Sakarya Kent Konseyi, bu yıl ikinci toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıya konuşmacı olarak katılan Sanayi ve Ticaret eski Bakanı Ali Coşkun "Türkiye'deki ekonomik gelişmeler" konusunda konferans verdi.
Serdivan ilçesinde bulunan Limapark Hotel Naz Balo Salonunda gerçekleşen Sakarya Kent Konseyi Toplantısına Sanayi ve Ticaret eski Başkanı Ali Coşkun, Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Yıldırım konuşmacı olarak katıldı. Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Yıldırım, cemiyet hakkında bilgi vererek Kent Konseyi üyelerinin bir Sakaryalı öğrenciye Darüşşafaka'da burs sağlayabileceğini söyledi. Maslak kampusünde 836 öğrenciye eğitim verdiklerini anlatan Yıldırım, şöyle
konuştu: "71 değişik ilden gelen öğrencilerimiz yüksek standartlarda eğitim alıyor. Geçen yıl düzenlenen sınavımızda Sakarya Serdivan ilçesinden bir öğrencimiz birincilikle okulumuzu kazanmıştır. Burada oturan kişilerin hepsinin iyi insanlar olduğunu görüyorum. Bence Kent Konseyi olarak bir Sakaryalı öğrencinin bursunu karşılayabilirsiniz."
Sanayi ve Ticaret eski Bakanı Ali Coşkun da Türkiye'de son yaşanan ekonomik gelişmeler hakkında konsey üyelerine bilgi verdi. Yıllardır Türkiye'de ekonominin yanlış tedavi edildiğini söyleyen Coşkun, "Bütçe açıklarını iki ayrı reçete ile çözmeye çalışmışlar. Birincisi karşılıksız para basma ikincisi ise karşılıksız borçlanmadır" diye konuştu.
IMF konusunda da değerlendirmelerde bulunan Coşkun, şunları söyledi: "IMF de oluşan yönetim açığında yönetime en büyük aday Türkiye'dir. Yapılan çalışmalar sayesinde IMF'ye 20 milyar doların üzerinde olan borç şu an 4 milyar dolara kadar geriledi." Kur politikasının ihracata büyük darbe vurduğunu belirten Coşkun, sözlerine şöyle devam etti: "Birçok firma o döviz kuruna ihracat yapabilmek için zararına siparişlerini gerçekleştiriyor ki o pazarda yerini kaybetmesin. İhracatın uzun yıllar ihmal edilmemesi
lazım. İhracattan fazla ithalatımız olduğu için açık veriyoruz. Makine ithalatı yatırım sermaye payında oldukça büyük yer kaplıyor. Üretim de ara malları üreten firmaları teşvik etmemiz lazım. Bir firma ipliği yurt dışında alıyorsa dışa bağımlı olur ancak o ara malı burada üreten firmaya teşvik verilirse bu sefer oda aynı şartlar da üretim yapabilecek ve piyasada rekabet gücü artmış olacak."
TMSF ve Ulaştırma Bakanlığı özelleştirmeleri ile birlikte 50 milyar doların üzerinde özelleştirmenin meydana geldiğini söyleyen Coşkun, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye diğer ülkeler ile karşılaştırıldığı zaman yabancı sermayeyi doğrudan sermayeye çevirebilmiş değil. Son zamanlarda yargıya intikal eden olaylar üzücü. Toplum içerisinde yer alan bana dokunmuyorlar ya beni ilgilendirmez tutumu son derece yanlış. Önce devletin israf batağından çıkması lazım. Memurların 3'te 1'i daireye bile gelmeden maaş
alıyor. Böyle bir yığıntı böyle bir emeklilik anlayışı çok yanlış." Bazı konularda bürokratik engellerin artık kalkması gerektiğini anlatan Coşkun, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu engel kaldırılırsa işletmelerde yatırım da artacaktır. Şeker fabrikaları Türkiye'nin ihtiyacından fazla üretiyor. Diğer ülkelerde genellikle şeker kamışı kullanılıyor ki şeker kamışının maliyeti şeker pancarının maliyetinin 3'te 1'ine denk geliyor. Fabrikalarımız bu nedenle kapasitelerinin ancak yüzde 45 ile 60'ı arasında
çalıştırılıyor. Türkiye genelinde alışveriş merkezleri konusunda siyasi hata olmuştur. Benimde başımı yiyen bu hata oldu. Bu alışveriş merkezleri olacak, bu gelişmek için gerekli ancak alışveriş merkezleri olacak diye bakkalların yok olmasına izin verilmemeli. Türkiye için Avrupa'nın Çin'i benzetmesi yapılıyor. Bu konunun düzeltilmesi lazım. Biz, Çin mallarına bir savaş açtık."
Coşkun, daha sonra toplantıya katılanların sorularını cevapladı.
(İZ-İÇ-HO-Y)
Türkiye'deki Ekonomik Gelişmeler Konferansı
Sakarya Kent Konseyi, bu yıl ikinci toplantısını gerçekleştirdi