Ağustos ayı ihracat rakamları İstanbul'da basın toplantısıyla açıklandı. Toplantıya Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin yanı sıra ihracatçı birliklerinin başkanları ile yönetim kurulu üyeleri katıldı.
Toplantıda kur tartışmaları ile ihracat rakamlarını değerlendiren TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, kendilerine kimi çevrelerce "Niye Merkez Bankası'nı kurlar konusunda bu kadar eleştiriyorsunuz?" sorusunun yöneltildiğini kaydederken "Bu soruları açıkçası garipsiyoruz. İhracatçı için döviz kurları hayati önem arz etmektedir. Bu kadar önemli bir konuda ihracatçılarımızı fikir beyan etmesi normaldir. Bu konuda şikâyetlerimiz varsa, rahatsızlıklarımız varsa, önerilerimiz varsa bunu elbette kamuoyu ile paylaşacağız. " dedi.
Konunun tüm muhataplarına sorunu anlatacaklarını dile getiren Büyükekşi, şöyle devam etti:
"Bugüne kadar böyle davrandık. Bundan sonra bunu yapmaya devam edeceğiz. Bunu yaparken de hiçbir zaman kırıcı bir üslup kullanmadık. Her zaman yapıcı tenkitlerde bulunduk. Bu noktalarda çok sayıda öneri de ortaya koyduk. Biz sonuç itibariyle kurlar konusunda ortak bir çözüm bulunmasından yanayız. İşte bu sebeplerle Merkez Bankası Başkanı Sayın Durmuş Yılmaz'ı TİM'e davet ettik. 17 Eylül tarihinde Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısında ihracatçı birlik başkanları ve yardımcıları ile bir toplantı yapacağız. Yılmaz bu toplantıya katılacak. Kendisine birebir olarak kur ile ilgili karşı karşıya kaldığımız sorunları anlatma fırsatı bulacağız. Kendilerine çözüm önerilerimizi anlatacağız. Kendileri de bizlere görüşlerini paylaşacak. Türkiye'nin geleceği için en güzel çözümü bulacağımıza inanıyoruz. İhracatçılarımız Türkiye'nin ihracatçıları. Merkez Bankamız Türkiye'nin Merkez Bankası. Hepimiz aynı gemideyiz. Hepimiz ülkemizin geleceği için çalışıyoruz. Ortak menfaatimiz Türkiye. Dolayısıyla Türkiye'nin geleceğini ilgilendiren bu önemli konuda ortak bir konsensüse varacağımıza tüm kalbimle inanıyorum. "
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türkiye'de Merkez Bankası'nın temel hedefinin enflasyonla mücadele olduğuna işaret ederken, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu hedefin ekonomik büyümeden daha önemli hale gelmiş olmasının arkasındaki nedenler farklıdır. Uzunca bir sure kronik enflasyon yasayan ama bunun sebepleri üzerine gitmekte hep tereddütlü olan Türkiye, sorunu çözmek için döviz kurlarını yüksek faiz ile baskı altında tutma yoluna gitti. Halbuki bütçe açıklarını körükleyen kamu harcamaları, enflasyonun arkasındaki en temel sebepti. Buna rağmen Merkez Bankası'nın tek başına fiyat istikrarının koruyucusu unvanını kanun yardımıyla alması, yetersiz bir yaklaşımdı. Çünkü Merkez Bankası'nın fiyat istikrarını tek başına sağlama imkanı bulunmamaktadır. Çünkü fiyat istikrarını bozacak birçok faktör, Merkez Bankası'nın kontrolü dışındadır. Dolayısıyla kurların enflasyon üzerindeki geçiş etkisi azaltılarak ve düşük kurlar sebebiyle vatandasın döviz talebini düşürerek enflasyon ile mücadele yaklaşımı benimsendi. Enerjiden konut kiralarına kadar her şey döviz cinsinden fiyatlandığı için ilk bakışta bu tip bir mücadele uygun bulundu. Ancak, çok geçmeden bu uygulamanın ihracat ve üretim üzerindeki negatif etkisi ortaya çıktı. Simdi ise, geri dönüş hiç de kolay gözükmüyor. Sonuç olarak, büyüme ile ilgili endişelerin devam ettiği bir süreçte, en cesur ve en doğru hamleyi yapan ülkeler diğerlerine göre en az 10 yıllık avantaj elde edecekler. Biz de burada hızlı adımlar atarak ön plana çıkabiliriz. Sanayi üretim rakamları önemli sinyaller veriyor. İmalat sanayi endeksi 2010 Haziran'ında 119'a yükseldi. Bu rakam 121 olan 2008 Haziran rakamının çok az gerisinde. Dolayısıyla sanayi üretimi açısından 2008 Haziran rakamlarına geri döndüğümüz görülüyor. "
Gıda, tekstil, giyim eşyası, deri ürünleri, kimyasal maddeler, plastik ürünleri, makine ve elektrikli makinelerde üretim seviyesinin kriz öncesi döneme döndüğünün altını çizen Başkan Büyükekşi, Kriz öncesi seviyesini yakalayamayan iki ana sektörümüz var. Bunlar otomotiv ve ana metal sanayi olarak gözüküyor. İhracatımızda ağırlığı yüksek olan bu sektörlerimizin bir an önce eski üretim seviyelerini yakalamalılar. " temennisini dile getirdi.
Ağustos ayı ihracat rakamlarına da değinen Mehmet Büyükekşi, dış satımın bir tempo yakaladığını dolayısıyla çift haneli rakamlara çıktığını belirtti. Başkan Büyükekşi, yıllık bazda en fazla ihracat yapan sektör konumundaki otomotivin ağustos ayını iyi geçirdiğini bildirdi. Temmuz ayında otomotiv sektörünün ihracatı yüzde 6 gerilediğini hatırlatırken de ağustos ayında sektörün ihracatını yüzde 5 artırdığına dikkat çeken Büyükekşi, "Yıllık bazda en fazla ihracat yapan ikinci sektörümüz olan hazır giyim ve konfeksiyon sektörü de güzel bir ay geçirdi. Sektörün ihracatı ağustos ayında yüzde 7, yılın ilk 8 ayında ise yüzde 12 arttı. Bu ay ilginç bir istatistik yaşandı. Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörünün ihracatı Ağustos ayında otomotivi geride bıraktı. Diğer bir deyişle Ağustos ayının ihracat şampiyonu hazır giyim ve konfeksiyon sektörü oldu. Kimyevi maddeler sektörümüz bu seneyi oldukça başarılı geçiriyor. Sektörün ihracatı yılın ilk 8 ayında yüzde 34 arttı. Ağustos ayındaki artış oranı ise yüzde 18 oldu. " dedi. Ayrıca "Ağustos ayında en fazla ihracat yaptığımız pazarlardaki gelişmeler yüz güldürdü. Ağustos ayında Almanya'ya ihracatımız yüzde 15, İngiltere'ye ihracatımız yüzde 22, İtalya'ya ihracatımız yüzde 2, Hollanda'ya yaptığımız ihracat yüzde 16 arttı. " ifadelerini kullandı.
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, sınır ve çevre ülkelere yönelik ihracatla ilgili olarak da şu açıklamayı yaptı:
"Irak'a yaptığımız ihracat aylık bazda yüzde 29, Rusya'ya yaptığımız ihracat yüzde 51, Birleşik Arap Emirlikleri'ne yaptığımız ihracat yüzde 47, Suudi Arabistan'a yaptığımız ihracat yüzde 10, İran'a yaptığımız ihracat yüzde 51, İsrail'e yaptığımız ihracat yüzde 34 arttı.
Bunun yanı sıra uzak pazarlarda da önemli ihracat artışları yaşıyoruz. ABD'ye ihracatımız aylık bazda yüzde 44 artış gösterdi. Brezilya'ya ihracatımız yüzde 14 arttı.
İlk 8 aylık ülke rakamlarına baktığımız zaman en fazla ihracat yaptığımız ilk 30 ülkeden sadece 3'üne ihracatımız geriledi. Bu ülkeler Mısır, Cezayir ve Yunanistan oldu. 27 ülkeye ise ihracatımız arttı. En fazla ihracat yaptığımız 5 pazardan, Almanya'ya ihracatımız yüzde 16, İngiltere'ye yüzde 24, İtalya'ya ihracatımız yüzde 19, Fransa'ya ihracatımız yüzde 5, Irak'a ihracatımız ise yüzde 10 artış gösterdi. İlk 8 ayda en fazla ihracat artışı yaşanan ülke yüzde 1138 artış ile Peru oldu. Malezya'ya yüzde 180 artan ihracatımız, Tayland'a yüzde 177, Şili'ye yüzde 169 artış kaydetti."
