Taspinar 'Nesli Tükenen 1 Milyon Türün Kaybini Önleyebiliriz'

Taspinar 'Nesli Tükenen 1 Milyon Türün Kaybini Önleyebiliriz'

DÜZCE – Prof. Dr. Fatih Taspinar, 2050 itibariyle dünya üzerinde ciddi ekosistem sorunlarinin olusacagini, kuraklik ve kitlik gibi ciddi sorunlarin bas gösterecegi öngörüldügünü söyledi.

Düzce Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisligi Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Taspinar, 5 Haziran Dünya Çevre Gününde önemli açiklamalarda bulundu. Dünya Çevre Günü’nün, Birlesmis Milletler’in çevrenin korunmasina yönelik farkindaligi arttirmak ve insanlari harekete geçirmek için kullandigi baslica araç oldugunu belirten Taspinar, Dünya Çevre Günü’nü her yil farkli bir tema ile kutlandigini ve 2024 yilinda “Hepimizin Bir Dünyasi Var” temasiyla kutlanacagini ifade etti.

“Hepimizin Bir Dünyasi Var” temasiyla, çevre bilincinin arttirilmasi, iklim degisikligi sorunlarina dikkat çekilmesi ve sifir atik çalismalarinin gelistirilmesi ve öneminin anlasilmasinin hedeflendigini belirten Fatih Taspinar, “Bu yil dünya çapinda Çevre Günü temasi olarak, Restorasyon Nesli (Generation Restoration) belirlenmistir. Bu tema, zamani geri çeviremeyiz ama ormanlari büyütebilir, su kaynaklarini canlandirabilir, topragi geri getirebiliriz. Biz toprakla barisabilen nesiliz mottosu ile arazilerin restorasyonu, çöllesme ve kurakliga dayaniklilik, iklim degisikligi ve küresel isinma sorunlarina dikkat çekilmektedir. Küresel isinmanin artan etkisiyle olusan sera etkisi nedeniyle, atmosferimiz isiniyor ve küresel isinma, 1.5C ile sinirli kalsa dahi 2050 itibariyle dünya üzerinde ciddi ekosistem sorunlarinin olusacagi, kuraklik ve kitlik gibi ciddi sorunlarin bas gösterecegi öngörülmektedir“ seklinde açiklamalarina devam etti.

“Gezegenimiz artik bir iklim degisikligi felaketinin esigine gelmis durumda”

Iklim degisikligiyle mücadele etmek, türleri yok olmaktan kurtarmak ve gelecegimizi güvence altina almak için ekosistemleri yeniden canlandirmak gerektiginin altina çizen Taspinar, “Küresel sera gazi emisyonlari halen artiyor ve gezegenimiz artik bir iklim degisikligi felaketinin esigine gelmis durumda. Tüm bunlari düsününce, 2024 yili Dünya Çevre Günü temasinin neden ‘Ekosistem Restorasyonu’ olarak belirlendigini anlamak oldukça kolay. Ekosistem restorasyonu, dogayi sömürmekten dogayi iyilestirmeye gitmek için hasarin önlenmesi, durdurulmasi ve tersine çevrilmesi anlamina gelmektedir” ifadelerine yer verdi.

“Küresel isinmayi 2C’nin altinda tutmak ve en tehlikeli etkilerinden kaçinmak için 2030 yilina kadar sera gazi emisyonlarini neredeyse yari yariya azaltmamiz gerekmektedir. Ekosistemleri ve karbon depolarini onarmadan bu hedefe ulasmak ise imkansiz gözükmektedir” seklinde sözlerine devam eden Taspinar, ciddi ekosistem restorasyonu ve ulusal ekonomilerin karbondan arindirilmasinin topluca halledilmesi gereken bir zorunluluk oldugunu vurguladi.

“Nesli tükenmekte olan 1 milyon türün kaybini önleyebiliriz”

Bilim çevrelerince öncelikli alanlardaki ekosistemlerin yalnizca yüzde on besinin onarilmasinin, yasam alanlarini iyilestirerek, yok oluslari yüzde altmis oraninda azaltabilecegine dikkat çeken Taspinar, “Restorasyon veya canlandirma, insanlarin refahi ve refahinin anahtaridir. Canli ekosistemler, artan nüfusumuzun bugün ihtiyaç duydugu ve gelecekte ihtiyaç duyacagi gida ve sudan saglik ve güvenlige kadar birçok fayda saglamaktadir. Ekosistemlerin kendi kendilerini yenileme mekanizmalari bir esik seviyesi ile sinirlanmistir. Bu seviye asildiktan sonra söz konusu ekosistem, dogada normal olmayan yani alisik olmadigimiz etkiler sergilemektedir. Örnegin, buzullarin erimesi sonucunda kara ekosistemlerindeki fiziksel küçülme ve buna istinaden canli türlerindeki azalmanin hatta yok olusun ciddi etkilerinin olacagina yönelik simülasyonlar yapilmis, özellikle tarimsal faaliyetlerdeki sorunlar ve üretimdeki azalma ve bunun neticesinde görülecek gida arzindaki azalma ve açlik tehlikesi en çarpici olanlaridir. Bir yandan iklim degisikligi ve bir yandan ekosistemlerdeki derin hasarlar geri dönülemez bir seviyeye ulasmadan ciddi önlemler alinmali ve uygulanmalidir. Insanlik, ekosistemleri korumaz ve yenilenmesini saglayamaz ise saglikli yasayamayacaktir. Kisacasi gezegenimizdeki ekosistemler ne kadar saglikliysa insanlar da o kadar saglikli olacaktir. Hepimiz bu ekosistemi yenileme seferberliginde kendimizce pozitif bir rol alarak çaba gösterirsek basarili olabiliriz” seklinde sözlerini sonlandirdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile