Tunus'ta Kovid-19 Salgini Için Uzmanlardan 'Tsunami' Uyarisi

YUSRA VENNAS - Kuzey Afrika'nin sahil ülkesi Tunus'ta günlük vaka sayilarindaki artis, yeni varyantlarin görülmesi ve asilamanin yavas ilerlemesi nedeniyle yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgininda "tsunami" boyutunda yeni bir dalga yasanmasindan endise ediliyor.

Tunus, dünyayi etkisi altina alan Kovid-19 salginina ekonomik durumun derinlestirdigi sorunlarla yakalandi. Baslarda mali tabloyu agirlastirmasina ragmen aldigi siki tedbirlerle salgini yavaslatmayi basaran Tunus'ta son dönemde ekonomik kaygilarla önlemler gevsetilirken vaka sayisindaki artis yeniden hizlandi. Ülkede, hizla yayilan Hindistan ve Ingiliz varyantlarinin görülmesi endiseleri daha da artirdi.

Buna karsin yaklasik 11 milyon nüfuslu ülkede asilanan kisi sayisi henüz 500 bine ulasmadi. Tunus, asi tedarikinde sikinti yasarken, Dünya Saglik Örgütünün (DSÖ) destekledigi Kovid-19 Asilari Küresel Erisim Programi (COVAX) programi kapsaminda asi temin etmeye çalisiyor.

Ülkede son paylasilan rakamlara göre, günlük yeni vaka sayisi 3-4 bin bandinda seyrederken toplam vaka sayisi 410 bine dayandi. Günlük can kaybi 100'ün altinda kalmasina ragmen bugüne kadar virüs kaynakli ölümler 14 bin 737'e ulasti.

Vaka sayilarindaki hizli artisa dikkati çeken uzmanlar, salginda yeni bir "dev dalga" yasanabilecegi uyarisi yapiyor.

- Salgin "çok tehlikeli" seviyede

Saglik Bakanligi Sözcüsü Nisaf bin Aliye, yakin zamanda yaptigi açiklamada ülkedeki salgin durumunun "çok tehlikeli" seviyede oldugunu aktardi.

Tunus Meclisi Saglik Komitesi Baskani Iyasi ez-Zemal de AA muhabirine yaptigi açiklamada, "bazi vilayetlerde her 100 bin kiside vaka sayisinin 400'ün üzerine çiktigini" ve bunun çok tehlikeli seviyeler oldugunu söyledi.

Zemal, "Durum artik alarm vermeye basladi. Hastaneler yeni vakalara yanit veremiyor. Sahra hastaneleri kurulmasina ragmen saglik çalisanlari son 1,5 yilda girdikleri agir yükün altinda eziliyor." ifadelerini kullandi.

Salginin kontrolden çikacagi, hastanelerde kapasitelerin dolacagi ve ülkenin zor bir duruma sürüklenecegi yönünde endiseler bulundugunu dile getiren Zemal, "Toplumun tüm paydaslari bu zorlu saglik durumundan mesul. Cumhurbaskani, hükümet, parlamento, saglik çalisani, vatandasa kadar herkes bu salginla mücadelede ayni safta. Tabii ki, hükümet en büyük sorumlulugu üstleniyor." diye konustu.

Gelinen noktanin saglik politikalarinda pes pese yapilan hatalardan kaynaklandigini kaydeden Zemal, ekonomik duruma iliskin sunlari söyledi:

"Tunus için hayati önemdeki turizm sektörü ikinci sezonunda kötü gidiyor. Bu da daha fazla istihdam kaybi ve zorlu kosullara sahip insanlarin sayisinin artmasi anlamina geliyor. Tüm bu zorlu ekonomik durum, salgina karsi etkin kararlar almayi ve bunlarin uygulanmasini zorlastiriyor."

- Varyantlar korkutuyor

Ülkedeki sosyal, ekonomik ve saglik politikalarinin denge ve uyum içinde hareket etmesi gerektigine isaret eden Zemal, krizden tek çikis yolu olarak toplu asilamaya isaret etti.

Tunuslu yetkili, "Su an durum kontrol altinda görünüyor ancak protestolar, yürüyüsler, gösteriler, dügünler ve diger toplu organizasyonlar durdurulmazsa, maske takmak, sosyal mesafe gibi önleyici tedbirler uygulanmazsa salginda 'tsunami' gelebilir." ifadelerini kullandi.

Zemal, ülkede görülen Ingiltere ve özellikle Hindistan varyantinin hizli yayilma oranlariyla salgina iliskin korkulari artirdigini vurguladi.

- "Tam kapanma ekonomik olarak mümkün degil"

Doktor Subhin Bin Farac ise Tunus'taki mevcut saglik tablosunu "felaket" seklinde tanimlayarak, vaka ve ölüm oranlariyla ülkesinin "dünyada en üst siralarda yer aldigina" isaret etti.

Tunus'taki saglik çalisanlarinin salgina karsi elinden geleni yaptigini belirten Bin Farac, "Bugün gelinen nokta halk nezdinde tedbirsizlikten de kaynaklaniyor. Ancak, tek günah keçisi toplum ilan edilemez. Asil suç kamu makamlarinda. Çünkü yetkililer toplum farkindaligini artiramadi, saglik sistemini güçlendiremedi, yeterli miktarda asi getiremedi ve de halki asilayacak bir sistem kuramadi." ifadelerini kullandi.

Hükümeti salgina iliskin önlemler konusunda elestiren Bin Farac, geçen yil mart ayinda vaka sayilari 50'lerde seyrederken uygulanan tam kapanma önleminin "asiri" oldugunu, bu dönemde alinan "sert önlemlerin" gerekli zamanda aci reçeteleri uygulayacak ekonomik gücün yitirilmesine yol açtigini savundu.

Hükümetin yeterli asi temin edemedigini ve asilama programinin yavas ilerledigini kaydeden Bin Farac, su an ülkede yeniden tam kapanmaya geçilmesinin de ekonomik olarak mümkün olmadigini aktardi.

Bin Farac, özellikle Kayrevan vilayetinde test oranlarinin yüzde 80 pozitif vaka ile sonuçlanmasi göz önüne alindiginda yeni dalgayi "tsunami" diye tanimlamanin dogru olacagini paylasti.