Tpao Ve Exxon Mobil Karadeniz'de Petrol Arayacak

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ve ABD'li enerji firması Exxon Mobil, 2011 yılında Karadeniz'de ortak petrol arayacak. Güney Kore'de Karadeniz'in yapısına uygun olarak yapımı devam eden sondaj gemisi, 2011'in ilk çeyreğinde Türkiye'ye gelecek ve yılın ilk yarısında ilk sondajı gerçekleştirecek.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ABD'li enerji firması Exxon Mobil'in Türkiye, Hazar Bölgesi, Doğu Avrupa, Kuzey Denizi ve Kuzey Afrika Arama Direktörü Russel Bellis ve beraberindeki heyeti kabul etti. Görüşmenin ardından Bakan Yıldız ve Berris ortak bir basın toplantısı düzenledi. Bakan Yıldız, hem bu yıl hem de 2011'in ilk çeyreğinde yapılacak çalışmalarla ilgili bilgi aldığını belirterek, "Türkiye'de bizim kararlı ve inatçı şekilde petrol aramalarımız şu anda üç büyük firmayla,
Petrobras, Exxon Mobil ve dün anlaşmasını imzaladığımız Chevron ile devam ediyor. Türkiye'nin özellikle ithalata dayalı petrol ve doğalgazla alakalı ihtiyaçları ortada. Şu anda hemen hemen yüzde 8 ila 10'unun ancak çıkarabiliyoruz. En az yüzde 70-80'ini Türkiye'de çıkarıyor olmamız lazım. Hem ithalat-ihracat dengesi açısından hem de dış ticaret dengesi açısından bunu yapabiliyor olmamız lazım. Aramalarımız devam edecek" diye konuştu.
Bakan Yıldız ayrıca, Exxon Mabil'in getireceği 6'ncı kuşak derin deniz araması için yapılan platformun Güney Kore'de inşa halinde olduğunu belirterek, ilk aramasını Karadeniz'de yapacağını ve Karadeniz'in yapısı düşünülerek dizayn edildiğini bildirdi. Bu projeye çok önem verdiklerini vurgulayan Yıldız, "Bulmak, hemen bulmamanın yanındaki bir konudur. Petrol bulunamayabilir ama aramalarla alakalı kararlılığımızda herhangi bir sıkıntı olmaz. Bir tane, üç tane, belki 13 tane kuyu vuracağız ama biz
Karadeniz'de petrol bulmak istiyoruz" dedi.
Exxon Mobil Bölge Arama Direktörü Bellis ise, Exxon Mobil için Türkiye'de olmanın büyük bir mutluluk olduğunu dile getirdi. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve TPAO ile devam etmekte olan son derece sayarılı, olağanüstü ilişkileri olduğunu ifade eden Bellis, "2011'in başında Karadeniz'deki çalışmalarımızda kullanılmak üzere yepyeni bir sondaj gemisini Türkiye'ye getiriyor olacağız. İki kuyu açmayı öngörmekteyiz ve bunlardan birincisiyle ilgili çalışmalar da 2011'in ilk yarısı içerisinde başlatılacak. Bizler
de başarılı olmayı ve Türkiye'nin bu alandaki çalışmalarında yardımcı olabilmeyi, ihtiyaçlarına karşılık vermeyi umuyoruz. Bu mükemmel ülkenin geleceğine, ilerlemesine katkıda bulunmak adına da Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve TPAO ile çalışmalarımız devam ettirmeyi umuyoruz" şeklinde konuştu.

