Avcı, Türkiye'de Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin Geliştirilmesi Projesi kapsamında ''Kaliteli Meslek Eğitim Nitelikli İşgücü'' konulu toplantının açılışında, Türkiye'nin en temel güncel maddelerinden birinin nitelikli işgücü ihtiyacı olduğunu söyledi.
Bu ihtiyacın hızla değişen üretim yöntemleri, teknolojik bilgi ve mesleklerdeki değişimlerle birlikte artarak devam ettiğini vurgulayan Avcı, mesleki eğitim sürecinin dinamik olması ve sürekli yenilenmesi gerektiğini, özel sektörün aktif olarak dahil olmasıyla sağlıklı bir şekilde ilerleyeceğini ifade etti.
Avcı, ''Aslında mesleki eğitimde kaliteyle ilgili kaygıların giderilmesine yönelik son 10 yılda çok önemli adımlar atıldı, önemli projeler hayata geçirildi. Ancak öncelikli meselemiz fiziki altyapının güçlendirilmesi ve okullaşmanın yaygınlaştırılmasıydı'' diye konuştu.
Yasal düzenlemeler, altyapı yatırımları ve mesleki eğitimin yeniden yapılandırılması çalışmalarının, eğitimin kalitesine odaklanma ve bu alana yatırım yapabilme imkanını sağladığını kaydeden Bakan Avcı, bu projeyle mesleki eğitimde kaliteyi yüksetme yönündeki adımlara güçlü adımların eklendiğine dikkati çekti.
-''Mesleki eğitim, çoğu ülkede istihdam politikalarının merkezinde''
Projenin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Avrupa Birliği ve Koordinasyon Başkanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının ortaklaşa yürütüldüğünü bildiren Avcı, projeyle iş piyasası ile eğitim arasındaki bağın güçlendirilmesinin amaçlandığına işaret etti.
Kişilerin gelişmişlik ve gerekli yeterliliklere sahip olmasının da hedeflendiğini aktaran Avcı, nitelikli mesleki ve teknik eğitim sistemi sürdürülebilir ekonomide rekabet gücünün artırılmasına, insan kaynaklarının geliştirilmesine, gelişmişlik farklarının azaltılmasına önemli katkıda bulunduğuna ilişkin görüş birliği olduğunu kaydetti.
Bu nedenle mesleki eğitimin çoğu ülkede yoksullukla mücadele, ekonomik büyüme ve istihdam politikalarının merkezinde yer aldığına dikkat çeken Avcı, ''Bugüne kadar bölgeler arası farklılıkların azaltılmasına yönelik çalışmalara paralel olarak mesleki ve teknik eğitim sisteminde eğitim veren okullar arasındaki farklılıkların giderilmesine yönelik yürütülen çalışmalar da tüm hızıyla devam etmektedir'' diye konuştu.
-''Standartlaştırılmış bir sisteme ihtiyaç var''
Öğrenim sürecinin şeffaflığı, güvenilirliği, istihdam ihtiyaçlarına uygunluğu için öğrenci performansının ulusal seviyede ölçülmesine ve değerlendirilmesine ilişkin standartlaştırılmış bir sisteme ihtiyaç olduğunu vurgulayan Avcı, şunlar kaydetti:
''Nitekim ortaöğretime geçiş sürecinde yaptığımız son düzenlemeler de, işte bu standartlaştırma çabalarının doğal bir uzantısıdır. Bu düzenlemeyle okul okul, sınıf sınıf öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz ve bütün bir eğitim kitlesinin performans değerlendirmesini yapmak için alınması gereken tedbirleri konuşabilmek, görebilmek imkanına sahip olacağız.''
İyi eğitim almış öğretmenlerin mesleki eğitimin kalitesini yükseltilmesinde en önemli aktör olduğunu vurgulayan Bakan Avcı, mesleki ve teknik eğitiminde kalite kültürünü teşvik etmek, istihdam edilebirliği güçlendirmek, eğitimle iş piyasasını uyumlu hale getirmek için kazanılan yeterlilikleri gösteren belgelerin karşılıklı tanınmasını sağlayan adil, şeffaf, güvenilir, erişilebilir bir mesleki ve teknik eğitim sisteminin geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğunu anlattı.
-''Proje, 21 ilde pilot uygulanacak''
Avcı, bu proje kapsamında 21 ilde yapılacak pilot uygulamalarla mesleki ve teknik eğitim sistemi içinde yer alan aktörlerin ve iş dünyasından temsilcilerin bulunduğu üst düzey ulusal bir kalite güvence komisyonunun oluşturulacağını söyledi.
