Türkiye yükseköğretim kurumlarında yürütülen Arapça öğretimiyle ilgili konuların görüşülmesi amacı ile ilk kez YÖK bir çalıştay düzenledi.
Çalıştayda sürecin içinde bulunan öğretim elemanları tarafından kapsamlı bir değerlendirme yapıldı. Çalıştay öncesinde konuya ilişkin bilgiler veren YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Hasan Mandal, uluslararası boyuttaki öğrenci sayısının 100 bini aştığını kaydetti.
Mandal, “7 milyon üzerindeki bir öğrenci ile karşılaştırılınca 100 bin hala büyük bir sayı değil. Kitle anlamında bakıldığında 100 bin sayısı oldukça büyük bir sayı ve bu sayının önemli bir kısmı artış noktasında bulunduğumuz yakın coğrafya ile ilgili. Bu yakın gelecekte daha da artacak, bir diğer ifade ile bugün sizlerin katkı vereceği konu. Arapça dilinin yaygınlaşması ve bu konudaki gelecek olan öğrenci kitlesinin potansiyeli düşünüldüğünde bugünkü toplantının önemi daha da artıyor” dedi.
Mandal, bölgesel gelişmeler noktasında mülteci konusuna da değinerek, “Bu sürecin berberinde gelen öğrencilerimizin özellikle Türk yükseköğretim sistemine katılması ve ülkemizin politikaları, bunların geçici değil kalıcı olma potansiyelleri dikkate alındığında sürecin en önemli anahtar kavramlarından bir tanesi dil eğitiminin önemli olması” açıklamasında bulundu.
Dil eğitimi ile ilgili geçen sene yapılan bazı değişiklikleri hatırlatan Mandal, “Dil eğitimi deyince tabi sadece Arapça boyutu değil, konunun İngilizce boyutu da var. Ama Arapça şu an ikinci bir yabancı dil olarak ön planda” diye konuştu.
Mandal, dünyadaki eğilimler noktasında dil öğrenme yöntemlerinin de değiştiğini belirterek, “Özellikle dijital teknolojilerin sürecin içerisinde olmasıyla bunun katmış olduğu değerler var. Tüm bunlar dikkate alındığında 6 değişik yuvarlak masa etrafında öneriler geliştirilecek” dedi.
“Öğrencilerin Arapça edinimlerinin arzu edilen düzeyde olmadığını görüyoruz”
YÖK Yürütme Kurulu Üyesi ve Çalıştay Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Rahmi Er ise, Türk yükseköğretiminde Arapça öğretiminin yaklaşık 325 bin öğrenciyi doğrudan ilgilendiren bir konu olduğuna dikkat çekti. Er, “Türk yükseköğretim sisteminde onca çabamıza rağmen öğrencilerin Arapça edinimlerinin arzu edilen düzeyde olmadığını görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Er, çalıştaya ilişkin ise şunları kaydetti:
“Arapça Türk yükseköğretiminde çok önemli bir yere sahip. Arapça hem ülkemizin coğrafi olarak içinde bulunduğu konum dolayısıyla hem de kültürel kaynaklarımız dolayısıyla önemli bir yere sahip. Yeni YÖK olarak biz nicel bir büyümeyi gerçekleştirdik ancak bu büyümenin nitele dönüşmesi büyük önem taşıyor. Böyle tematik bir çalıştayı ilk kez gerçekleştirmiş oluyoruz.”
İngilizce dilinden sonra Arapça dilinin varlığına dikkat çeken Er, değiştirilen dil sınavı sistemi YÖKDİL ile ilgili olarak, “Biz İngilizce ile başladık ve çok pozitif dönüşler aldık. Alana yönelik bir dil becerisini ölçen bir sınavdı YÖKDİL. Bunun dil alanının genişletilmesi arzu ediliyor. Bu geri dönüşlerde de İngilizce’den sonra Arapça dilinde YÖKDİL’in getirilmesi genel bir talep haline geldi. Bunu da dikkate alıyoruz. Önümüzdeki süreçte buna yönelik bir takım kararlar alınmasını bekliyorum” dedi.
Er, YÖKDİL’e ilişkin yapılan bir anket sonrasında yüzde 62 oranında Arapça dili için sınav yapılmasının talep edildiğini dile getirdi.
Türk Yükseköğretiminde Arapça Çalıştayı
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Türk yükseköğretiminde ilk kez Arapça dili için çalıştay düzenledi. Değiştirilen dil sınav sistemi YÖKDİL için yapılan anket sonucunda sınavı yapılması istenen ikinci dil yüzde 62 oranında Arapça oldu.