'Tayyip Erdoğan, Irak'ın Kuzeyinde Devlet Kurdurmadı'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (1) 'Irak'ın kuzeyinde devlet kuracaklardı, Tayyip Erdoğan kurdurmadı. Irak'la İran'la aramızın en yoğun olduğu dönemde bir araya geldi. Orada Amerika'nın fişeklediği, Avrupa'nın tahrik ettiği bir meseleyi orada akamete uğrattı, kurdurmadı, yoksa kuracaklardı' '(Afrin harekatı) Hem Tayyip Erdoğan hem Türkiye, gelecek nesillerimize önemli bir not bıraktı. Ey dünya dedi. (Ey gelecek nesillerim size bir emanet bırakıyorum. Bu coğrafyada biz karar vermedikçe kimseye oyun kurdurmayız)' 'Dertleri kalkınmak, oradaki insanlarımızın, kardeşlerimizin rahat etmesi değil, Türkiye'nin ayağına bir pranga takıp birilerinin talimatlarıyla beraber bu ülkenin ilerleyebilmesini engelleyebilmek. Yıllardan beri terör, anarşi, ekonomik saldırılar, değerlerimize saldırılar üzerinden bizleri terbiye etmeye çalışıyorlar'
Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş'ı ziyaret eden Bakan Soylu, ardından Gazipaşa Caddesi'nde esnaf ziyaretinde bulundu.
Soylu, Madenci Anıtı önünde düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, vatandaşlara içlerini dökmek, heyecanlarını paylaşmak ve ufuklarını anlatmak için dün Eruh, Pervari, Ağrı, Bitlis ve Ahlat'ta ziyaretlerde bulunduğunu aktardı.
Türk milletinin yıllardır büyük sıkıntı çektiğini dile getiren Soylu, "Darbe mi görmedi, başbakan, bakanlar mı idam edilmedi? Terör, anarşi, ekonomik saldırılar, faizler, hastanelerde karşı karşıya kaldığımız yoksulluk... Yetti mi? Polis arabalarına mazot ve benzin alamayan, 155 arandığı zaman, 'Kusura bakmayın ne olursunuz, tahsisatımız yok, gelemiyoruz.' diyen bir Türkiye tablosu vardı. Neler çektik. Yurt dışından tank, tüfek aldık, 'Terörle mücadelede kullanamazsınız.' dediler. Amerika, Avrupa bize parmak salladı. Hepimizi hakir ve küçük gördüler. Vesayetleri sayesinde bu ülkeyi idare etmek, bu ülkeyi yönetmek istediler." diye konuştu.
- "Hep ayaklarımızın ucuna bakalım istediler"
Soylu, Türkiye'nin 1960, 1971, 1980, 28 Şubat, 27 Nisan ve en son Amerika'nın uşağı, Pensilvanya'daki şarlatanın yaptığı 15 Temmuz darbesini yaşadığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Yapmaya çalıştı. Bunların hepsini bu memleket yaşadı. Yetti mi? Hayır. Bu ülkenin yakasından bir türlü düşmek istemediler. Bizim zenginleşmemizi, özgürleşmemizi, tam bağımsız olmamızı, yarınlara umutla bakmamızı, dünyaya söyleyecek sözümüzün olmasını hiç istemediler. Dünyanın en kıymetli topraklarını kendimize vatan yaptık, hep gözleri burada oldu. Değerlerimize saldırdılar, kutsallarımıza saldırdılar, bu minarelerde ezanları yasakladıkları günler oldu, 'Çocuklarınıza 15 yaşından aşağı Kur'an-ı Kerim öğretemezsiniz.' diyen, daha 20 yıl önce bize yapmadıkları kalmadı. Kürt, Türk, Alevi, solcu, başı açık, kapalı, laik, dindar, hep bizi birbirimize düşürmeye çalıştılar. Hep ayaklarımızın ucuna bakalım istediler. Hiç geleceği hesaplamayalım, hiç geleceğe, ufka bakmayalım, büyük ve güçlü Türkiye'yi hiç hayal etmeyelim, hiç onun için güçlü adım atmayalım istediler."
Zonguldaklılara, "Huzurunuza niçin geldim biliyor musunuz?" diye soran Bakan Soylu, "Yıllardır bize 'şalvarlı, köylüler, kasketli' diyen, '50 gram oyla beraber bu ülkeyi yöneteceğinizi mi zannediyorsunuz?' deyip iktidar olup, 'Muktedir olamazsınız çünkü muktedir biziz, efendi biziz.' diyenlere karşı Zonguldak, Allah sizden razı olsun. Size minnetlerimi, şükranlarımı ifade etmek için geldim. Zonguldak, Türkiye'ye saldırıp ülkeyi kuşatmak isteyenlere karşı hep elif gibi dimdik durdunuz. 'İktidar olabilirsiniz ama muktedir biziz.' diyenlere karşı da her seçim sonucunda, her karar elinize geçtiği zaman bir şey söylediniz. 'Ey dünya, milletimiz hem iktidardır hem de muktedirdir.' dediniz. Allah sizden razı olsun, sağ olun, var olun." ifadelerini kullandı.
- "Dertleri oradaki insanların rahat etmesi değil"
Soylu, Türkiye'nin Gezi olaylarına girerken 10 bin dolar kişi başına gelir seviyesinin bugün de aynı olduğunu belirterek, dış odakların Türkiye'ye 6-7 yıldır yapmadığını bırakmadığını dile getirdi.
Gezi olaylarında faizin yüzde 3,5-4 olduğunu, Türkiye'nin 100 milyar dolarlık yatırımın önüne atıldığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın IMF'yi çantasını koltuğunun altına verip ülkeden gönderdiğini aktaran Soylu, "Ama hiç durmadılar. 17-25 Aralık'ı, 6-7 Ekim'i ardından getirdiler. Yetmedi, başka bir şey daha. 7 Haziran seçimlerinde HDP yüzde 13 oy aldı. Aldın oyunu, demokratik bir siyaset yapacaksan yap ama zihinleri orada değil, PKK'nın robotu haline gelmişler. 7 Haziran'dan sonra çukur olaylarıyla beraber Doğu ve Güneydoğu'yu yaktılar ve yıktılar. Keşke dün sabah benle Eruh'ta beraber olsaydınız. Eruh'un ne hale geldiğini, Zonguldak'ın birtakım ilçelerinden çok daha ileride olduğunu rahat bir şekilde görecektiniz. Keşke Pervari'de, Bitlis'in Ahlat'ında, Ağrı'da olabilseydiniz, Beytüşşebab'ı görebilseydiniz. Dertleri kalkınmak, oradaki insanlarımızın, kardeşlerimizin rahat etmesi değil, Türkiye'nin ayağına bir pranga takıp birilerinin talimatlarıyla beraber bu ülkenin ilerleyebilmesini engelleyebilmek. Yıllardan beri terör, anarşi, ekonomik saldırılar, değerlerimize saldırılar üzerinden bizleri terbiye etmeye çalışıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.
- "Kimseye oyun kurdurmayız"
Bakan Soylu, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Irak'ın kuzeyinde devlet kurulması planları olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
"Kurabildiler mi? Ardından Afrin'de bir terör merkezi oluşturacaklar. Arasına bir terör koridoru kuracaklar, Türkiye'nin güneyiyle Orta Doğu'yla hem siyasi haritasını hem ticari yollarını hem ekonomik yollarını hem de gönül coğrafyasını kesecekler. Türkiye'yi kendi içerisine sıkışmış bir ülke haline getirecekler. Bizim zayıflığımızı, zafiyetimizi arıyorlar. Hafif bir zayıf, sıkıntılı olalım, ellerinden geleni artlarına koymazlar. Ne yaptılar Afrin'de, ABD dedi ki, 'Oraya gidemezsiniz. Girersen sonuca karışmayız.' Zonguldaklılar, çatır çatır girdik mi? Terörün kökünü oradan kazıdık mı? Irak'ın kuzeyine devlet kuracaklardı. Tayyip Erdoğan kurdurmadı. Irak'la İran'la aramızın en yoğun olduğu dönemde bir araya geldi. Orada Amerika'nın fişeklediği, Avrupa'nın tahrik ettiği bir meseleyi orada akamete uğrattı, kurdurmadı, yoksa kuracaklardı. Hem Tayyip Erdoğan hem Türkiye, bir yere ne not bıraktı biliyor musunuz? (Ey dünya, size sesleniyorum; ey gelecek nesillerimiz, size bir emanet bırakıyorum, bu coğrafyada biz karar vermedikçe kimseye oyun kurdurmayız, kimseye oyun kurdurmayız, kimseye oyun kurdurmayız)"
(Sürecek)