Türk Konseyi İıı. Zirvesi

GEBELE - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi üyelerini aynı milletin mensubu yapan değerlerin sadece ortak dil, din, tarih, kültür veya ata yurt değil, parlak bir geleceği hep birlikte inşa etme arzu ve iradesi olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi'nin Azerbaycan'ın Gebele kentinde yapılan III. Zirvesi'nin devlet başkanları oturumunda yaptığı konuşmaya, "odlar yurdu" olarak nitelediği Azerbaycan'ın tarihi şehri Gebele'de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı.

Gül, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'e de kendilerine ve heyetlere gösterilen misafirperverlik için teşekkür etti.

Türk Konseyi Zirvelerinin kardeş halkların birliğinin en güçlü göstergesi olduğunu belirten Gül, "Bu çatı altında almakta olduğumuz kararlar ve vereceğimiz mesajlar kardeş halklarımızın ortak arzu ve beklentilerine hizmet etmektir" dedi.

Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev'in, 1992'de başlatılan zirveler sürecinin kurumsal yapıya kavuşmasında önemli katkısı bulunduğunu vurgulayan ve teşekkür eden Gül, konseyin geçen dönemki başkanı Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev'e de Türk Konseyi çerçevesinde oynadığı yapıcı rol nedeniyle teşekkürlerini iletti.

Cumhurbaşkanı Gül, "Özbek ve Türkmen kardeşlerimizin de en kısa süre içerisinde hak ettikleri yeri almalarını temenni ediyorum. Türkmen Başbakan Yardımcısı kardeşimizin de aramızda olmasından büyük bir memnuniyet duyuyorum" ifadelerini kullandı.

Türk Konseyi'nin sergilenen siyasi irade doğrultusunda kısa sürede kurumsallaşma yolunda önemli adımlar attığını dile getiren Gül, TÜRKPA, Türk Akademisi ve TÜRKSOY'un da güçlenerek gelişmesinin ortak arzulardan biri olduğunu söyledi.

"Türk dünyası"nın tarihi ve anlam yükü olan bir kavram olduğuna dikkati çeken Gül, şöyle devam etti.

"Ortak atalarımızın bizlere miras bıraktığı değerler ve kültürün oluşturduğu şuur sadece geçmişimizi, kimliğimizi, benliğimizi belirtmekle kalmayıp geleceğe yönelik ortak tahayyüllerimizi de şekillendirmektedir. Bugün bizleri aynı milletin mensubu yapan değerler, sadece ortak dilimizi, dinimiz, tarihimiz, ortak kültürümüz veya ata yurdumuz değil, parlak bir geleceği hep birlikte inşa etme arzu ve irademizdir. Halklarımız arasındaki gönül birlikteliği, etnik ayrımcı, dışlayıcı ve çatışmacı bir temele dayanmamaktadır. Esasen Türk dünyası büyük bir medeniyetin önemli bir parçasını teşkil etmektedir. Türk devletleri olarak kendi aramızda sergileyeceğimiz işbirliği ve dayanışma şüphesiz Avrasya bölgesinin barış, istikrar ve refahına da katkıda bulunacaktır. Ülkelerimiz arasında 'altı devlet tek millet' şiarıyla yürüttüğümüz işbirliği, eşitlik ve karşılıklı saygı temelinde ilerlemeye devam etmektedir."

-"Büyük projeler hayata geçti"

Kardeşlik ve "amelde birlik ruhu" temelinde cumhurbaşkanı olarak görev yaptığı son 6 yılda Türk cumhuriyetlerini 19 kez ziyaret ettiğini anımsatan Gül, "Aynı şekilde siz değerli cumhurbaşkanı kardeşlerim de diplomatik protokol kurallarının dar kalıplarına sıkışmadan ülkelerimizi onlarca kez ziyaret ederek, hepimiz birbirimizi şereflendirdik" diye konuştu.

Devlet başkanları seviyesindeki bu yoğun ilişkilerin diğer üst düzey ziyaretleri de beraberinde getirdiğini söyleyen Gül, bu sayede çok sayıda büyük projenin hayata geçtiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Gül, bölgesel ve uluslararası platformlarda gösterilen dayanışmanın da örnek olduğuna işaret ederek, bugün, işbirliği ve dayanışmaya olan ihtiyacın her zamankinden fazla olduğunu kaydetti.

