Medicana International İstanbul Hastanesi Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ali Yılmaz, "Türkiye’de toplam 2,5-3 milyon kişide anevrizma (baloncuk) olduğu tahmin ediliyor. Anevrizmanın patlayıp kanama ihtimalini arttıran faktörler vardır. Bunlar hipertansiyon, sigara kullanımı veya strese bağlı ani tansiyon yüksekliği gibi sebeplerdir." ifadelerini kullandı.
Yılmaz yaptığı açıklamada, anevrizmanın beyni besleyen ana atardamarlarda damar duvarının zayıf olduğu bölgeden gelişen balonlaşmayı ifade ettiğini, anevrizmaya bağlı gelişen beyin kanamasının hastanın hayatını tehdit ettiğini belirtti.
Anevrizmanın geliştiği damar duvarının normal damar duvarına göre çok daha ince olduğunu ve en ince olduğu yerden patlayarak beyin kanamasına sebebiyet verdiğini aktaran Yılmaz, şunları kaydetti:
"Anevrizma genellikle 30-40 yaş üstü kişilerde görülür. Beyin anevrizmaları, fibromüsküler displazi, serebral arterit veya arter diseksiyonu gibi diğer kan damarı bozuklukları ile ilişkili olabilir, ancak bunlar çok anevrizma oluşumundaki nadir sebeplerdir. Toplam nüfusun yaklaşık yüzde 3 ile yüzde 5’inde anevrizma olduğu düşünülmektedir. Türkiye’de toplam 2,5-3 milyon kişide anevrizma olduğu tahmin ediliyor. Anevrizmanın patlayıp kanama ihtimalini arttıran faktörler vardır. Bunlar hipertansiyon, sigara kullanımı veya strese bağlı ani tansiyon yüksekliği gibi sebeplerdir. Ülkemizde yıllık anevrizmaya bağlı beyin kanaması geçiren kişi sayısı 10 bin civarındadır. Yani anevrizması olan bir kişinin, anevrizmaya bağlı beyin kanaması geçirme ihtimali yıllık yüzde 3-4 düzeyindedir."
- Uzun süren baş ağrılarına dikkat
Yılmaz, anevrizmanın genellikle patlayıp kanayana kadar bulgu vermediğini aktararak, "Ani şiddetli baş ağrısı, bilinç kaybı, koma veya nöbet geçirme gibi bulgular anevrizmanın patlayıp beyin kanaması yaptığının işareti olabilir. Bu bulgular görüldüğünde vakit kaybetmeden acil servise başvurulmalıdır, bunların dışında anevrizma kanamasının diğer belirtileri, bulantı ve kusma, uyuşma, yürüyüş bozukluğu veya denge kaybı, ense sertliği yani boyun tutulması, ışığa karşı duyarlılık, çift görme, göz kapağı düşüklüğü, bilinç durumunda değişiklik, nöbet gibi belirtilerdir. Patlayıp kanamamış beyin anevrizmalarında görülen belirtiler, uzun süren baş ağrıları, göz arkasında ağrı, yüzün bir yarısında uyuşma veya zayıflık, göz kapağında düşüklük, görmede azalma veya bulanık görme gibi belirtilerdir." ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Ali Yılmaz, büyük oranda beyin anevrizmasını patlayıp kanamadan teşhis etmenin zor olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Anevrizma patlayıp kanadıktan sonra hastaların çoğu komaya girmiş bir şekilde hastaneye getirilmektedir. Anevrizmanın patlayıp kanamadan erken teşhisi de artık günümüz teknolojileri ile mümkündür. Sıklıkla başka şikayetlere bağlı çekilen beyin mrg de anevrizma görülebilir. Anevrizma teşhis edildikten sonra çok vakit kaybetmeden tedavi edilmelidir. Patlayıp beyin kanaması ile gelen hastalarda anevrizma olup olmadığını teşhis etmek için ilk etapta beyin damarlarını gösteren tomografi veya emar çekilir. Anevrizma çoğunlukla bu çekilen filmlerde ortaya konabilir. Fakat bazı anevrizmalar emar anjiyografi veya beyin damarlarını gösteren tomografide görülmeyebilir. Anevrizma tanısı için altın standart yöntem beyin anjiyosudur. Kasıktan girilerek özel kateterlerle beyin damarları görüntülenir. Bu yöntemle anevrizma kesin olarak ortaya konur. Anevrizmanın yapısı, şekli ve hangi damarda yerleştiği görüntülendikten sonra tedaviye karar verilir."
Türkiye'de 2,5-3 Milyon Kişide Anevrizma Olduğu Tahmin Ediliyor
Medicana International İstanbul Hastanesi Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ali Yılmaz: 'Türkiye’de toplam 2,53 milyon kişide anevrizma (baloncuk) olduğu tahmin ediliyor. Anevrizmanın patlayıp kanama ihtimalini arttıran faktörler vardır. Bunlar hipertansiyon, sigara kullanımı veya strese bağlı ani tansiyon yüksekliği gibi sebeplerdir' 'Ülkemizde yıllık anevrizmaya bağlı beyin kanaması geçiren kişi sayısı 10 bin civarındadır. Yani anevrizması olan bir kişinin, anevrizmaya bağlı beyin kanaması geçirme ihtimali yıllık yüzde 34 düzeyindedir'