'Temel Liselerin Çoğunluğu Dönüşümünü Tamamlamak Üzere'
TÖDER Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Taşel: 'Temel liselerin büyük çoğunluğu dönüşümünü tamamlamak üzere. Onun için kapanmaları çok ciddi bir sorun oluşturmayacaktır. Dönüşüm sürecinde olanların bazılarının inşaatlarında ufak tefek gecikmeler var, onlar da en kısa sürede tamamlanacak' 'Önemli bir bölümü Anadolu lisesine dönüşüyor ama hem ortaokul hem lise açanlar da var. Ayrıca çok az bir miktarda da bütün kademelerin olduğu okula dönüşenler var. Temel liselere ilişkin velilerin endişe etmesine gerek yok' TÖZOK Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal: 'Sırf bir sınava hazırlık adı altında bu kadar enerji, para harcanması doğru değil. Benim bir inancım var, hiçbir kurs vesaire olmasın sınavda sıralamalar yüzde 1 bile değişmez' 'Önemli olan insanımızı ön plana koymamız. Türkiye'de çok ciddi bir sınav algısı oluşturulmuş. Bunun memleket için ciddi bir kayıp olduğunu düşünüyorum. Bu algıdan kurtulmamız lazım'
TÖDER Başkanı Taşel, Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK) Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal ve Özel Öğretim Derneği (ÖZDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça, özel öğretim kursları ve temel liselerin kapatılmasına ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
İbrahim Taşel, temel liselerin kapatılmasına ilişkin konunun 4 yıl önce gündeme geldiğini hatırlattı.
Temel liselerin büyük çoğunluğunun dönüşümünü tamamlamak üzere olduğunun altını çizen Taşel, "Onun için temel liselerin kapanması çok ciddi bir sorun oluşturmayacaktır. Çünkü temel liseler buna hazırlıklıydı, 4 yıl önceden söylenmişti. Dönüşüm sürecinde olanların bazılarının inşaatlarında ufak tefek gecikmeler var, onlar da en kısa sürede tamamlanacak." açıklamasını yaptı.
Fiziki standartları sağlayan, dönüşüm sürecinde olan temel liselerin hali hazırda bursluluk sınavı da yaptığına işaret eden Taşel, şöyle konuştu:
"1 Temmuz itibarıyla temel lise kalmayacak ve bu liselerin çoğu taahhüt ettiği okullara dönüşecek. Önemli bir bölümü Anadolu lisesine dönüşüyor ama hem ortaokul hem lise açanlar da var. Ayrıca çok az bir miktarda da bütün kademelerin olduğu okula dönüşenler var. Bu anlamda temel liselere ilişkin velilerin endişe etmesine gerek yok. Çok az sayıda dönüşemeyen kurum olursa da bu okulların öğrencileri dönüşen okullara, özel okullara veya devlet okullarına geçebilirler. Ama büyük bir çoğunluğunun dönüşeceğini bildiğimiz için bu konuda rahatız. Öğretmenler açısından, her dönüşen okul öğretmenini alıyor. Daha önce temel lise öğretmeni olanlar şimdi Anadolu lisesi öğretmeni olacak."
Dönüşen temel liselerin ücret skalasının diğer özel okul fiyatlarına göre daha makul olduğunu, velilerin bu açıdan da sıkıntıya girmeyeceğini aktaran Taşel, özel öğretim kurslarında ise "merdiven altı" olarak anılan çok sayıda kurumun ortaya çıktığına işaret etti.
Taşel, Milli Eğitim Bakanlığına, özel öğretim kurslarının kapatılması sonrasında özel okulların içerisinde de kurs açma iznini verecek düzenleme yapılmasına ilişkin bir öneri sunduklarını belirterek, "Özel okullar, aşırıya kaçmamak kaydıyla, diyelim ki kendi öğrenci kontenjanlarının yarısı kadar da dışarıdan öğrenci alarak kurs verebilmeliler. Ama bunlar okul saatlerinde değil okulun dışındaki saatlerde yapılmalı." ifadelerini kullandı.
