Türk Toraks Derneği 13. Yıl Kongresi...(1)

"Tam Gün Yasası" başlıklı oturumda, Sağlık Bakanlığı, Türk Tabipler Birliği yetkilileri, doktorlar ve akademisyenler, yasayı tartıştı.
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Ekrem Atbakan, Sağlık Bakanlığı'nın son dönem icraatlarını ve tam gün yasasının gerekliliğini anlattı. "Mevcut durumu bu şekilde sürdürmek, ülkemize yakışmıyordu" diyen Atbakan, "Yasada, biz dahil herkesin eleştirebileceği çok yan var. Ancak kanunun ruhunu düşününce, medeni hiçbir ülkenin devam etmediği bir düzende devam etmememiz de gerekiyordu" dedi.
İstanbul Tabip Odası Başkan Özdemir Aktan da, yasadan önce Sağlık Bakanı'nın Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkanı'nı aradığını ve "Her şeye karşı çıkıyorsunuz. Bu kez öyle bir yasa getiriyoruz ki, karşı çıkamayacaksınız" dediğini de hatırlatarak "TTB halen, 'Tüm Gün çalışmanın esas olduğunu' düşünüyor. Ancak özlük hakları ve çalışma koşulları buna göre ayarlanmalı" dedi.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın "Klinik şefleri benden daha fazla para alacak" sözlerini de hatırlatan Aktan, "30 gün ve günde 22 saat çalışırsa ve bu parayı da ödeyecek sosyal güvenlik kurumu bulursa, alacak" dedi. Hekimlerin çalışma saatinin mutlaka sınırlandırılması gerektiğini de belirten Aktan, "Bir kamyon şoförüne dahi '5 saat kullan, sonra dinlen' diyorsun ve daha fazla kullanmasını yasaklıyorsun. Niye? Başkalarına zarar vermesin diye. Bizim mesleğimiz daha az mı tehlikeli" dedi.
Yasadaki mesleki sorumluluk sigortasını da eleştiren Aktan, "Bu kadar çalışma ile hekimler, mutlaka hata yapacak. Onun için 'sigortalayalım' dediler" şeklinde konuştu.
Tam gün yasası ile birlikte hekimlerin daha fazla hasta bakmak için adeta yarışacağını da belirten Aktan "Bu da, çalışma barışını bozacak bir uygulama" dedi.
TBMM'deki Kamu Hastaneler Birliği Yasası taslağı ile de; tüm hekimlerin sözleşmeli hale geleceğini ileri süren Aktan, bu durumun da istenmeyen sonuçlar doğuracağına dikkat çekti.
Doktorların taleplerini de ileten Aktan, "İş güvencesi, insancıl ücret istiyoruz. Sayın Başbakan'dan daha fazla gelir istemiyoruz. Tek bir işte, tek bir yerde tam gün çalışmak istiyoruz. Toplu sözleşme ve grev hakkı istiyoruz. Biz de tam gün istiyoruz. Ama bu tam günü istemiyoruz" dedi.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Hatun ise; Tam Gün Yasası'nın eğitim üzerine yapacağı etkilere dikkat çekti. Tam gün çalışmanın, temel değer olarak üniversite hastanelerinde prestij olarak kabul edildiğini belirten Hatun, "Adanmayı sağlayacak olan tam gün gelirse, tıp fakülteleri için bu gerekliliktir" dedi. Ancak yasanın hatalı olduğunu da belirten Hatun, "Türkiye'de, doğru tanıya ulaşmak için dolaşılan kurum sayısı ortalama 4,6. Hizmet yığını nedeniyle, hastaların
oradan oraya sürüklendiğini görüyorum" dedi.
Yasadaki gelir sistemini eleştiren Hatun, "İnsanlar, gelirlerinin % 80'ini puan toplayarak kazanırsa, bu büyük bir baskı demektir. Hiçbir sektörde böyle bir şey yok. Niceliğe dayanmış ödeme sistemi koyarsanız, bir süre sonra nitelik ile ilgili sorunlar görünmeyecektir. Prof. Dr. Hatun, sistemin üniversitelerdeki eğitim hizmetini de sekteye uğratacağı uyarısında bulundu.