Temelleri 1953 Yılında Ankaralı Tiyatro Öğrencilerinin Otlarla Kaplı Aspendos Antik Kenti'nde Düzenlediği Tiyatro Gösterisi İle Atılan Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, 1963 Yılından Bu Yana Düzenleniyor

Temelleri 1953 yılında Ankaralı tiyatro öğrencilerinin otlarla kaplı Aspendos Antik Kenti'nde düzenlediği tiyatro gösterisi ile atılan Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, 1963 yılından bu yana düzenleniyor.

Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin tarihini kaleme almak için çalışmalar yapan Antalyalı kent tarihçisi ve yazar Hüseyin Çimrin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, festival tarihinin 1953 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı'ndan bir grup tiyatro öğrencisinin Antalya'ya gezi düzenlemesiyle başladığını belirtti.

Antalya'da tarihi antik kentlerde oyun sahnelemeyi planlayan öğrencilerin gezdikleri Aspendos Antik Tiyatrosu'ndan etkilendiklerini anlatan Çimrin, bunun üzerine dönemin Antalya Valisi İhsan Sabri Çağlayangil, Belediye Başkanı Seyit Ali Pamir ve Antalya'yı Tanıtma ve Turizm Derneği Başkanı Osman Batur ile görüşerek burada tiyatro gösterisi yapılmasına karar verildiğini kaydetti.

Tamamen yabani ot ve ağaçlarla kaplı antik kentte, temizlendikten sonra öğrenciler tarafından Shakespeare'nin ünlü eseri ''Romeo ve Juliet''in sahnelediğini ifade eden Çimrin, oyunu çoğu Yörük köylerinden gelen yaşmaklı kadınlar ve kasketli erkeklerden oluşan, hayatlarında ilk defa tiyatro gösterisi izleyen 10 bin Antalyalı'nın izlediğini dile getirdi.

-Etkinlik 1963 yılında film festivaline dönüştü-

Tiyatroya gösterilen ilgiye dönemin yöneticilerinin çok şaşırdıklarını, bunun üzerine her yıl ''Antalya Belkıs Tiyatro ve Müzik Festivali'' adıyla şenlik düzenleme kararı aldıklarını bildiren Çimrin, öğrenci gösterileriyle devam eden festivalin 1963 yılına kadar bu isimle yapıldığını, festival için Antalya'ya gelenlerin o dönem kentte otel ve pansiyon bulunmadığı için vatandaşların evinde kaldıklarını, böylece çok büyük dostluklar oluştuğuna dikkat çekti.

Çimrin, 1963 yılına kadar öğrenci gösterileri ile sürdürülen festivalin Dr. Avni Tolunay'ın belediye başkanlığı döneminde belediye tarafından gerçekleştirilmeye başlandığını belirterek, şunları söyledi:

''Festival bu tarihten itibaren Antalyalı sinema sanatçısı Behlül Dal'ın etkisiyle 'Antalya Tiyatro, Müzik ve Film Festivali' adıyla film yarışmasına dönüştürüldü. Bu isim daha sonra 'Antalya Altın Portakal Film Festivali' olarak değiştirildi. 1973 yılında dönemin Belediye Başkanı Selahattin Tonguç tarafından plastik sanatlar yarışması, 1985 yılında ise dönemin belediye başkanı Yener Ulusoy tarafından 'Akdeniz Akdeniz' isimli uluslararası müzik yarışması da eklendi. Ancak bu yarışmalar bir süre sonra festival programından çıkarıldı. Her yıl geliştirilen festival, Türkiye'nin en önemli film festivallerinden birisi haline geldi.''

Festivalin 1979 yılına kadar aralıksız yapıldığı bildiren Çimrin, ancak 1979 yılında sansür, 1980 yılında ise 12 Eylül Askeri Darbesi nedeniyle gerçekleştirilemediğini anlattı.

-En çok ödül Tarık Akan ve Hülya Koçyiğit'e ait-

49 yıl önce yapılan festivalde ilk en iyi film ödülü ''Gurbet kuşları'''na, en iyi yönetmen ödülü ise bu filmin yönetmeni Halit Refiğ'e verilmişti. En iyi kadın oyuncu ödülünü ise ''Acı hayat'' filmindeki unutulmaz performansı ile Türkan Şoray, en iyi erkek oyuncu ödülünü ''Ağaçlar ayakta ölür'' filmindeki performansıyla İzzet Günay almıştı.

