İlhan, yaptığı açıklamada, bazılarının ne olup bittiğini anlayamadığını, bazılarının da fırsatı ganimete döndürmek için İmralı görüşmeleri ve BDP'nin Karadeniz gezisini provoke etmeleri üzerine sağduyu çağrısı yapma gereği duyduklarını bildirdi.
Açıklamasında, bazılarının söylediği gibi 2001'de terör bitmediğini ifade eden İlhan, ''Aksine binlerden sempatizanları ile birlikte milyonlara ulaşmıştı. Bunun nedenini ise terörist örgütün faaliyetleri, karşılıklı ölümler ve faili meçhullerde aramak gerekir. BDP de aldığı 2 milyon 500 bin oyu temsil edenler (irademiz İmralı) diyorsa, aileleri ile 5 milyon insan terörist kabul edilemez. İmralı'dakinin de Kandildekilerin de terörist olduğuna şüphe yoktur. Ancak anlaşılıyor ki onlarda da bir yorgunluk pişmanlık ya da arkalarındaki dış iradelerin baskısı ile silah bırakmak için bir irade var demektir. Eğer böyle bir irade yoksa yapacakları oyun kendilerine döner, (İrademiz İmralı) diyen 5 milyon kişi iradesini değiştirir, iradesini kendisini kucaklamaya çalışan devletine çevirir'' ifadelerini kullandı.
İlhan, Arap baharında kitlelerin gücünün nelere kadir olduğunun görüldüğünü ve bunu anlamak için siyaset bilimci olmaya gerek olmadığını belirterek, şöyle devam etti: ''Kayserimiz'de bulunan 10 bin Kürt kardeşimizin hiç birisi terörist değildir. Ben, sen nasıl düşünüyorsak aynı düşüncede olduklarını bizzat biliyoruz. Birkaç istisna dışında İmralı ve Kandil gibi de düşünmediklerini biliyoruz. Kendi kimliğini Kürt olarak kabul eden kardeşlerimizin Sinop ve Samsun’daki olaylardan rahatsızlık duyduğunu da biliyoruz. Eğer ki bu Karadeniz gezisi olaysız sona erseydi Bahçeli Hakkari’ye gittiğinde aynısı ile karşılanacağına emin olabilirdiniz. Ancak aynı oyun tekrar oynanarak bin yıllık kardeşlerin aralarında sıcak duygular doğması engellenmiştir. Kayseri’ye gelecek bir gruba aynı şekilde davranacak kişiler olduğu, kamuoyu yaratılmaya çalışıldığını facebook’taki mesajlardan anlıyoruz. Akli selim düşünenlerin bu oyuna dur deme zamanı gelmiştir. Söylenenleri ve yazılanları irade süzgecimizden geçirelim. Bilhassa (bunlar ülkeyi satıyor, teröristle işbirliği yapıyorlar) diye başlayan haberlere itibar etmeyelim. Dışlamak kolaycılık, birleştiricilik zor olanı tercihtir. Biz Çanakkale’de yan yana şehit olan ve cennette komşu olan atalarımız gibi Kürt, zenci ayırımı yapmadan her Müslüman kardeşimizle Allah nasip ederse cennette komşu olmayı isteriz. Allah’ın dini ile insanlara bağışladığı tüm insan haklarının bu ülkede yaşayan herkesin hakkı olduğuna inanıyoruz. Yapılan görüşmelerde Edirne’li ile Hakkari’liye aynı haklar verildiği sürece sonuna kadar desteğiz. Kalpleri birbirine karşı ısıtacak yalnız ve ancak Allah’tır. Ancak bizler de irademizle aradaki buzların erimesi için gayret etmeliyiz. Bu şekilde düşünmeyen herkes Allah indinde sorumludur. Kitleleri birbirine karşı tahrik edenler, ülkede akan ve akacak kanın sorumlularıdır.'' Açıklamasında, görüşmeye, konuşmaya dahi tahammülü olmayanları birlikte Diyarbakır’a gitmeye, Kayseri’ye gelmeye, Diyarbakır’ın ne kadar Türk, Kayseri’nin ne kadar Kürt olduğunu görmeye davet eden İlhan, ''Tüm fikirlerini tasvip etmesek de Kayserili Mehmet Göktaş Hoca Diyarbakır’da 1 milyon kişiden saygı görüyorsa Diyarbakırlı Osman Baydemir de Kayseri’de aynı saygıyı görmelidir'' dedi.
Teröre Karşı Sağduyu Çağrısı
Kayseri Strateji Derneği (KASDER) Başkanı Avukat Mustafa İlhan, BDP heyetinin Karadeniz gezisinde yaşananları değerlendirerek, ''Kitleleri birbirine karşı tahrik edenler, ülkede akan ve akacak kanın sorumlularıdır'' dedi.