Tşof Başkanı Apaydın, Panik Butonu ve Kamera Önlemini Değerlendirdi
Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyon (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, Özgecan Aslan cinayetinin şoför camiasını karalamaya yetecek bir konu olduğunu ancak bunu tüm şoför camiasına genellememek gerektiğini ve minibüslerde uygulamaya yönelik bir takım çalışmalar içerisinde olduklarını söyledi.
TŞOF Başkanı Apaydın, Özgecan Aslan cinayetiyle birlikte gündeme gelen dolmuşlarda panik butonu ve kamera uygulamaları hakkında konuştu.
Özgecan cinayetini kınadıklarını belirten Apaydın, “Böyle bir şeyi anlatmak insanın kanını donduruyor. Canice bir cinayettir. Bu konu şoför camiasını karalamaya da yeten bir şeydir. Bütün şoför camiası bunu haketmiş değildir. Biz bir dizi tedbirler almak için çalışıyoruz. Bunların başında acil çağrılarda kullanılmak üzere buton, araçların içerisindeki insanların hareketlerini, aracın sevk ve idaresini dışarıdan kontrol etmek için bir kamera sistemi veya taksilerde ve minibüslerde olduğu gibi araç takip sistemleri kullanmak istiyoruz” dedi.
“İSTANBUL’DA UYGULANAN KAMERA SİSTEMİ ÜZERİNDE ÇALIŞIYORUZ”
Yakın bir zamanda yaptıkları çalışmaları uygulamaya koymak istediklerini ifade eden Apaydın, “Bu ay içerisinde yaptığımız çalışmalar neticesinde panik butonu mu olacaktır, kamera sistemi, araç takip sistemi mi olacaktır bunun için bir karar vereceğiz. Bugünlerde İstanbul’da uygulanmakta olan ve verim aldığımız bir kamera sistemi var. Bu kamera sistemi üzerinde çalışıyoruz. Kamera sistemi araç içindeki insanların hareketlerini kontrol eden, şoförün insanlarla insanların şoförlerle münasebetlerini görüntüleyen bir sistemdir. Bunların araçlara takılması için devletten veya o bakanlıklardan tabiki destek almamız gerekecektir, görüşlerini almamız gerekecektir. Bunlarla da irtibatlarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.
MİNİBÜSÇÜLER PANİK BUTONUNA SICAK BAKMIYOR
Minibüs şoförleri gündemde olan panik butonu ve kamera sistemi hakkında şunları söyledi:
“Panik butonu falan boş. Kamera sistemi uygundur. Zaten çoğu arabalarda kamera sistemi var. Ama panik butonuna binen çocuklar falan basar. Taksilerde panik butonu var. O kadar taksici katledildi. Hiç zamanında yetişeni gördünüz mü? Her şey insanın önce kendinde bitiyor. Müşteriyi ailen gibi görürsen sorun bitiyor. Binenlerin hepsi anamız, bacımız, kardeşimiz.”
“Bu olayların olmaması için şoförlerin bir yere kayıtlı olması lazım. Çoğunun oda kaydı yok. Hafta sonu çalışanlar var. Kim kime denk gelirse veriyor. İstersen buton tak adam onu da iptal eder, fişini çeker. Adamın içi kötüyse o çözüm değil. Bu ülkede adam hırsızlık yapıyor, kameraya el sallayarak gidiyor. Adamın içi kötüyse dolmuştan indikten sonra yapar. Bu oda kimliklerini bize dernek veriyor. Polisin bunu da sorması lazım. Polis bizden ehliyet, ruhsat istediğinde bu kimlikleri de istesin. Bunu almayan kişileri çalıştırmasınlar arabada. Denetim yok. SRC Belgesi ve bu yaka kartı olmayan adamlara araba veriyorlar.”
Minibüsleri kullanan yolcular ise, kadınların savunmasız olduklarını ve destek çıkan birilerinin olmadığını ifade ederek, panik butonu ve kamera sistemlerinin olmasının iyi olacağını söylediler