Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı İbrahim Güllü , ekmek çeşitlerinin hammaddesi olan hububatın , dünyada üretim alanı ve üretim miktarı bakımından en yüksek ürün grubunu oluşturduğunu ifade ederek , buğdayın üretimden tüketime kadar birçok sektör için geçim kaynağı olduğunu bildirdi . Güllü , yaptığı yazılı açıklamada , ekmeğin dünyanın birçok ülkesinde temel gıda maddelerinin başında geldiğini belirterek , " Medeniyet kültürünün gelişmesi de ekmeğin gelişmesi ile yakından ilgilidir . Dünyada kişi başına yıllık ekmek tüketimi ortalama 40-300 kilogram , yurdumuzda ise kişi başına yaklaşık 180-200 kilogram arasındadır . Tüketicimiz , gıda ihtiyacının yüzde 45 ini ekmekten karşılamakta ve dar gelirli nüfusumuzun temel besin maddesi olmaya devam etmektedir . Bu nedenle de üreticiler tarafından ekmek üretimi ve fiyatları üzerinde sürekli olarak oynanmaya devam edilmektedir . Ekmeği genellikle en ucuz gıda maddesi olarak biliriz . Ancak son yıllarda ekmek fiyatlarında anormal ve belirsiz artışlar yaşanmaktadır . Serbest piyasa gerekçesi ile fiyatlar serbest bırakıldığından değişik fiyatlarla karşılaşılmaktadır . Yine piyasada ekmek gramajı ise 50 gramın katları şeklinde olduğundan çeşitli gramajlarda ekmekler satılmaktadır . Bu durumda kafası karışan tüketici gramaj ve kalite tercihi yapmadığından veya yapamadığından fiyat tercihine gitmektedir ki bu da yanıltıcı olmaktadır . Üretim denetimlerinin yerel yönetimlerden alınıp Tarım Bakanlığı ' na verilmesi ile de yerel yönetimlerce sadece etiket denetimi yapılabilmekte , gramaj ve fiyat denetimi yapılamaz hale gelmiştir . Tarım Bakanlığı ' nın denetimleri de çok yetersiz olunca , denetimsiz piyasada tüketicilerimizin mağduriyeti her geçen gün daha da artmaktadır " ifadelerine yer verdi .
EKMEK FİYATLARININ TÜKETİCİYE YANSIMASI ÇOK YÜKSEK
Yetişmiş kalifiye insan gücü ile kıyaslandığında en eğitimsiz işçilerin bu sektörde çalıştığını kaydeden Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı İbrahim Güllü , en fazla denetimin fırınlarda yapılmasına rağmen yine en fazla gayri sıhhiliğin tespit edildiği ve gramajından çalınarak tüketicilerin aldatıldığına kaydetti . Güllü , açıklamasında şu ifadelere dikkat çekti :
" Sezon içerisinde çiftçiden kilogramı 0 , 35-0 , 40 TL den alınan buğday tüccarlar aracılığı ile 0 , 58 ile 0 , 60 TL arasında satılmaktadır . Bir kilogram buğdaydan yaklaşık 750 gram un çıkmasına rağmen ekmeklik unun kilogram fiyatı 0 , 80- 0 , 90 TL dir . Bir kilogram undan 300 gramlık en az dört ekmek yapılır . Dolayısı ile 300 gramlık bir ekmeğin maliyeti yaklaşık 0 , 20 ile 0 , 25 TL arasındadır . Ekmek fiyatlarındaki uygulamaya baktığımızda 300 gram ekmeğin 0 . 60 TL den başlayıp satıldığı mekana ve çeşidine göre 1 TL ' ye ve hatta daha yüksek fiyatlarla tüketicilere ulaştığı görülecektir . Kilogram olarak hesaplanırsa en az 2 TL den başlayıp çeşitlerine göre 4 TL ' ye kadar satılıyor . Yani maliyetinin en az dört katından sekiz katına kadar . İşçilik ve sabit giderleri de dikkate aldığımızda her şeye rağmen ekmek fiyatların tüketicilere yansımasının çok yüksek olduğu aşikardır . "
Ekmeğe alternatif olan makarna fiyatlarına da değinen Güllü , açıklamasında makarnanın yapımında daha fazla teknoloji ve yetişmiş insan gücüne gereksinim olmasına rağmen açık makarnanın kilogram fiyatının yaklaşık 0 , 80 TL , ambalajlı olarak ise 500 gramı 0 . 70 TL olduğunu ifade etti .
ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Ekmek sorununa siyasi iktidar , üretici ve tüketiciye düşen görevler ve alınması gereken önlemler bulunduğunu kaydeden Güllü , bunları şöyle sıraladı :
" Bir ekmek politikası oluşturulmalıdır . Bu politika oluşturulurken yerel gereksinimler ön planda tutulmalıdır . Sosyal bir sorun olan ekmek konusunda bir konsensüs oluşturulması açısından tüm tarafların bir araya getirilerek yasal boşluklar tespit edilmeli , üretimden satış aşamasına kadar ekmek standardı oluşturulmalıdır . Bu konuda özel kanun çıkartılmalıdır . Ekmek fiyatları Fırıncılar Odası , ticaret odası yada sendika gibi örgütler tarafından değil bu konuda oluşturulacak bir komisyonca belirlenmesi gerekmektedir . Ekmek fiyatlarını belirleyecek komisyona Tarım ve Köyişleri Bakanlığı , Sanayi ve Ticaret Bakanlığı , Sağlık Bakanlığı , Ticaret ve Sanayi Odaları , Esnaf Odaları Birliği , Üniversite ve Tüketici örgütlerinden oluşturulmalıdır . Her il ve ilçede , belediye , tüketici örgütü , un üreticisi , TMO , tarım Müdürlüğü , sağlık
müdürlüğü , üniversite , sağlık konusunda faaliyet gösteren STK ' ların yer aldığı ' Ekmek Kurulu ' kurulmalıdır . Ekmek fiyatlarında serbest piyasa uygulamasına devam edilmekle birlikte tavan fiyat uygulaması da getirilmelidir . Üretim yerleri/fırın açılmasına yerel ihtiyaçlar doğrultusunda izin verilmeli , ruhsat işlemleri daha katı disipline alınmalıdır . Ekmek üretiminden satışına kadar geçen aşamada özellikle üretim ve depolama alanlarındaki sağlık ve hijyen şartları sıkı bir şekilde denetim altına alınmalı ve ağır müeyyideler uygulanmalıdır . Ekmek üretiminde yalnızca tam buğday unu kullanılmalı , hiçbir katkı maddesinin katılmaması sağlanmalı , mutlaka ambalajlı satışın temin edilmesi gerekmektedir . Ekmek gramajı uzman bir kurulca gıda israfına yol açmayacak şekilde bir standarda bağlanması gerekir ve eksik gramajlı üretim yapan firmalar teşhir edilerek en ağır müeyyideler uygulanarak , halkın ekmeği ile oynanması engellenmelidir . Üreticilerin fiyatları aynı bırakmakla birlikte ekmek gramajını düşürerek yaptıkları gizli zamlara son verilmelidir . Ekmek fiyatların artmasının başlıca nedeni olan buğday üretiminin azlığı nedeniyle , buğday üretiminin arttırılmasına yönelik tedbirler ve teşvikler alınmalı , çiftçimiz desteklenmelidir . "
Tüketiciler Birliği Antalya Şubesi'nden 'Ekmek' Açıklaması
Ekmek üretiminden tüketimine kadar geçen aşamadaki sorunları ve fiyatlarını değerlendiren Tüketiciler Birliği Antalya Şube Başkanı İbrahim Güllü, 'Halkın ekmeği ile oynanmasına izin verilmemeli' dedi.