Nazilli Belediyesi Nikah Salonunda düzenlenen konferansa Nazilli Kaymakamı Mehmet Okur, Belediye Başkan vekil Ziya Aksüt, Atça Belediye Başkanı Mustafa Çınar, Esnaf Kefalet Kooperatifi Başkan Vekili Dursun Öztunç, Türk Eğitim-Sen Nazilli Temsilcisi Olgun Ergün, Şehit Aileleri Derneği Başkanı Jale Keskin ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Gecede katılımcılara Kırım Sürgünü ve Büyük Kafkas sürgünlerini anlatan bir yazılı açıklama da verildi.
Gecenin açılış konuşmasını Türk Ocağı Başkanı Ahmet Çekim yaptı. Çekim konuşmasında; “Güçlü bir devlet olmak için üreten insanın özelliklerini, üretilenin denetiminin önemini kritik madde diye adlandırılan (Petrol, doğal gaz, gıda ve su) maddelere sahip olmanın önemi üzerinde durarak Türk Dünyasının yaşadığı coğrafyanın bu konuda çok zengin olduğunu söyledi.
Emperyalist küresel güçlerin bu kritik maddelere sahip olabilmek için bu coğrafyada yaşayan insanların üzerine bombalar attığını, iç karışıklıklar çıkardığını ifade ederek, bunlarla mücadele edecek büyük adamlara ihtiyacımız olduğunu söyledi.
Eğitim sistemimiz, insanı düşünmeye, aramaya, bulmaya, çözmeye, tartışmaya, senteze, analize alıştırmalı, insanımızın yaratıcı tarafı geliştirilmeli, bilgiyi öğrenmek, beyin gelişiminin aracı haline getirilmeli, düşünen insanlar, namuslu, kısaca eline, diline, beline sahip olmalı, üreten sağlam insanlar olmaya zorlanmalıdır. Bir ilim adamı şöyle diyor. En bedbaht millet kaleleri ayakta durup ta ahlakı harabe olan millettir” dedi.
“BİLİMSEL, TANRISAL AKIL”
İslam ve Akıl isimli konferansa konuşmacı olarak katılan Prof.Dr. Hasan Onat konuşmasında, Kuran-ı Kerim’den akıl konulu ayetlerden örnekler verdi. Allah'ın izni olmaksızın, hiç kimse için iman etme (imkanı) yoktur diyen Onat; “Akıl etkin kullanılmayınca, Kur’an’ın “kalp mühürlenmesi” dediği gerçekleri görememe, çelişkilerin farkına varamama durumu ortaya çıkar. Sonuçta insan, kendini kandırmaya başlar. Bir insanın başına gelebilecek en büyük felaketlerden birisi, insanın kendini kandırmasıdır. Aklını kullanmayanlar elbette pislik içinde kalacaktır. Tanrı’nın insana verdiği en önemli nimet akıl ve hür iradedir. Ancak, akıl ve hür iradenin iyi anlaşılabilmesi için, öncelikle beşeri yaratmanın doğru anlaşılması gerekmektedir. Çünkü, insanoğlu, “akıl dediğin nedir ki?” diyerek aklı küçümserken bile, bu işi akıl sayesinde düşünebildiğini, fark edebildiğini, bu cümleleri akıl sayesinde kurabildiğini pek aklına getirmemektedir. Bu sebepten, insanın kendini bilebilmesine, doğru anlayabilmesine giden süreç, beşeri yaratma iyi anlaşılırsa daha sağlıklı işleyebilir. Beşeri yaratıcılıkta zirve bilim ve sanattır. Bilim, insanoğlunun ilgi alanına giren her şeyi anlama ve açıklama faaliyeti ile başlar. İnsan, varlığını sürdürebilmek için etrafında olup bitenleri anlamak ve anlamlandırmak zorundadır. Anlamaya konu olabilecek her şey, ya Tanrısal Aklın, ya da beşeri aklın eseridir. Tabiat bilimleri, Tanrısal Aklın nasıl işlediğini, insan bilimleri ise insan aklının nasıl işlediğini anlama ve açıklama faaliyetinden başka bir şey değildir. Bu sebepten, “bilim varsa Tanrı da vardır” ifadesi hem akla, hem de varoluşun / yaratılışın yasalarına uygun bir ifadedir. Peygamber’imizin, Bedir Savaşı’nda aldığı bir kararı, savaş kurallarına uygun olmadığını belirten komutanının uyarılarını dikkate alarak, aklın yolunu seçip değiştirmiştir” diyerek sözlerini tamamladı.
“TÜRK OCAĞINA DESTEK VERENLERE TEŞEKKÜR”
Konferans bitiminde Türk Ocağı kurucu üyelerinden Hüseyin Özevcimen tarafından Prof.Dr. Hasan Onat’a çiçek takdim edildi. Daha sonra Nazilli Türk Ocağının kuruluşundan bu güne Derneğe destek veren, Belediye Meclis Üyesi Hakan Kumcuoğlu’na teşekkür belgesini üye Ahmet Özer, Belediye Başkanı Haluk Alıcık’ın belgesini Belediye Başkan vekili Ziya Aksüt, konuşmacı Prof.Dr. Hasan Onat’ın elinden aldı .
Türk Ocağı’ndan İslam ve Akıl Konferansı
Nazilli Türk Ocağının düzenlediği ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Hasan Onat’ın konuşmacı olarak katıldığı ‘İslam ve Akıl’ konulu konferans büyük ilgi gördü.