Daha sonra bir konuşma yapan Ünal, Türk Ocakları'nın bir asır önce, 25 Mart 1912 de Türk tarihinin en buhranlı dönemlerinde kurulduğunu kaydetti.
Osmanlı Devleti'nin tasfiye sürecine sokulduğu bir sırada dönemin vatansever aydınlarının bir araya gelerek Türk Ocakları'nı kurduklarını anlatan Ünal, şöyle konuştu:
''Yüreklerin elem ve keder duygularıyla adeta parelendiği, ümitlerin tükenmeye yüz tuttuğu, Türk'leri Anadolu'dan sürme planlarının yapıldığı bir sırada kurulan Türk Ocakları, yetiştirdiği milli kadrolarla, milletin yeniden dirilişine, milli devletimizin kuruluşuna rehberlik etti. Ne yazık ki, bir süredir şahit olduğumuz bir takım gelişmeler, ülkemizin, yakın bir zamanda, yaklaşık bir asır önce Türk Ocakları'nın kurulduğu günlerdeki sıkıntıları, buhranları aratmayacak elim gelişmelerle tekrar yüz yüze geleceğimizi göstermektedir.
Türk Ocakları, hasbi bir tefekkür ocağıdır. Türk Ocaklılar için önemli olan şahsi, zümrevi ikbal değil, milletin istikbalidir. Türk Ocaklı aydınların yegane endişesi, Türk milletinin birliği, Türk devletinin bekasıdır. Türk Ocakları'nın gayesi, millete hizmettir. Türk Ocaklılar, siyasetin millete hizmet etmenin mühim bir yolu olduğunu takdir ederler. Ancak Türk Ocakları, ilke olarak gündelik siyasi çekişmelerin dışında, siyasi partilerin arasındaki ve içindeki mücadelede eşit mesafede durmayı benimsemiştir. Mensuplarımızın, milliyetçi duruşla çelişmeyen siyasi tercihleri olması son derecede doğaldır ama ocak faaliyetleri yüksek milli ülkümüz çizgisinde milletimizin tamamına hitap eder.''
Ünal, Türk Ocakları'nın milli varlığa yönelik tehditler karşısında gösterdiği ilkeli ve sağlam duruşun Türk milletinin bekası açısından son derecede önemli olduğunu dile getirerek, şunları bildirdi:
''İçinden geçtiğimiz bu hassas dönemde Türk Ocakları bu duruşunu net bir biçimde ortaya koymaya, bu vatanda oluşan milli kimliği zaafa uğratacak yaklaşımların tehlikelerine işaret etmeye, yetkilileri uyarı görevini yerine getirmeye, gençlerimizi ve milletimizi etnikçi dilin bölücülüğü karşısında tarih birliğimiz ve ortak geleceğimiz konusunda şuurlandırmaya devam etmektedir. Yaptığımız ikazların gayesi, atılabilecek hatalı adımların doğuracağı tehlikeleri yöneticilere ve millete hatırlatmaktır.
Milletimizin adının, anayasasından çıkarılmasının söz konusu olduğu bugünlerde, Türk Ocakları olarak milli birliğimize ve milli devletin bekasına halel gelmemesi için, bu topraklarda yaşayan bütün insanların eşit ve şerefli yurttaşlar olarak Türk milletinin mensupları olduğunu ısrarla vurgulamaya devam edeceğiz. Millet, milliyet ve milliyetçilik tartışmalarıyla Türklük kavramının itibarsızlaştırılmasına yönelik kampanya karşısında tarihi ve kültürel Türk'lüğün birleştirici mahiyetinin önemi açıktır. Bu süreçte, ırkçı ve etnikçi söylemlerin tuzağına düşülmemesi için Türkiye coğrafyasındaki bin yıllık ortak geçmişin ve o temelde inşa edeceğimiz ortak geleceğin mana ve önemini de aynı derecede idrak etmemiz zaruridir.''
Konuşmanın ardından Eskişehir Türk Ocağı Yönetim Kurulu, Eskişehir Valisi Kadir Koçdemir'i ziyaret etti.
Türk Ocağı Eskişehir Şubesi, Atatürk Anıtı'na Çelenk Bıraktı
Türk Ocağı Eskişehir Şube Başkanı Nedim Ünal, 101. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Vilayat Meydanı'ndaki Atatürk Anıtı'na çelenk bıraktı.