Tıbbi tedarik sektörünün tüm tarafları “Sağlıkta Ortak Gelecek” için Kızılcahamam Eliz Otel’de biraya geldi. Kongrede sektörün problemleri ve çözüm önerileri masaya yatırıldı.
Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Emine Alp Meşe, sağlık hizmet sunumunun en önemli unsurlarından birinin, ihtiyaç duyulan tıbbi malzemenin hizmet sunumu yapılan yerde bulundurulması olduğunu vurguladı. Kaliteli ve etkin bir sağlık hizmeti sunumu için sürecin doğru yönetimi, üretim ve ithalattan başlamak üzere nihai kullanıldığı yere kadar olan sürecin önemini vurgulayan Meşe, “Bakanlık olarak bu süreci daha da iyileştirmek çabası içindeyiz. Ürün Takip Sistemi (ÜTS) ile 2017 yılından itibaren tıbbi cihazların kayıtları etkin bir şekilde yapılmakta olup, firmalarımızın önümüzdeki dönemde ortaya çıkabilecek sorunlarının çözümü için çalışmalarımız devam etmektedir. Tekil takip süreci 2020 yılında tüm tıbbi cihazlarda zorunlu olarak başlayacak ve bu cihazlar kontrol altına alınacaktır. Böylece malzeme yetersizliğinden ötürü hizmet sunumunda eksikliğe, aksaklığa neden olacak durumlar sistem üzerinden tespit edilip hızla önlem alınabilecektir” ifadelerini kullandı. Önümüzdeki dönemde uygulanacak Tıbbi Cihaz Regülasyonuna da değinen Meşe, bunun tüm taraflara önemli sorumluluklar yükleyeceğini söyledi.
Yeni mevzuata uyum için eğitim çalışmalarının sürdüğünü kaydeden Meşe, firmalardan klinik çalışmalara ağırlık verilmesini istedi.
Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi Prof. Dr. Necdet Ünüvar, sağlıkta başarı için üç kriter gerektiğini belirterek, bunların fiziki durum, ekipman ve insan gücü olduğunu söyledi.
Bugün sağlıkta dönüşüm dendiği zaman sağlıklı bir başarıdan söz edilebileceğini ifade eden Ünüvar, “Bunu da birlikte yaptık. Sağlık masa başında yürütülebilen bir şey değil sahada başarılıysak başarıdan söz edebiliriz. Şehir hastaneleri kurduk, çok güzel acil organizasyonlarımız var gururla anlattığımız. Birlikte bir başarıdan söz edebiliriz gururla. Bunun sürdürülebilir olması için tedarik zincirinin iyi yönetilmesi gerekiyor. Stok durumu, iletişim, koordinasyon da tedarik sürecinin içine giriyor. Bu kongrede hepsi konuşulacak. Sağlık sisteminde doğal zorluklar var hasta yoğunluğu, teknolojik gelişim, yaşam süresinin uzaması ve sigorta gibi. Tedarik zincirinin iyi yönetilmesi en etkili en ekonomik çözüme ulaşmamızı sağlayacak bunu başarmamız lazım” şeklinde konuştu.
Ünüvar, savunma sanayinin yakaladığı milli ve yerli ürün başarısının sağlık alanında da yaşanacağına inandığını buna gereken desteğin verileceğini kaydetti.
Kamu Hastaneleri Genel Müdürü Hilmi Ataseven de etkin kaliteli ve sürdürülebilir sağlık hizmeti sunarken kaynakların israf edilmemesi ve verimli kullanımı için tedarik yönetiminin önemli olduğunu kaydetti.
Bu kapsamda tüketimi kontrol altına alarak, teknolojiyi takip etmenin önemine işaret eden Ataseven, yerli malzeme kullanmanın gerekliliğini vurguladı. Tıbbi Cihaz Endüstrisi adına konuşan Erkin Delikanlı, 5’incisi düzenlenen kongrede sektörü katılımcı ve çoğulcu görmenin mutluluğu içinde olduğunu kaydetti.
Binlerce istihdamı, yüksek katma değeriyle, endüstri ve yerelleşmeye tıbbi cihaz sektörü olarak her türlü ve her koşulda hazır olduklarını belirten Delikanlı, üstlerine düşen her görevi yapmaya hazır olduklarını bildirdi.
Kongrenin açılışına Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Emine Alp Meşe, Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Kamu Hastaneleri Genel Müdürü Hilmi Ataseven ve İKMİB Başkanı Adil Pelister ve Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası (SEİS) Başkanı Metin Demir katıldı.
Tıbbi Tedarik Kongresi Başladı
Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Emine Alp Meşe, “Tekil takip süreci 2020 yılında tüm tıbbi cihazlarda zorunlu olarak başlayacak ve bu cihazlar kontrol altına alınacaktır. Böylece malzeme yetersizliğinden ötürü hizmet sunumunda eksikliğe, aksaklığa neden olacak durumlar sistem üzerinden tespit edilip hızla önlem alınabilecektir” dedi.