Komisyonun aldığı kararların uygulanmasında ulusal kalite güvence merkezinin kurulacağını açıklayan Avcı, bu merkezin kalite güvencenin tüm fonksiyonlarının mesleki ve teknik eğitim okullarında uygulanmasında destek sağlayacağını dile getirdi.
Bakan Avcı, şöyle devam etti:
''Ümit ediyorum ki bu çalışmalar aynı zamanda mesleki ve teknik eğitime ilişkin toplumdaki olumsuz algının düzelmesine de katkıda bulunur. Çünkü bu olumsuz algı başarılı gençlerin mesleki eğitimi tercih etmesinin önündeki en önemli engellerden birini oluşturuyor. Ne yazık ki algılar birkez oluştuktan sonra bu algıların yıkılması bugünden yarına gerçekleşmiyor. Ancak mesleki eğitimde kaliteyi yükselttiğimizde bu olumsuz bakışın da büyük oranda kırılmaya uğrayacağını söyleyebilirim. Dolayısıyla önümüzde hepimizin ortak çabası ve işbirliğini gerektiren uzun bir süreç bulunuyor. Bu sürece ne kadar katkı sağlarsak, elimizi ne kadar taşın altına koyarsak arzu ettiğimiz sonuçlara da o oranda çabuk ulaşacağız.''
-''Türkiye ciddi adımlar atıyor''
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Büyükelçi Jean Maurice Ripert de mesleki eğitimdeki amaçların ortak olduğunu bildirdi. Türkiye'nin genç nüfusunun yoğun olduğunu hatırlatan Ripert, bu nedenle Türkiye'nin Avrupa toplumuna entegre olmasının fayda sağlayacağını kaydetti.
Mesleki eğitime ilişkin Türkiye'nin ciddi adımlar attığını söyleyen Ripert, AB'nin de politikaları doğrultusunda bu konuda ciddi adımlar attığını ifade etti.
Türkiye'de meslek standartları doğrultusunda iş piyasasına cevap verebilecek çalışmalar yürütüldüğünü aktaran Ripert, bu şekilde milli eğitim sisteminde güvenilir eğitim verildiğinin de ortaya konulduğunu kaydetti.
-''Temel sorun mesleksizlik''
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Fatih Acar da Bakanlığınca yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi. Meslek lisesi mezunları arasındaki işsizlik oranının yüzde 13.2, genel liselerde yüzde 15,9; meslek lisesi mezunlarının istihdam oranının yüzde 57.1, diğer lise mezunlarının ise yüzde 43 olduğu bilgisini paylaşan Acar, İŞKUR Genel Müdürlüğünce yapılan bir başka araştırmanın sonuçlarını da duyurdu.
Bazı iş yerlerinde yapılan araştırmaya göre, son 1,5 ayda 258 bin açık işin tespit edildiğini ifade eden Acar, bu açık işin temel nedeninin yüzde 68 mesleki yetersizlik, yüzde 15 ücretin beğenilmemesi, yüzde 15 çalışma şartlarının yetersizliği olarak tespit edildiğini kaydetti.
Acar, ''Türkiye'nin temel sorunu mesleksizlik sorunudur. Bu mesleksizlik sorunu Milli Eğitim Bakanlığımız ile bu proje kapsamında çözmeyi hedefliyoruz'' dedi.
-''Mesleki eğitime ilgiyi artıracak''
MEB Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik, mesleki ve teknik eğitime yönelik projeyle nitelikli insan gücünün sağlanacağını, istihdamın artırılacağını, mesleki eğitime ilginin yükseltileceğini savundu.
Çelik, mesleki ve teknik eğitim programların da standartlara göre hazırlandığını, proje sayesinde meslek ve teknik eğitimde görev yapan öğretmenlerin yeterliliklerin de tanımlanacağını dile getirdi.
MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Ömer Açıkgöz de eğitim sistemindeki kalite kriterlerinin yeniden yapılandırılması gerektiğinin önemine işaret ederek, Türkiye'de 2002 yılından bu yana mesleki eğitimin kalitesinin artırılmasına yönelik çalışmaların devam ettiğini söyledi.
Açıkgöz, projenin mesleki eğitimin cazibesinin artırılmasına da katkı sağlayacağını bildirdi.
Türkiye'de Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin Geliştirilmesi Projesi
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, mesleki ve teknik eğitim alanındaki çalışmaların, bu konuda toplumdaki olumsuz algının düzelmesine katkıda bulunmasını ümit ederek, "Çünkü bu olumsuz algı, başarılı gençlerin mesleki eğitimi tercih etmesinin önündeki en önemli engellerden birini oluşturuyor. Ancak mesleki eğitimde kaliteyi yükselttiğimizde bu olumsuz bakışın da büyük oranda kırılmaya uğrayacağını söyleyebilirim'' dedi.