Gül, "Karşı karşıya bulunduğumuz sorun ve imtihanlarla birlikte mücadele etmek ve fırsatlardan beraberce yararlanmak, güçlerimizi birleştirmek suretiyle mümkün olabilmektedir. Türk Konseyi işte bu anlayışı paylaşan ülkelerimizin daha kapsamlı bir işbirliği, dayanışma ve danışma mekanizması arayışının bir neticesi olarak doğmuştur. Türk Konseyi çatısı altında Türk dünyasının büyük potansiyelini hayata geçirecek önemli projelere imza atacağımızdan hiç kuşku duymuyorum" değerlendirmesinde bulundu.

-Ulaştırma ve iletişim ağı

Dünyanın küresel gerçeklerinin ülkeler ve milletler arasında sağlam işbirliği ve entegrasyon için etkili ulaştırma ve iletişim ağını elzem kıldığını söyleyen Gül, sözlerine şöyle devam etti:

"Türk dünyasının ekonomik ve kültürel alanda entegrasyonu ülkelerimiz arasındaki ulaştırma altyapılarını birbirine bağlayacak projelerin hayata geçirilmesine sıkı sıkıya bağlıdır. Bu nedenle Gebele Zirvesi'nin temasının 'ulaştırma alanında işbirliği' olarak belirlenmesinin son derece isabetli bir seçim olduğu kanaatindeyim. Ülkelerimiz, Avrupa'yı Kafkasya ve Orta Asya üzerinden Çin ve alt kıta vasıtasıyla Doğu ve Güneydoğu Asya'ya bağlayacak stratejik bir hat üzerinde bulunmaktadır.Türkiye bir süredir, doğu ile batı arasındaki mevcut hatlara alternatif ve güvenli demiryolları güzergahları üzerinde çalışmaktadır. 'Modern İpek Yolu' veya 'Orta Koridor' olarak bilinen bu projenin en önemli adımı Azerbaycan ile yürüttüğümüz Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi'dir. Bölgedeki dinamikleri değiştirecek çaptaki bu dev proje kapsamındaki çalışmalar hızla devam etmektedir. Söz konusu demiryolu hattı Türk Konseyi üyesi ülkeler arasında kesintisiz ve hızlı ulaşım imkanları sağlayarak ekonomik ve ticari ilişkilerimizin geliştirilmesine büyük katkı yapacaklardır."

Gül, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi'ni en kısa sürede tamamlamak için gayret sarf ettiklerini kaydederek, bu bağlamda Ulaştırma Bakanlarının sürekli biraraya geldiklerini anlattı. Gül, dün de Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile yaptığı görüşmede Ulaştırma Bakanlarının kendilerine bilgi verdiğini ve son durumu ortaya koyduklarını bildirdi.

Bakü-Tiflis-Kars demiryolu projesinin doğal uzantısı olan Bakü Limanı ile Kazakistan'ın Aktav ve Türkmenistan'ın Türkmenbaşı Limanları arasındaki mevcut feribot bağlantılarının geliştirilmesi projelerinin hızla tekemmül ettirilmesinin çok önemli olduğunu söyleyen Gül, Ulaştırma Bakanlarının geçen ay başında Bakü'deki toplantıları sırasında imzalanan Bakü-Aktav ve Samsun Deniz Limanları arasında kardeş liman ilişkisi kurulmasıyla ilğili mutabakat zaptının, bu konuda önemli bir adım teşkil ettiğini ifade etti.

Gül, hedefin Türkmenbaşı limanının da bu çerçeveye bağlanması gerektiğini belirtti.

-"Londra'dan Şanghay ve Seul'e"

"Orta Koridor"un kilit halkasını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi'nin tamamlanmasıyla Çin'den Avrupa'ya Orta Asya üzerinden doğrudan bağlantı sağlanacağına dikkati çeken Gül, Bakü-Tiflis-Kars'ın 2014 içinde devreye girmesi ve yaklaşık 4 buçuk milyar dolara mal olan Marmaray Projesi'nin ekimde tamamlanmasıyla Batı Avrupa'dan çıkan bir trenin kesintisiz olarak Hazar kıyılarına, oradan da Aktav Limanı üzerinden Şanghay ve Seul'e ulaşabileceğine işaret etti.

Gül, "İngiltere'den Çin'e kesintisiz demiryolu bağlantısı sağlayacak bu hattın tesisi, halklarımızın refah seviyesini muazzam ölçüde artıracaktır. Bu gerçekten boyut değiştirici, stratejik büyük bir proje olarak kalacaktır" dedi.

Kazakistan'ın yakın ilgi duyduğu bu projeye Kırgızistan'ın da dahil edilmesiyle Türk Konseyi üyesi ülkelerin işbirliğini demir ağlarla kuvvetlendirme imkanına sahip olacağının altını çizen Gül, projeye Kazakistan'ın ve Türkmenistan'ın da katılmasıyla konsey ülkelerinin demir ağlarla örüleceğini vurguladı.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile