Terörist elebaşı Karayılan'dan DTK itirafı
Yargıtay 16. Ceza Dairesinin, “DTK PKK’yla özdeştir. Abdullah Öcalan’ın projesi olan 4 ayaklı paradigmanın 3’üncü ayağıdır. Bu oluşuma üye olanlar örgüt üyesi gibi cezalandırılır” şeklindeki içtihat oluşturan emsal kararından sonra çok sayıda HDP’li Milletvekili, belediye başkanı, Meclis üyeleri, il ve ilçe başkanları örgüt üyeliğinden cezalandırılırken, HDP, DTK’nın legal bir kurum olup PKK’yla hiçbir organik bağı olmadığı iddiasında bulunarak verilen hapis cezalarıyla ilgili kıyameti koparmıştı. Terörist başı Murat Karayılan saklandığı ininden yaptığı açıklamayla adeta HDP’yi yalanladı. Terörist ele başlarından Murat Karayılan, “DTK Kürdistan’daki kurumların çatısıdır. Kuzey’deki en makul kurumdur” diyerek örgüt bağlantısını açıkça ortaya koydu.
'DTK BİR MÜCADELE MEVZİSİDİR'
Terörist elebaşı, saklandığı ininden örgüt yayınlarına yaptığı açıklamada, geçtiğimiz günlerde DTK üyesi 102 kişinin gözaltına alınmasına tepki gösterirken DTK'nın PKK'yla iç içe olduğuna dair de şu itiraflarda bulundu: 'En fazla üzerinde durulması gereken yer, Kuzey Kürdistan'da (Doğu ve Güneydoğu'yu kastediyor) ortaya çıkan düzeydir. Dikkat edin, siyasal alanda 30 yıldır Türk devleti hep tutukluyor. En son DTK'ya dönük saldırı yaptılar. Oysa Kuzey'de en makul olan bir kurumdur. Kürtlerin demokratik kurumlarının bir araya geldiği ve bir nevi Kürdistan'daki kurumların çatısı konumundadır. İşte en son oraya da saldırıp 102 kişiyi gözaltına aldılar. Hangi yöntemle saldırırsa saldırsınlar DTK'nın hiç eksilmeyen bir duruşu ve düzeyi vardır. DTK, Kuzey Kürdistan'da Kürt halkının ve demokrasi güçlerinin kazandığı bir mücadele mevzisidir. Belki falanca yer özgürleştirilmiş diyemeyiz ama oradaki toplum özgür düşünce sistemiyle tanışmış ve özgür kişilikler haline gelmiştir.'
'ASKERİN GERİ DÖNME GİBİ BİR NİYETİ HİÇ YOK'
Mehmetçiğin sınır ötesinde gerçekleştirdiği Pençe harekatlarıyla ilgili de çok zor bir süreç yaşadıklarını ifade eden terörist başı Karayılan, 'Bugün Hakurk ve Haftanin'de yaşanan çatışmalar gözler önündedir. Halkın bizi unutmamasını ve yardımcı olmasını istiyorum. Askerler, Haftanin'de birçok yeri tutmuş durumda. Şırnak Uludere'den Hantur Dağına kadar karayolu getirdiklerine göre geri dönme gibi bir niyetleri hiç yok. Yol da getirip sınır hattında bir tampon bölge oluşturmak istiyorlar. Yani barınma alanlarımızın tamamına girmiş durumdalar. Özellikle Haftanin, Zaho, Derkar, Batufa ve Begova'da yaşayan yerel halkın bizi yalnız bırakmasını istemiyoruz. Bu bölgelerde barındığımız için Türk ordusu bu bölgelere operasyonlar yapıyor, kalıcı olarak yerleşiyor. Belki köylüler bu durumdan zarar görüyor. Biz bunun farkındayız' diyerek yerel halka da zarar verdiklerini itiraf etti.