"TPAO 2011'DE HALKA ARZ EDİLECEK"
Bakan Yıldız, daha sonra gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Yıldız, TPAO'nun yüzde 49'unun halka arz edileceğine ilişkin haberin hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Biz geliştirdiğimiz enerji sektörü ile ilgili projelerde, özellikle petrol ve gazla alakalı konularda ve gerekse diğer bölümlerde, Hazine ve Maliye'ye yük olmaksızın, kendi ayakları üzerinde durabilen, hatta kendi ayakları üzerinde koşabilen bir sektör oluşturmaya çalışıyoruz. Geliştirdiğimiz projeler çerçevesinde büyük finans ihtiyacını karşılamak ve uluslararası bir yapıya bürünebilmek açısından önümüzde böyle bir seçenek var; 2011 yılında uygulayabilmek için. Bununla alakalı gerek Teşkilat Kanunu'nda
yani Anonim Şirket hüviyeti kazanmasıyla alakalı, gerekse Petrol Kanunu'nda bir kısım hazırlıklarımız var. Bunu tabii ki kamuoyuna ve TBMM Genel Kurulu gündemine getireceğiz. İktidarıyla, muhalefetiyle, sivil toplum örgütleriyle beraber paylaşacağız ve ülkemizin yararına uygun bir noktaya gelmesi için uğraşıyoruz. Bunda özellikle geliştireceğimiz projelerin önemli bir yeri olacaktır."
Exxon Mobil ile Irak ve diğer üçüncü ülkelerde arama yapma konusunu da görüştüklerini belirten Bakan Yıldız, bu çalışmaların finans ayağını tamamlamak için de TPAO'nun halka arzının önemine işaret etti. Halka arzın ne zaman yapılacağının sorulması üzerine Yıldız, "Önümüzdeki yıl için hazırlıklarımızı yapıyoruz" dedi.
Halka arzın yalnızca TPAO'yu mu kapsadığı, yoksa BOTAŞ'ın da eş zamanlı olarak halka arz edilip edilmeyeceğinin sorulması üzerine de Yıldız, "Şu anda TPAO ağırlıklı gelişiyor" karşılığını verdi.

BOĞAZLARDAN TANKER GEÇİŞİNİN KISITLANMASI
Bakan Yıldız, boğazlardan tanker geçişlerine sınırlama getirilmesi ile ilgili önceki açıklamalarının hatırlatılması ve bu konudaki son aşamanın sorulması üzerine şöyle konuştu:
"İstanbul ve Çanakkale boğazlarından geçişlerde, biz kendi seyrine bıraktığımız takdirde bu tonaj daha da artacak. Hem Hazar'daki hem de Karadeniz'deki aramalar sonucunda bu miktarın daha da artacağını görüyoruz. Gönüllülük prensibi gereğince Exxon Mobil'in de içinde olduğu yaklaşık 20'ye yakın taş ıma firmaları ve üretici firmalar, ticaret firmalarının da dahil olduğu bir konsept içerisinde oradaki bariyerlerin bir şekilde yükseltilmesi lazım. Biz hiçbir gemiye 'oradan geçemezsiniz' demiyoruz. Ama belli
şartlara, ekolojik dengelere, tarihi güzelliklere, tarihi miraslara dikkat ederek bunun yapılması lazım. Bu konuda hassasiyetimiz artarak devam ediyor" dedi.
Yıldız, 25-26 Eylül'de Moskova ya da Ankara'da bir toplantı yapılacağını ve teknik heyetin bu toplantıya gönderileceğini belirterek, bu toplantıda bu konunun görüşüleceğini söyledi. Yıldız, "Biz boğazlar konusunda başka türlü davranamayız" dedi. BTC yapılmamış olsaydı boğazlardaki kapasitenin 200 milyon ton civarında olacağını ifade eden Bakan Yıldız, "Bunu mutlaka by-pass boru hatlarıyla, ister Burgaz Dedeağaç, ister Samsun-Ceyhan gibi projelerde, alternatif çözüm yollarının da sunulduğu bir ortam
oluşturmuş oluyoruz. Eğer alternatif oluşturmamış olsaydık bizim bunu isteme hakkımız olmazdı, ama şimdi bunu rahatlıkla isteyebiliriz. O açıdan önümüzdeki hafta yapacağımız heyetler arası teknik görüşmenin de bir mesafe katedeceğine inanıyorum" diye konuştu.
(MÜG-CC-E)