- "Sürpriz bir durum yok"
Dershanelerin dönüştürülmesi sürecinde açılan temel liselerin, 2018- 2019 eğitim ve öğretim yılının sonunda zaten o dönem kanunla belirlenen süreyi tamamlayarak kapanacağını anımsatan TÖZOK Başkanı Nurullah Dal da, "Temel liselerin kapanmalarıyla ilgili sürpriz bir durum yok. 4 sene önce kendi imza attıkları, alınan bir kararın uygulaması." ifadelerini kullandı.
Dal, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un şubat ayında yapılacak lansmanla detaylarını açıklayacağı çok önemli bir sistematiğin hayata geçirileceğini anımsatarak, "Bu çok önemli bir proje. Bunun gerçekleşmesini kurs ihtiyacını ortadan kaldırma anlamında çok önemsiyoruz. Halk eğitim merkezlerinde mezunlara, okullarda da kendi öğrencilerine yönelik çalışmalar olacak." şeklinde konuştu.
- "Köydeki bir çocuk da kursa ihtiyaç duymayacak"
Dal, "Burada önemli olan insanımızı ön plana koymamız. Türkiye'de çok ciddi bir sınav algısı oluşturulmuş. Bir sınav var doğru ama 'eğer kursa, dershaneye gitmezsem, özel ders almazsam bunu yapamam. Büyük kayıplara girerim' diye bir algı oluşmuş. Velilerimiz, çocuklarını buralara götürebilmek için imkanlarını zorluyor. Bunun, memleket için ciddi bir kayıp olduğunu düşünüyorum. Bu algıdan kurtulmamız, bu algıyı değiştirmemiz lazım. Sayın Bakanımız da buna işaret ediyor ki en güzel proje bu." değerlendirmesinde bulundu.
Projeyle Kars'ın bir köyündeki çocuğun da kursa ihtiyaç duymadan internet üzerinden üniversite sınavına rahatlıkla hazırlanabileceğini dile getiren Dal, sistemin bir süreç içerisinde oturacağının da altını çizdi. Nurullah Dal, "Bakanlığımızın aldığı kararı doğru buluyorum. Bunun bir yerden başlaması gerekiyor. İnşallah sıkıntısız ve üzüntüsüz olur." temennisinde bulundu.
Özel dersin ise her zaman insanların ihtiyaç duyabileceği bir husus olduğunu vurgulayan Dal, "Fakat sırf bir sınava hazırlık adı altında bu kadar enerji, para harcanması doğru değil. Benim bir inancım var; hiçbir kurs vesaire olmasın sınavda sıralamalar yüzde 1 bile değişmez. Bu kadar dershane, kurs vardı ama üniversite sınavlarındaki fizik, kimya ortalamasına bakın. Madem bu kadar enerji, vakit harcıyoruz niye değişmiyor? Şimdi zor bir süreç de olsa bunu geçeceğiz, bir sene sonra daha farklı konuşacağız diye düşünüyorum." dedi.
- "Bir yapılanmaya ihtiyaç var"
ÖZDER Başkanı Ahmet Akça temel liseler açısından herhangi bir problem bulunmadığını belirterek, özel öğretim kurslarının kapatılmasının ise veliler açısından mağduriyet oluşturacağı görüşünü savundu.
Özel ders verme noktasında artış yaşanabileceğini, bunun okullardaki öğretmenler açısından sıkıntı yaratabileceğini aktaran Akça, "Bu sorunlara karşı mutlaka bir yapılanmaya ihtiyaç var." ifadesini kullandı. Akça, mezun öğrenciler için de halk eğitim merkezlerince verilen ücretsiz kursların Türkiye'nin her köşesi için geçerli olamayacağını ve Milli Eğitim Bakanlığına da mali bir külfet getireceğini ifade etti.
Bu konuyla ilgili çeşitli teklifler sunduklarını anlatan Akça, özellikle mezun olan kişiler açısından KPSS'ye hazırlık kurumlarına üniversite sınavları için de yetki verilmesi, destekleme ve yetiştirme kurslarının kalitesinin artırılmasını, öğrencilere farklı okullardaki kurslardan yararlanma imkanının sağlanmasını talep ettiklerini kaydetti.
Akça, kontrollü bir şekilde hafta sonu kurslarına ek materyallerin üretilmesine veya alınmasına izin verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.