Festivalde bugüne kadar en fazla ödül alan yönetmen 6 ödülle Atıf Yılmaz oldu. Yılmaz'ı 4 ödülle Ömer Kavur, 3'er ödülle Halit Refiğ ve Nuri Bilge Ceylan takip ediyor.

Festivalde en iyi erkek oyuncu ödülünü ise Tarık Akan 6 kez kazandı. Akan'ı 3 ödülle Fikret Hakan takip etti. Festivalde en iyi kadın oyuncu ödülünü Hülya Koçyiğit 5, Türkan Şoray da 4 defa kazandı.

-Festivalde bu yıl neler yaşanacak-

Bu yıl ''Mizah, Muhalefet ve Demokrasi'' ana temasıyla yapılacak festivalde jüri başkanlığını Hülya Avşar yapacak. Festivalde Ulusal Film Yarışması kategorisinde 11 film Altın Portakal heykelciğini alabilmek için yarışacak.

Bu kategoride Çağatay Tosun'un yönettiği ''Derin düşünce'', Ahmet Sönmez'in yönettiği ''Elveda Katya'', Dilek Keser ve Ulaş Güneş Kacargil'in yönettiği ''Evdeki yabancılar'', Hüseyin Tabak'ın yönettiği ''Güzelliğin on par etmez'', Ersin Kana'nın yönettiği ''Hile yolu'', Umut Dağ'ın yönettiği ''Kuma'', Ali Aydın'ın yönettiği ''Küf'', Rezzan Tanyeli'nin yönettiği ''Pazarları hiç sevmem'', Ali Adnan Özgür'ün yönettiği ''Toprağın çocukları'', ''Tunç Okan'ın yönettiği ''Umut üzümleri'' ve Erdem Tepegöz'ün yönettiği ''Zerre'' filmleri Türkiye'nin ''Oscar''ını alabilmek için yarışacak.

Festivalde en iyi filme 400 bin lira, en iyi ilk film ve en iyi yönetmene 55'er bin lira ve en iyi senaryoya da 35 bin lira para ödülü verilecek.

-Diğer ödüller-

Festivalde, ''Yaşam Boyu Onur Ödülleri''ne Türk sinemasına katkılarından dolayı usta oyuncular Salih Güney, Meral Zeren, Güler Ökten ve yapımcı Necip Sarıcı ile yönetmen Duygu Sağıroğlu değer görüldü.

Bu yıl 14'üncüsü sunulacak Yıldırım Önal Anı Ödülü'ne sinema ve tiyatro oyuncusu, seslendirme sanatçısı Işık Yenersu layık görüldü.

''Dinmeyen sızı'' filmindeki rolüyle 1973 yılında en iyi yardımcı erkek oyuncu seçilerek Altın Portakal heykelciğinin sahibi olan sinema ve tiyatro sanatçısı Yıldırım Önal, yaşamının son yıllarında girdiği ekonomik sıkıntı nedeniyle ödülünü bir rehinciye bırakmak zorunda kalmış ve bir daha geri alamamıştı. Yıllar sonra heykelcik, ödülün bırakıldığı rehincinin oğlu tarafından Antalya Kültür Sanat Vakfı'na teslim edilmişti. AKSAV'daki bu ödül, 1999 yılından bu yana ''Yıldırım Önal Anı Ödülü'' olarak her yıl bir oyuncuya emanet ediliyor. Geçen yıl bu ödülü Suna Selen almıştı.

Festivalde verilecek ''Sanatta Sosyal Sorumluluk'' ödülüne ise Türkan Şoray layık görüldü.

Festivalin en fazla ilgi çekmesi beklenen isimleri arasında yer alan Şoray'ın açılış kortejine katılacağı ve çeşitli etkinliklerle halkla buluşacağı bildirildi.

Festivalde verilecek ödüller arasında yer alan ve Türk sinemasında kamera arkasında çalışan, başarılı işlere imza atmış kişilere SİNE-SEN işbirliği ile verilen ''Sinema Emek Ödülü''nü bu yıl çok sayıda filmin ışık şefliğini yapan Erol Batıbeki alacak.

Bu yıl 6-12 Ekim tarihlerinde yapılacak festival, gala ve ödül töreni ile sona erecek.

Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile