TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: Protesto edilmiş senet sayısı yüzde 25 azaldı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, protesto edilmiş senet sayısındaki azalmanın, ekonominin iyiye gittiğinin göst

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, protesto edilmiş senet sayısındaki azalmanın, ekonominin iyiye gittiğinin göstergesi olduğunu söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Geçen yılın Ocak ayıyla bu yılın aynı ayını kıyaslarsak, protesto olan senetler Tükiye'de yüzde 25 azaldı" dedi.

Kocaeli Sanayi Odası (KSO) öncülüğünde Price Wasterhouse Coopers, CNN Türk ve Doğu Marmara Abigem desteği ile düzenlenen 'Çizgi üstü sektörel performans değerlendirme' çalışması sonuçlandı. Kocaeli, Bolu, Sakarya, Düzce ve Yalova'dan 10 sektörde 7 kategoride firmaların performansı değerlendirildi. Bugün düzenlenen törenle ödül kazanan firmaların plaketleri verildi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, katıldığı ödül töreninin öncesinde Türkiye'nin ekonomisini değerlendirdi.

Hisarcıklıoğlu, "Geçen yılın Ocak ayıyla bu yılın aynı ayını kıyaslarsak, protesto olan senetler Türkiye'de yüzde 25 azalırken, Kocaeli'de yüzde 35 azalmış. Bu ekonominin ne kadar canlı olduğunu gösteriyor" dedi. Türkiye'nin, kriz öncesi milli gelir seviyesini yakalayan dünyadaki 14 ülkeden 12. sırada olduğunu da belirten Hisarcıklıoğlu, ilk 14 arasında olmaktan mutlu olduklarını, halen Türkiye'nin önünde 11 ülke olduğunu, işadamlarının daha çok çalışması gerektiğini belirtti. Hisarcıklıoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; "Kendimize bir hedef koyduk. Bu hedef ne? 2023'de dünyanın 10 büyük ekonomisi içinde olmak. Bunu ilk defa 2002 Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Genel Kurulunda söylemiştim, daha sonra Türkiye'nin hedefi oldu. Bu hedefe ulaşabilmek için ilk 14 içinde olmamıza şükredeceğiz ama niye 11 önümüzde diye kendimizi sorgulayacağız. Küresel krizde kaybettiğimiz milli gelir seviyesini tekrar yakalamış durumdayız. Kriz öncesi 100 seviyesindeyken 100.4'ün üzerine geldi. Yurt içi özel tüketim toparlanmış durumda. Özel sektör yatırımlarına baktığımızda maalesef eski seviyeye ulaşamadık ama o da yukarıya doğru gidiyor. Sanayi sektörümüz de büyümekle birlikte kriz öncesi seviyeyi yakalayamadı."

KUR İŞİNİ KAFANIZA TAKMAYIN

Büyüme tekrar başlayınca özel sektördeki istihdamın 1 milyon 100 bin kişi arttığını hatırlatan Hisarcıklıoğlu, "Sanayi sektörü olarak en önemli sorununuz ne desem? Kur diyeceksiniz. Ne olur cambaza bakmayın. Cambaz ipin üzerinde yürürken herkes cambaza bakar, aşağıda da cambazın ekibi cepleri boşaltırdı. Kur işine kafayı çok takmayın. Su girdiniz yüzde 15, elektriğiniz yüzde 40 artmış, doğal gazda yüzde 30 ucuzlama olmuş, LPG yüzde 19, mazot yüzde 35, bürüt ücret yüzde 19 artmış. Senin tek girdin döviz mi, kur mu? Kur bu işin itici gücüdür, Türkiye'nin sıcak para girişi ihtiyacı olduğu sürece bu kurda kolay kolay yükselme beklemeyin. Önümüzdeki dönemi tüm dünyada kur ve ticaret savaşlarının başlangıcı olarak görüyorum. Özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan açısından kur ve ticaret savaşı bekleniyor" diye konuştu.

YAPISAL REFORMLAR ŞART

Türkiye'nin dünyanın 16. büyük ekonomisi oluğunu anımsatan Hisarcıklıoğlu, önemli bir ekonomik güce sahip Türkiye'nin insani gelişim yönünde çok zayıf olduğunu, yapısal reformların şart olduğunu savundu.

Dünyanın 16. büyük ekonomisine yakışmayan tablolarla karşılaştıklarını dile getiren Hisarcıklıoğlu, "Birleşmiş Milletler insani gelişim endeksinde Türkiye 155 ülke arasında 126. İş ve yatırım ortamı kolaylığı açısından 65. Uluslararası rekabet endeksinde 133 ülke içinde 61. sırada. Türkiye'nin önüne bir an önce yapısal reformları getirmek lazım. 2015'e kadar her yıl bir seçim var. Siyasetin en zor dönemi, seçim zamanı yapısal reformların yapılmasıdır. Çünkü yapısal reform yaptığın anda birilerinin canını acıtırsın. Şimdi hep beraber Türkiye olarak siyaseti bu konuda cesaretlendirmeliyiz. 2015'e kadar bekleyecek süremiz yok. İş hayatı açısından baktığımızda ticaret kanunu, borçlar kanunu, hukuk mahkemeleri kanunu ve perakende sektörü kanunu üzerinde güçlü olmamız lazım. Karşılıksız çeklerin yüzde 95'i karşılıklı mutabakatla çözülüyor, ancak yüzde 5'i mahkemeler yoluyla tahsil edilmeye çalışılıyor. Bu yüzde 5'de tahsil için değil, gider gösterebilmek için hukuka müracaat ediliyor. Hukuka müracaat edince en haklı dava 2 yıl sürüyor" şeklinde konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile