TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Bazı Kanun ve KHK'lerde Değişiklik Yapan Kanun Teklifi'nin görüşmeleri sürüyor.
İstanbul Galata Üniversitesi kurulmasına ilişkin madde üzerinde söz alan AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, eğitimin en önemli fırsat eşitliği aracı olduğunu söyledi. Keşir, son 17 yılda 130 üniversite açıldığını, bunun daha öncekilerin iki katı olduğunu, hakkın teslim edilmesi gerektiğini ifade etti.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, bu maddenin TBMM Milli Eğitim Komisyonunda görüşülmesi gerektiğini belirterek, Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesinin kurulmasına ilişin teklifin Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildiğini, üniversite rektörlüğüne ise Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu'nun atandığını anımsattı.
Hatipoğlu'nun televizyonda program yaptığını, programda 13 yaşındaki Ermeni bir çocuğun, kelimeişehadet getirtilerek Müslüman yapıldığını hatırlatan Paylan, "Bu şekilde üniversite kurarsak sonuçları da böyle oluyor." dedi.
Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Lütfi Elvan, üniversite sayısının artmasından kaygı duyulmaması gerektiğini kaydetti.
YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Safa Kapıcıoğlu, YÖK olarak özel üniversitelerin kurulmasını desteklediklerini, özellikle vakıf üniversitelerinin durumlarının daha net görülmesi için özel üniversiteler yasasının gündeme gelmesi halinde YÖK olarak desteklediklerini bildirdi.
- "Adı da Garo"
TRT ile ilgili madde görüşmelerinde ise Paylan, TRT'de HDP'ye yer verilmediğini öne sürerek, "HDP'lilerin TRT'ye aktarılacak elektrik paylarından, bandrol ücretlerinden muaf olacağı şeklinde" bir düzenleme yapılabileceğini savundu.
TRT Genel Müdür Yardımcısı Osman Urgun, kamu yararı kavramından toplumun yüksek yararını anladıklarını, tarafsızlık ilkesinin en önemli ilkelerinden biri olduğunu, tarafsız, objektif bir yayıncılık anlayışı sergilediklerini söyledi.
Urgun, tek bir parti, iktidar yanlısı olarak değil diğer partilerin tamamına sosyal medya, dijital yayınlarında yer verdiklerini ifade etti.
Osman Urgun, görevden uzaklaştırmanın tedbir mahiyetinde olduğunu, bunun Devlet Memurları Kanunu'nda yer aldığını anımsattı. Urgun, kamu yayıncılığının, bütün dünyada kamusal katkı paylarıyla finanse edildiğine, bunun sadece TRT'ye has olmadığına işaret etti.
Dizi ihracından satış gelirlerinin yüksek rakamlara ulaştığını, yaklaşık 160 ülkeye dizi ihraç ettiklerini belirten Urgun, bunun bir övünç kaynağı olduğunu dile getirdi. Urgun, 2014-2016 yıllarında 900 bin lira olan gelirin, yıllık 60-70 milyon liraya kadar ulaştığını bildirdi.
Milletvekillerinin "TRT'de mobbing uygulandığına" yönelik iddialarını da yanıtlayan Urgun, bir sanatçı personelin programa çıkması için görevlendirildiğini, sanatçının, "Çıkmayacağım" diyerek programa gelmediğini anlattı. Urgun, "Disiplin hükümlerinin uygulamak bu kişiye yapılan mobbing değil. Mobbing açıkça suçtur, hangi idareci yapıyorsa yargıda gerekli müeyyideler uygulanır." dedi.
İstihdam fazlası olarak başka kurumlarda görevlendirilen 169 personelden 26'sının kendi isteğiyle gittiğini anlatan Urgun, diğerlerinin Yönetim Kurulu tarafından belirlendiğini kaydetti. Urgun, 169 personelin 12'sinin sanatçı kadrosunda olduğunu söyledi. Osman Urgun, Kültür ve Turizm Bakanlığının da sanatçıya ihtiyacı olduğunu ancak Devlet Personel Başkanlığının henüz atama yapmadığını bildirdi.
TRT'nin tarafsız olmadığına yönelik eleştiriler üzerine Urgun, konuya milli menfaatler çerçevesinde baktıklarını anlattı.
Bunun üzerine Paylan, "Milli menfaati siz mi belirliyorsunuz, AK Parti mi, yoksa 82 milyonun temsilcileri mi belirliyor?" diye sordu.
TRT'de yayımlanan "Payitaht Abdülhamid" dizine işaret eden Paylan, 2. Abdülhamit'in bürokrasisinde çok sayıda Ermeni yer alırken, annesi Ermeni iken, dizide bir Ermeni'nin olduğunu, onun da hain gibi gösterildiğini, adının ise Garo olduğunu söyledi. Garo Paylan, "Özel olarak seçmişler. Ne kadar manidar." diye konuştu.
Torba Teklif TBMM Plan Ve Bütçe Komisyonunda
TRT Genel Müdür Yardımcısı Osman Urgun: 'TRT tarafsız, objektif bir yayıncılık anlayışı sergiliyor'.