Tilbe, Salihli’de Kaplıca Keyfi Yapıyor

Önceki gün akşam çay bahçesinde, Hakan Karcı, Sedat Genç, İsmail Gürsoy ve Onur Çıvgın’ın oluşturduğu Grup Fer’i dinleyen ünlü sanatçı Yıldız Tilbe, mini bir konser verdi, hayranları ile hatıra fotoğrafı çektirdi.

Salihli’nin Çamurhamamı köyüne hiç yabancı olmadığını belirten Yıldız Tilbe, ”Ben İzmirli olduğum için Çamurhamamı köyüne rahmetli annemle çok geldim. Annemin vefatından sonra fırsat buldukça geliyorum. Hem dinleniyorum hemde nostalji yani çocukluk yıllarımı yaşıyorum. Salihlili gençlerin oluşturduğu grubu dinledim. Yorumlarını beğendim. Kendilerine ait bestelerinin de olduğunu söylediler. Bu genç yeteneklerin sanat alanında hakettikleri yere gelmeleri için istedikleri takdirde gerekli desteği veririm” dedi.

Kendi eserlerinden oluşturduğu albümlerle müzik severlerin gönlünde taht kuran ünlü sanatçı Yıldız Tilbe, şöyle konuştu: ”1994 yılında Delikanlım ismini verdiğim ilk albümümü çıkardım. Bu albümün ardından günümüze kadar gelen süreçte 15 albüm çıkardım. Bu da 150 şarkı ediyor. Bu yıl yeni albüm çıkarma gibi bir projem yok. Önümüzdeki yıl yeni bir albümle müzikseverlerimizin huzuruna çıkacağım. Şu an dinlenmeyi tercih ediyorum. Bugün Çamurhamamı köyünde sakin bir ortamda tatil yapıyorum. Bir taraftan da gelecek yılın programını yapıyorum. Sizlerle bir çay içimi sohbet edip bu genç yetenekleri dinlemek istedim. Bu organizasyonu gerçekleştiren TV Yapımcısı arkadaşım Mukadder Yalnız’a teşekkür ederim. Gerçekten benim için değişik bir akşam oldu. Siz dostlarımla sohbet ettim. Hayranlarımla buluştum.Birde mini konser vererek akşamı renklendirdik.”

Ünlü sanatçı Yıldız Tilbe, Anadolu kadını olduğunu belirterek şunları söyledi: "Örf ve ananelerimize uygun mütevazi bir yaşantım var. Mesleğimin gereğini sahnede yerine getiririm. Yurt dışına açılmak istemiyorum. Ülkemizin her yöresi çok güzel. Ben Osmanlı sazları hariç Türk sazlarının tamamını kullandım. Bugüne kadar turneye çıkmadım. Artık günümüzde turne diye bir deyim kalmadı. Festivaller adı altında halk konserleri yapılıyor. Bu festivalleri de belediyeler düzenliyor. Teklif gelirse Manisa ve yöresinde halk konserlerine seve seve gelirim. Günümüzde sanat adına söyleyecek olursak her şey zorlaşıyor.

Yeni sanatçılar için daha da zorlaşıyor. Allah yardımcımız olsun. Davulun sesi uzaktan güzel geliyor. Ama iş göründüğü gibi değil. Her mesleğin bir zorluğu var. Ben kendimi bu alanda ortada görüyorum. Bana sen niye Kürtçe şarkı söylemiyorsun diyorlar. Ben Kürtçe bilmiyorum. Türkçe konuştuğum için şarkılarımı Türkçe söylüyorum.” Tilbe ”aşık mısın” sorusuna şöyle karşılık verdi: ”Evet aşığım, insanlara, doğaya aşığım. İnsan ve doğa sevgisi bir insanda yoksa mutlu olamaz. Mutlu ve huzurlu olmak için sağlıklı olmalısın. Ben her şeyin başı sağlıktır diyorum. Bendeki bu doğa ve insan sevgisi güzel besteler yapmamı sağlıyor. Çünkü aşkın acısını ve sevincini biliyorum ve tarifini de 1994 yılında Delikanlım, 1995 yılında Dillere Destan,1996 yılında Aşkperest, 1998 yılında Salla Gitsin Dertleri, 2001 yılında Gülüm, 2002 yılında Haberi Olsun, 2003 yılında Yürü, 2004 yılında Yıldız’dan Türküler, Sevdiğime Hiç Pişman Olmadım 2005 yılında Papatya Baharı ismini verdiğim albümlerimde anlattım.”