Kemal Kılıçdaroğlu CHP grup toplantısında partililere seslendi ve Gençliğe Hitabe polemiğinden dindar nesil tartışmalarına kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.
Başbakan Erdoğan'a eleştirilerde ve ağır suçlamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, 'Toplumun fay hatlarına müdahale edip deprem yaratıyor 'diyerek Başbakan Erdoğan'ı bölücülükle suçladı.
CHP liderinin konuşmasından satır başları şöyle...
Ankara'da yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarını arkadaşlarımız izledi, mağdurların sorunlarını TBMM'ye taşımak bizim görevimizdir.
AKP'nin uyruğu altına giren hukukçuları en çok ben eleştirdim. Ama görevini yapan bir savcımız saldırıya uğradı ve bu sabah yaşamını yitirdi. Unutulmaması gereken şu, düzgün insanlar, hak arayan insanlar, zaman zaman bu tür saldırılara muhatap olabilirler. Bu saldırılar o ne onların arkadaşlarını ne de bizi yıldıracaktır. O arkadaşımız bir hukuk şehididir.
Semire Encü, Uludere'de ölenlerden birini annesi. Kendisi söylemiş, kızı yazmış. Ben bunu Evrensel gazetesinden aldım, o gazeteye teşekkür ediyorum.
Semire Hanım aslında bir yurtsever. Herşeyden önemlisi çocuklarını seviyor. Anne duyarlılığıyla birşeyler söylemiş. Recep Tayyip Erdoğan'ın unutturmak istediği bir olayı hatırlatmak istiyorum.
Oğlumun hayalleri vardı. Mühendis olmak istiyordu. Borç almıştı oraya onun için gitti. Selam'ımla birlikte hayallerini de yıktılar.
O bölgeye olayın hemen ertesinde gittim. Ben gitmiyim diye 50 dereden su getirdiler. Bu kürsüde söyledim, yine söylüyorum. 7 değil 77 saatte olsa ben oraya gidecektim. Bu ülkenin birliğinden, dirliğinden hepimiz sorumluyuz. Ama Başbakan hala oraya gitmiş değil. Bakanlarını gönderdi. Askerlerinin gözetiminde çadır tiyatrosu kurdular. İnsanda biraz ahlak, erdem olur. Milleti aldatıyorlar. Neden gidemiyorlar? Çünkü hesap vermekten korkuyorlar. Bana teşekkür etmesi lazım. Ağzına ne geldiyse, küfür dahil, bölücülük dahil herşeyi söyledi. Çünkü kendisine yakışan bu. İftira atıyorsun, yalan söylüyorsun. Sonra da bizi suçluyorsun.
GENELKURMAY'IN AÇIKLAMASI
Genelkurmay çıktı, istihbaratı dışarıdan aldık dedi. İstihbaratı kimden aldığını açıkla ortaya çıksın. Madem dışarıdan geldi istihbarat soruyorum:
Amerika'dan mı İsrail'den mi aldın?
CIA'den mi MOSSAD'dan mı aldın?
Konuşmuyor, unutturmaya çalışıyor. 80 yıl önceye gideceksin, bugünün hesabını vermeyeceksin. Hani HZ. Ömer'in adaleti. 34 kişinin başına bomba yağdırdın. Şimdi yabancı istihbaratın oyuncağı oldun, bu ortaya çıkmasın diye konuşmuyorsun.
Mavi Marmara'da racon kestin, vatandaşlarımız öldü ne oldu? Gazze'ye yardım gemisi götüreceğim dedin, yapttı mı? Yapamaz!
Çünkü egemen güçlerden talimat aldı. Sen misin bu ülkenin başbakanı sana talimat verenler mi?
Gazze'ye yardım götürecekmiş? Gel benim külahıma anlat. Oy almak için o insanları öldürdüler. Perde gerisinden İsraille nasıl anlaşırım onun yolunu arıyorlar.
Sen daha 40 gün önceki olaylarla hesaplaşamıyorsun, dünyanın en basit sorusuna yanıt vermekten korkuyorsun.
Sen ABD'nin mi yoksa İsrail'in mi korkuluğusun? Bunlar aydınlatılmadığı sürece Recep Tayyip Erdoğan demokrasiden, insan haklarından bahsedemez.
12 yaşındaki çocukları bombalayarak öldüreceksiniz, sonra ses çıkarmayacaksınız. Bu zihin bulanıklığıdır. Bunun kilit noktası istihbaratın nereden alındığının açıklanmasıyla çözülecektir.
Semire Hanım'ın bir de Başbakan'a yazdığı satırlar var:
'Ben senin paranı istemiyorum. Çocuğumun katillerini istiyorum. Devlet bana bir trilyon verse, oğlumun tırnağı etmez.'
DİNDAR GENÇLİK TARTIŞMASI
Konuşması dikkatimi çekti.
Konuşması 46 dakika. 46 dakikanın 45 dakikası CHP ve Kılıçdaroğlu. 34 kez CHP, 12 kez Kılıçdaroğlu demiş.
Ülkenin bu kadar sorunu var. Başbakan'ın uğraştığı tek şey CHP. Maden senin durumun bu kadar iyi, CHP'nin durumu bu kadar kötü. Boşver keyfine bak. Senin muhatabın CHP, CHP'den korkuyorsun çünkü. Korkacaksın da!
Frenleri tutmuyor. Hadi Kılıçdaroğlu'nu anladık diyor 40 yıl öncesi İnönü'ye gidiyor. Yunan Ordusu'nun bir komutanı vardı Triplosis. O bile İnönü'yle bu kadar uğraşmadı.
İnsanda biraz milli haysiyet olur. Bu oyunu herkesin görmesi lazım. Vatandaşın sorunlarını çözmek yerine 70 yıllık meseleleri gündeme getiriyorlar. Türkiye'nin varolan sorunlarını çözeceksin. İnönü bu ülkede emperyalizme mücadale eden Mustafa Kemal'in arkadaşı bizim de baştacımızdır.
ERDOĞAN BÖLÜCÜDÜR
Toplumun fay hatlarına müdahale edip deprem yaratıyor. Bir yerde etnik olayı kaşımak mı lazım, Erdoğan orada. 21. yüzyılda bir başbakana yakışan bir olay değil.
ERDOĞAN'I DİNDAR OLARAK GÖRMEK DİNDARLARA YAPILMIŞ HARAKETTİR
Recep Tayyip Erdoğan, dindar görünümlü bir din tüccarıdır. Irak'ta 1.5 müslüman katledilirken sesi çıktı mı? Kadınlara tecavüz edilirsen sesi çıktı mı? Senin dindarlığını değil, din tüccarıdır. Dindar adamda vatan sevgisi vardır. Dindar adam insana saygı duyar. Sen 40 yıl önce allahın rahmetine kavuşmuş insanlarla savaşıyorsun.
Deniz Feneri'nde bağış ve kurban paraları hangi din tüccarlığıyla toplanıyorsa, Erdoğan'da oyları aynı yöntemle toplamak istiyor.
İPTAL EDİLEN TÖRENLER
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı törenlerini yasakladılar. Neden deprem oldu. Aynı akşam koşa koşa düğünlere gittiniz.
19 Mayıs törenlerini iptal ettiler. Çocuklar üşüyormuş.
Andımızdan rahatsız oldular. Andımızın hangi sözcüğü seni rahatsız ediyor.
Gençliğe Hitabe'ye karşı çıktılar. Çık hangi kelimeden, hangi cümleden rahatsız oluyorsun çık söyle de görelim. Bir ulusal kurtuluş savaşının manifestosudur. Sen nasıl bundan rahatsızlık duyarsın. Atatürk'ün hitabesini korumak için CHP'li olmak yetmez. Bu ülkede yaşayan 74 milyon insanın ortak bildirgesidir. Nasıl siz bundan rahatsızlık duyarsınız. Açıkça da meydan okuyorum: Yüreğin yetiyorsa çık, kaldır bakalım da görelim.
Saldırılar bu ülkenin bağımsızlık sembollerine saldırılar yapılıyor. Bunlar çok bilinçli saldırılardır. Bunlar batının egemen güçlerinin taşeronluğuna savundu. Bizim gençlerimizi bağımsızlık ilkelerinden uzaklaşıp, birileninin değirmenine su taşısın istiyorlar. O gençler bu cumhuriyetin en büyük teminatıdır.
DENSİZLİK
Başbakan geçen gün söyledi.
Kılıçdaroğlu, artık mercek altındasın. Adım adım aldığın nefes bile ülkede takip ediliyor. Densizliğe, ahlaksızlığa bakar mısın! Utanmadan bunları söyleceksin sonra da çıkıp bu ülkede demokrasi var diyeceksin. Amaçları ne ? Erdoğan benim senden korkum yok ama sana bir sorum var.
Sende ahlak kırıntısı var mı? Çık onu söyle.
Bir de şunu söylüyor:
'Millet yargıya el koydu'
Bu sözleri nereden hatırılyoruz. 12 Eylül askeri darbesinden sonra dimi. Bu özel yetkili mahkemeler Erdoğan'ın mahkemeleridir.
WİKİLEAKS BELGELERİ
Başbakan'la Ergenekon savcıları her hafta periyodik olarak görüşüyor. Bunu söyleyen ABD'nin eski büyükelçisi. Dayanağı ise şu: ABD büyükelçilğine özel rapor veren polis şeflerinden alınıyor.
Neden büyükelçiye bilgi veriyor bu polisler. Erdoğan'ın taşeronluğu ortada. Bizim görmediğimiz belgeler onlarda.
Sen madem savcılarla biraraya geliyorsun. Ne konuşuyorsun onlarla. Haklılığımız ortada. Bu ülkede hukuk üstünlüğünden söz etmek mümkün değil. Türkiye'de çürüyen bir hukuk var.
PAUL AUSTER
Auster ne dedi? Hapiste yatan gazeteciler nedeniyle gelmeyi reddediyorum. Biz demokratlar Bush'tan ve Cheney'den kurtulduk. En çok endişelendiğim ülke. Aynı sebeple Çin'den gelen davetleri de reddediyorum.
Bu sözlerin neresinden rahatsız oluyor Başbakan. Yanlış mı? Hapiste gazeteci var mı? Aylardır tutuklular mı? Evet.
Auster, Irak'ta müslümanlar katledilirken Bush ve Cheney'i suçluyor. Başbakan bundan rahatsız mutlaka.
'Atatürk olağanüstü bir lider. Birinci dünya savaşında dağılan osmanlıdan, Türkiye'yi yaratıp modern dünyaya kattı 'bu sözler mi seni rahatsız etti.
Cevap veriyor! Aman gelsen ne olur gelmesen ne olur! Türkiye irtifa mı kaybeder? Sıkılmazsan yüzün kızarmazsa dünya medyasını bir oku. Aklı başında bir adamın üslubü mu bu?
Auster'a diyor ki bir de 'Ya sen ne cahil adamsın! 'Recep Tayyip Erdoğan alim, Paul Auster cahil. Ne diyim?
Erdoğan bir başka cepheden, Arınç da başka cephenedn 'Gelsin Türkiye'de Atatürk filminde oynasın. 'diyor. Çünkü o sözlerden rahatsızlar.
Toplumun fay hatlarına müdahale edip deprem yaratıyor
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.