Tüpraş Ar-Ge Merkezinin açılış töreninde konuşan Işık, Türkiye'nin Ar-Ge ve inovasyon ekosisteminin zayıf olduğunu, bu işe çok geç başladığını kaydederek, dünyanın Türkiye'den çok daha önce başladığını ve önemli mesafeler aldığını anlattı.
Geç kalınmışlığın farkında olduklarından Ar-Ge'ye önemli destekler sunduklarını vurgulayan Işık, "Diyoruz ki 'Türkiye'de Ar-Ge ve inovasyon noktasında kim harcama yapmak istiyorsa, harcamasının en az yüzde 40'ını devlet olarak biz finanse edeceğiz" şeklinde konuştu.
Işık, Tüpraş Ar-Ge Merkezi'ne 100 milyon liraya yakın yatırım yapıldığına dikkati çekerek, "Sevindirici olan da şu, yaklaşık 40 milyon liraya yakın destek vermişiz. Yani 40 milyon liraya yakın destek Koç Grubu için çok anlamlı olmayabilir ama devletin bu noktada yanında olduğunu hissetmesi, sadece Koç grubu için değil, Türkiye'de Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapan her şirket, kurum için çok önemli" ifadesini kullandı.
- "Ar-Ge merkezi sayımız 157'ye ulaştı"
"Ar-Ge merkezi sayımız 157'ye ulaştı, çalışan personel sayımız 20 bini geçti. Bu, son derece önemli" diyen Işık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yeni bir adım daha attık, Ar-Ge merkezinde en az çalıştırılması gereken tam zamanlı personel sayısını 50'den 30'a indirme yetkisini Bakanlar Kuruluna verdik. Artık ölçekli işletmeleri de Ar-Ge noktasında destekliyoruz, teşvik ediyoruz. 2023 yılında 2 trilyon dolar Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) hedefimizin 60 milyar doları Ar-Ge bütçesi olacak. Ar-Ge harcamasının 40 milyar dolarını özel sektör yapacak. 20 milyar dolarlık kısmını da biz, kamu yapacak.
Bazen yaptığınız çoğu araştırmayı çöpe atmak riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz. İşte burada ülkenin kaynaklarının en etkin ve verimli şekilde kullanılması, Ar-Ge ekosistemimiz açısından da ülkemizin hedeflediği noktaya gelmesi açısından da çok önemli."
Sanayi kuruluşlarının üniversitelerle işbirliği yapmasını istediklerini vurgulayan Işık, işbirliği yapanlara ciddi destekler verdiklerini kaydetti.
SAN-TEZ Programı'nda gördükleri eksiklikler üzerine bu yıl yönetmeliği revize ettiklerine dikkati çeken Işık, "Bir sanayicimiz, üniversite öğretim üyesiyle bir sorunun çözümü için bir araya gelirse, proje yaparsa maliyetinin yüzde 85'ine kadarını bakanlık olarak biz karşılıyoruz. Yüzde 85'ine kadarını yani neredeyse finansmanın tamamı bizden, yeter ki bu birlikteliği sağlayalım" diye konuştu.
- "Ar-Ge desteklerinin etki değerlendirmesini yapacağız"
Işık, Ar-Ge personelinin tam zamanlı çalışma zorunluluğunun üzerinde çalıştıkları ama henüz formülünü tam üretmedikleri konu olduğuna işaret ederek, korkularının bu personelin araştırma ve geliştirme yerine üretimde çalıştırılması olduğunu dile getirdi.
Tek kuruşun heba edilmemesini sağlamanın görevleri olduğunu, bu noktada Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü bünyesinde Etki Değerlendirme Daire Başkanlığı kuracaklarını aktaran Işık, şunları belirtti:
"Artık Ar-Ge merkezlerimize, teknokentlerimize TÜBİTAK'ın, KOSGEB'in, diğer Ar-Ge finansmanı sağlayan kamu kurumlarının verdiği desteklerin etki değerlendirmesini yapmaya başlayacağız. Bu, bizim için adeta deniz feneri niteliğinde rehberlik görevi yapacak. Artık el yordamıyla veya kaba verilerle değil, daha milimetrik ölçümler yapma imkanımız olacak ve destek mekanizmalarımızı artık çok daha iyi analiz, etki değerlendirmeleri sonucunda oluşturacağız. İnanıyorum ki Ar-Ge merkezlerimizin de Türkiye'nin toplam Ar-Ge ve inovasyon ekosisteminin de çok daha güçlenmesini sağlamış olacağız."
Işık, Ar-Ge merkezlerinin sayısını yetersiz bulduğuna dikkati çekerek, "Türkiye'nin ilk 500 sanayi kuruluşu içinde Ar-Ge merkezi olan sanayi kuruluşu sayımız 68, bu yetersiz bir rakam. Bana göre 500 kuruluşumuzun tamamına yakınında Ar-Ge merkezi olmalı. Teknokentlerimizin mutlaka hem sayılarının hem de niteliklerinin arttırılması ihtiyacımız var. Orta gelir tuzağından kurtulmak, ülkenin cari açığının kapatılmasını sağlamak ve enerjide dışa bağımlılık oranını aşağı çekmek açısından bu alana yatırım yapmayı sürdürmeliyiz" değerlendirmesinde bulundu.
(Sürecek)
Tüpraş Ar-ge Merkezinin Açılış Töreni
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye'nin ilk 500 sanayi kuruluşu içinde Ar-Ge merkezine sahip 68 sanayi kuruluşu bulunduğunu belirterek, bunun yetersiz olduğunu, tamamına yakınında aynı merkezlerin bulunması gerektiğini söyledi.