TBMM Çevre Komisyonu Baskani Kurum Açiklamasi 'Yesil Dönüsüm Çalismalarinda En Önemli Adim Iklim Kanunu'nun Yapilmasidir'

Kurum, sosyal medya hesabindan yaptigi paylasimda, "Son yillarda karsi karsiya kaldigimiz ve tüm insanligi derinden etkileyen iklim krizi, ani ve asiri hava olaylari, orman yanginlari, sel ve kuraklik gibi birçok afete neden olmustur. Bu kriz ekolojik istikrarsizlik, biyolojik çesitliligin azalmasi ve çevre kirliligi gibi küresel sorunlari beraberinde getirmistir" dedi.

Rusya ve Kazakistan’da nehir buzullarinin ani erimesi sonucunda insanlik tarihinde görülmemis su baskinlarinin yasanmasini hatirlatan Kurum, "Milyonlarca insanin yasadigi yerleri terk etmek zorunda kalmasi, Dubai’de, Suudi Arabistan’da yasanan asiri hava olaylari sonucu ortaya çikan sel manzaralari iklim krizinin boyutlarini göstermesi bakimindan önemlidir" diye konustu.

Kurum, dünyanin kritik bir esikten geçtigini vurgulayarak, "Bu kritik esikte küresel isinmayi 1.5 derece sinirinda tutmak zorundayiz. Bu hedefe ulasmak için küresel emisyonlarin 2030 yilinda yüzde 45 azaltilmasi, 2050 yilinda ise net sifira ulastirilmasi gerekiyor" ifadelerine yer verdi.

"Türkiye’nin girisimleri ile 30 Mart tüm dünyada ’Uluslararasi Sifir Atik Günü”’olarak kutlanmaktadir"

Iklim krizinden çikisin sartsiz ve kosulsuz tek yolu ise tüm insanligin ve devletlerin is birligi içerisinde doga ile uyumu yeniden yakalamasindan geçtigini söyleyen Kurum, "Bugün dünyamizin kirlenmesinde, yasadigimiz iklim krizinde, gelismis ve gelismekte olan ülkelere kiyasla Türkiye’nin tarihi sorumlulugu yok denecek kadar azdir. Buna ragmen ülkemiz, Cumhurbaskanimiz Sayin Recep Tayyip Erdogan’in liderliginde tüm insani konularda oldugu gibi bu baglamda da yeni sorumluluklar yüklenmeye devam etmekte, yasanan sorunlarin çözümü için yeni enstrümanlar gelistirmektedir" dedi.

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in esi Emine Erdogan’in himayelerinde hayata geçirilen Sifir Atik Hareketi’nin çok kiymetli bir çözüm mekanizmasi oldugunu vurgulayan Kurum, "Sifir Atik Hareketi insaf ile israf arasindaki çizgiyi tüm insanliga yeniden hatirlatmis küresel bir enstrüman olarak tüm insanliga hizmet etmektedir. Bugün Türkiye’nin diplomatik girisimleri ile 30 Mart, tüm dünyada “Uluslararasi Sifir Atik Günü” olarak kutlanmaktadir" diye konustu.

Kurum, Sifir Atik’in Türkiye Yüzyili ekonomi politikalarinda ihtiyaç duyulan bir kalkinma ve büyüme mekanizmasi, yesil ekonomi modeli çerçevesinde gelistirilen finansal politikalar için yenilikçi bir yaklasim oldugunu ifade ederek, "Bu yaklasim ayni zamanda yine üzerinde israrla durdugumuz Türkiye’nin ve sehirlerimizin iklim dostu yesil dönüsümünün ne denli zaruri oldugunu göstermesi bakimindan önemlidir" seklinde konustu.



"Cumhurbaskanimiz öncülügünde Türkiye Yüzyili’nin Iklim Politikalarini belirledik"

Tüm alanlarda ve sektörlerde gerçeklestirecegimiz Yesil Dönüsüm ile bir yandan iklim uyumlu yaklasimlar sergileyecek diger yandan da küresel iklim degisikligi ve iklim kriziyle mücadele etmis olacagiz diyen Kurum, sözlerine söyle devam etti:

"Afet ve kriz çagina yesil çözümler getiren yaklasimlar ile dogamizi restore edecek, Türkiye Yüzyilinda çevre odakli yatirimlari yapmaya devam edecegiz. Yine yürüttügümüz iklim diplomasisinin bir sonucu olarak 2021 yilinda taraf oldugumuz Paris Iklim Anlasmasi ile dogal ekosistemlerin bütüncül bir anlayisla korunmasi için yaptigimiz çalismalara uluslararasi alanda yeni bir ivme kazandirdik. Cumhurbaskanimiz Sayin Recep Tayyip Erdogan’in öncülügünde Türkiye Yüzyili’nin Iklim Politikalarini belirledik. Sehirlerimiz ve ortak evimiz dünyamiz için 2053 Net Sifir Emisyon, Yesil Kalkinma hedeflerini ortaya koyduk."

"Çevre ve iklim adaletini en güzel sekilde saglayacagiz"

Kurum, bütüncül bir yaklasimla Türkiye’nin tamamini kapsayacak iklim dostu yesil dönüsümü gerçeklestirmeleri gerektigini vurguladi. Yesil dönüsüm çalismalarinda en önemli adimin Iklim Kanunu’nun yapilmasi oldugunu söyleyen Kurum, "Iklim dirençli bir toplum ve ülke için tüm alanlarda ve sektörlerde çevre odakli bir yaklasim sergiliyor, milletimiz için Türkiye Yüzyili’nda bir güvence kaynagi olusturuyoruz. Bu güvencenin yasal dayanagi Iklim Kanunu olacaktir" dedi.

Türkiye’nin ve tüm dünyanin ortak sorunu olan iklim degisikligi ile mücadele kapsaminda çikaracagimiz Iklim Kanunu ile tüm vatandaslarin, gelecek nesillerimizin çevre ve iklim hakkini koruyacak, çevre ve iklim adaletini en güzel sekilde saglayacaklarini vurgulayan Kurum, söyle devam etti:

"Dünyanin halen yasanabilir bir yer olarak kalmasini saglayacak son nesil oldugumuz bilinciyle 15 Mayis Dünya Iklim Günü’nün tüm sorunlarin çözümüne vesile olmasini temenni ediyor, gelecek nesillerin yasam hakki için tüm insanligi harekete geçmeye davet ediyorum."