Bölgedeki güvenlik ve istihbarat birimlerince hazırlanan rapora göre, bölücü terör örgütünün 15 Ağustos 1984'te Eruh'ta gerçekleştirdiği ilk terör eyleminin yıl dönümünde Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde art arda sözde özerklik ilanı haberleri gelmeye başladı.
Bu kapsamda bölücü terör örgütü güvenlik boşluğu olan bölgeleri tespit ederek, kısa süreli olarak yollarda kimlik kontrolü yapıyor ve kamuoyunda hakimiyet kurduğu algısını yaratarak baskısını bu yolla artırmaya çalışıyor.
KCK Yürütme Konseyi üyesi Duran Kalkan, 27 Temmuz'da bölücü terör örgütü yandaşı bir televizyona yaptığı açıklamada, "Köy köy, kasaba kasaba, demokratik özerkliği inşa ederek AKP'ye karşı koyalım" diyerek, özerklik çağrısında bulundu.
Bu çağrının ardından 2'si il ve 10'u ilçe olmak üzere 12 yerleşim biriminde sözde özerklik ilan edildi. Buna göre, 10 Ağustos'ta Şırnak merkezdeki sözde özerklik ilanının ardından, Silopi ve Cizre ilçeleriyle Mardin'in Nusaybin ilçesinde sözde özerklik ilanı yapıldı. Daha sonra 13 Ağustos'ta Hakkari Yüksekova, Muş Varto ve Bulanık'ta, 14 Ağustos'ta Hakkari merkez, Diyarbakır Sur'da, 15 Ağustos'ta Diyarbakır Silvan, Van Edremit'te, 16 Ağustos'ta da Van Başkale'de sözde özerklik ilanında bulunuldu.
-Güvenlik güçlerine karşı eylemler-
Sözde özerklik ilanlarında, "devletin reddedilmediği, bununla birlikte tüm devlet kurumlarının meşruiyetini kaybettiği, bundan sonra da tüm saldırılar karşısında demokratik öz savunma gerçekleştirileceği" duyuruldu.
Bölücü terör örgütü, sözde özerklik ilan edilen bölgelerde, güvenlik güçlerinin söz konusu bölgelere girmelerini ve hakimiyetini engellemek amacıyla hendek kazma, tuzaklama şeklinde eylemler gerçekleştirirken, bunları artırarak sürdürmeyi planlıyor.
Bölücü terör örgütü ve müzahir gruplar, söz konusu bölgelerde hakimiyetin terör örgütünde olduğunu göstermek amacıyla giriş çıkışları kontrol altında tutmaya yönelik uygulamalar yapmaya çalışıyor.
-"HDP, KCK ve Kandil tarafından kesinlikle ciddiye alınmıyor"-
Öte yandan, rapora göre, HDP'nin ateşkes ve çözüm süreci çağrılarının Kandil'i ve KCK'yı bağlamadığı, bağlamayacağı, terör örgütünün üst düzey lider kadrosunca alt kadrolara ifade ediliyor.
Raporda, ayrıca şu tespitler yer alıyor:
"Eş Başkanların bu tür konuşmaları KCK ve Kandil tarafından kesinlikle ciddiye alınmamaktadır. Bu açıklamaların algı yaratma amaçlı olduğu ve devam edeceği değerlendirilmektedir. Son iki gündür güvenlik kuvvetlerince bazı ilçelerde sokağa çıkma yasağı ilan edilerek operasyonlara girişilmesi KCK kanadında büyük bir rahatsızlığa ve paniğe yol açmıştır. Bu tür operasyonların devam etmesi durumunda çok zor duruma düşeceklerini anlayan sözde lider kadrosu, tecrübeli olup olmaması dikkate alınmadan çok sayıda teröristi sahaya sürme kararı almış ve saldırı talimatı vermişlerdir. Alınan istihbaratta sahadaki teröristlere verilen talimat 'vur kaç taktiği uygulamaları, ilk ateşte güvenlik kuvvetlerine zayiat verdirerek bölgeyi süratle terk etmeleri' yönündedir."
-"Gizli ateşkes taleplerinin yansıması"-
Ülke içindekilerin dışında gerek ABD gerekse AB'nin bazı ülke temsilcileri tarafından sıklıkla dile getirilen ateşkes çağrıları, bölücü terör örgütünce yapılan gizli ateşkes taleplerinin yansıması olarak değerlendiriliyor.
Devletin kararlı adımlarının bölücü terör örgütünü zor duruma düşürdüğü ve örgütün, bu kararlılığın kendi sonlarını getireceğini anladığı ifade edilen raporda, böyle bir zamanda örgütün sözde ateşkes kararı almasının daha da güçlenmesine neden olabileceği kaydediliyor.
Raporda, şu tespitler dikkati çekiyor:
"Sınırlarımız içinde ve ötesinde yürütülen operasyonlara ara verilmeden devam edilmesi Kamu Düzeni ve Güvenliği açısından hayati önemi haizdir. Kararlılık başarıyı kaçınılmaz kılacaktır.
Sınır ötesi hava harekatları Kandil ve civarı kampları felç etmiş, neredeyse işlemez duruma getirmiştir. Güvenlik güçlerinin yurt içi operasyonlara ağırlık vermesi ve kararlılıkla sürdürmesi bölücü terör örgütünün iç yapılanmasını çökertecek ve dağda bulunan kadroyu yok olmayla yüz yüze getirecektir."
Bu türdeki sözde özerklik ilanlarına devam edileceği yönünde bilgi alındığı belirtilen raporda, buralara yönelik yapılan ve yapılacak operasyonların bu türden sözde özerklik ilanlarının önünü keseceği değerlendiriliyor.
Terör Örgütünün 'Sözde Özerklik' Faaliyetleri
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da bazı bölgelerde terör örgütünün "sözde özerklik" ilanlarına devam edileceği, buralara yönelik operasyonların kararlılıkla sürdürülmesi halinde bu çabaların önünün kesileceği öngörülüyor.