkın, Kuraklık Ve Yönetim Planları Eğitim Semineri

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ali Rıza Diniz, 'İllerin 2040, 2050 ve 2071 yılına kadar içme ve kullanma suyu ihtiyaçlarını planladık. İşletmeye aldığımız 176 içme suyu tesisi ile yaklaşık 41 milyon kişiye ilave içme suyu sağladık.' dedi.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde düzenlenen 'Taşkın ve Kuraklık Yönetim Planları, Uygulamada Karşılaşılabilecek Sorunlar ve Çözümler' konulu eğitim semineri başladı.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Diniz, dünyadaki toplam su miktarının sadece yüzde 2,5'inin tatlı su olduğunu söyledi.

Tatlı suyun yüzde 0,4'ünün göl, nehir, sulak alanlar, toprak nemi, atmosfer, bitki ve canlı bünyesinde bulunduğunu anlatan Diniz, mevcut şartlarda dünyadaki toplam su miktarının sadece on binde birinin ulaşılması ve kullanılması mümkün su formatında olduğunun altını çizdi.

Diniz, tatlı su miktarının, kıtalar arasında potansiyel ve yaşayan nüfus oranına göre dengesiz bir dağılım gösterdiğine değinerek, 'Su sınırsız değil son derece sınırlı bir kaynaktır. Bu sınırlı kaynak, nüfus artışı, şehirleşme, iklim değişikliği ve tüketim politikalarının baskısı altındadır. Dünya nüfusunun yüzde 40'ını barındıran 80 ülkede şimdiden su sıkıntısı çekilmektedir. Bu kaynakların sürdürülebilir ve entegre bir şekilde korunması, iyileştirilmesi ve kullanılması ile ilgili olarak su yönetimi hayati önem arz etmektedir.' dedi.

- Nehir havzası bazında yönetim

Orman ve Su İşleri Bakanlığı olarak sahip bulunulan doğal kaynakları sürdürülebilir şekilde yöneterek ve geliştirerek, bölgesel ve uluslararası platformlarda deneyimlerini aktaracak seviyeye ulaştıklarını bildiren Diniz, 'Bütün canlılar ve ekosistem için büyük önem arz eden su kaynaklarının miktarı ve kalitesinin korunması ve sürdürülebilirliklerinin sağlanması hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle mevcut su kaynakları potansiyelimizin koruma ve kullanma dengesi çerçevesinde sürdürülebilirliğinin sağlanması için nehir havzası bazında yönetilmesi gerekmektedir.' diye konuştu.

Diniz, son 14 yılda 411'i baraj olmak üzere 6 bin 298 tesisi tamamlayıp hizmete sunduklarını kaydetti. Bu tesislerle 64,3 milyon dekar araziyi suya kavuşturduklarını belirten Diniz, böylece 85 milyon dekar sulanabilir arazinin yüzde 75,6'sını sulamaya açarak, yıllık 3 milyar lira zirai gelir artışı sağladıklarını bildirdi.

Sulamaya açılan alanların artmasıyla Türkiye'nin, tarım alanında dünyada 7. sıraya kadar yükseldiğinin altını çizen Diniz, 'DSİ'nin kurulduğu 1954 yılından 2011 yılı sonuna kadar 57 yılda 461 gölet inşa edilmişken, 2012-2014 yıllarında bin günde bin gölet ve modern sulama tesisini inşa ettik. Bu proje ile 1,7 milyon dekar arazi sulanacak ve yılda 1,7 milyar lira gelir artışı sağlanacaktır. İçinde bulunduğumuz süreçte ise 2019 yılına kadar bin 71 gölet inşa etmeyi ve 3,2 milyon dekar arazi sulamaya açmayı hedefliyoruz.' dedi.

- 41 milyon kişiye ilave içme suyu

Türkiye'de yıllık kullanılabilir su potansiyelinin 112 milyar metreküp olduğunu kaydeden Diniz, kullanılan suyun yüzde 73'ünün sulama, yüzde 16'sının içme ve kullanma, yüzde 11'inin ise sanayi ihtiyacını karşıladığını ifade etti. İllerin 2040, 2050 ve 2071 yılına kadar içme ve kullanma suyu ihtiyaçlarını planladıklarını dile getiren Diniz, işletmeye aldıkları 176 içme suyu tesisi ile yaklaşık 41 milyon kişiye ilave içme suyu sağladıklarını bildirdi.

Ağaçlandırma faaliyetlerine de büyük önem verdiklerini aktaran Diniz, şöyle devam etti:

'2002 yılında 20,8 milyon hektar olan orman varlığımızı son 14 yılda yaptığımız çalışmalarla 1,5 milyon hektar artırarak 22,3 milyon hektara çıkardık. Yaptığımız çalışmalarla son 12 yılda 4 milyon hektar alanda çalışma yaparak 3 milyar 750 milyon fidan toprakla buluşturuldu. 2019 yılı sonunda toplam 4,5 milyar fidan toprakla buluşmuş olacaktır. Orman alanlarımız artarken ağaç servetimizi de yüzde 30 nispetinde artışla 1,2 milyardan 1,6 milyar metrekübe yükselttik. Orman yangınlarıyla mücadelede ilk müdahale süresini, artırdığımız personel, ekipman ve yaptığımız yatırımlarla 15 dakikaya indirdik.'

Diniz, ülke genelinde kurdukları bin 674 meteorolojik gözlem ağıyla hava tahminlerinde isabet oranını yüzde 90'ların üzerine çıkardıklarını, 2002 yılında bir adet olan meteorolojik radar sayısının da 2016 yılında 18'e yükseldiğini kaydetti.

Taşkın ve bu sırada yapılması gereken çalışmalar, taşkında afet yönetimi ve iklim değişikliklerinin su kaynaklarına etkileri konularının ele alınacağı seminer, 21 Nisan'da sona erecek.