Tatlandırıcıları Sınırsızca Tüketmeyin

Şenses, son yıllarda şeker olmayan ancak şeker tadını veren tatlandırıcılara olan talebin arttığını, bu ürünlerin eskiden sadece diyabetik hastaların tatlandırma ihtiyaçlarını gidermesi amacıyla kullanırken, günümüzde artık kilo kontrolü ve diş çürümelerinin engellenmesi için de önerildiğini belirtti.

Diyabet hastalarının, metabolik hastalığı olanlar ve kilo kontrolü yapanlar için daha az kalori almanın ve kan şekeri dengesini sağlamanın çok önemli olduğunu belirten Şenses, "Tabii ki kan şekeri dengesini sağlarken ve kilo kontrolü yaparken tatlandırıcı içeren yiyecek ve içecekler seçim yapma şansını arttırdığı için avantaj sağlıyor. Ancak tatlandırıcı içeren gıdaların sınırsızca kullanılamayacağı da unutulmamalı. Aksi halde kalori içermediğini düşündüğümüz bu ürünler sınırsızca kullandığımızda kilo artışına ve kan şekerinin yükselmesine neden olabiliyor" dedi.

"HER ÜRÜN SIFIR KALORİ DEĞİLDİR"

Özellikle etiket okuma alışkanlığı kazanmanın ve tatlandırıcılı ürünlerin içeriğini kontrol etmenin en doğru ve sağlıklı yol olduğunu söyleyen Şenses, "Ürünün tatlandırıcı ile hazırlanmış olması demek sadece içerisinde şekere alternatif olarak tatlandırıcı kullanılmış olması demektir. Bunun dışında gıdanın içinde çeşidine göre karbonhidrat, protein ve yağ bulunabiliyor. Yani her tatlandırıcı ile hazırlanmış ürün sıfır kalori olmayabiliyor" uyarısında bulundu.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Fadime Özgök Şenses, ideal tatlandırıcının şeker tadında ve renksiz, kokusuz, suda kolay çözünebilen yapıda olması gerektiğini belirterek, "En önemlisi de ürünün toksik ve kanserojen olmaması gerekiyor. Bazı gıdalarda bulunan yapay tatlandırıcıların hepsi aynı özellikte olmuyor. Dolayısıyla bunları kullanırken dikkatli olmakta fayda var. Çünkü her tatlandırıcı sıfır kalori değildir. Fazla tüketildiklerinde kilo artışına neden olabiliyor" diye konuştu.