Türkiye, Küresel Rekabette 59'uncu Sırada

Ülke, geçen sene 139 ülke arasında 61’inci olmuştu.

İsviçre’de bulunan Dünya Ekonomik Forumu, 2011-2012 Küresel Rekabet Gücü Raporu sonuçlarını kamuoyuna açıkladı. Rekabet gücü temel alınarak göz önünde bulundurulan 142 ülke arasında İsviçre ilk sırayı aldı. İkinci Singapur gelirken, üçüncü İsveç oldu.

ABD 2011’de bir sıra gerileyerek dünyanın en rekabetçi 5’inci ekonomisi konumunu elde etti. Kuzey ve Batı Avrupa ülkeleri 142 ülke arasında ilk 10 sırayı paylaştı. İsveç 3’üncü, Finlandiya 4’üncü, Almanya 6’ncı, Hollanda 7’nci, Danimarka 8’inci ve İngiltere 10’uncu sırada yer aldı. 9’uncu sırada bulunan Japonya ise 2010’a oranla 3 basamak indi. 3 sıra gerileyen Fransa 18’inci, Yunanistan 90’ıncı oldu.

26’ncı sıra ile en rekabetçi 30 ekonomiden biri olan Çin, büyük ölçekli gelişmekte olan ülkeler arasında öncü. Diğer 4 BRICS ülkeleri arasında Güney Afrika 50’nci, Brezilya 53’üncü, Hindistan 56’ncı, Rusya ise 66’nıcı sırada. Türkiye BRICS ülkeleri arasında sadece Rusya’yı geçiyor. Ortadoğu’ya bakıldığında Körfez ülkelerinin büyük bir bölümü artış trendini devam ettirirken, Latin Amerika’nın önde gelen ekonomilerinden Şili 31’inci sıra ile en rekabetçi ekonomi.
Raporda Türkiye ile ilgili değerlendirmeye gelince; ülkenin satın alma gücü paritesine göre 741,9 milyar ABD Dolarlık bir GSYİH büyüklüğü, kişi başına düşen 10 bin 399 ABD Dolarlık bir gelire, GSYİH’nin dünya ticaretindeki payının yüzde 1,29 olduğuna işaret ediliyor. 2011-2012 dönemi Küresel Rekabetçilik Endeksi hesaplamalarına göre Türkiye 142 ülke arasında 59’uncu sırada yer alıyor. Ülke, geçen sene 139 ülke arasında 61’inci, ondan önceki senede de 133 ülke arasında yine 61’inci sırada idi. Küresel Rekabetçilik Endeksi’nin içinde bulunan bileşenler arasında en iyi performans piyasa büyüklüğü kaleminde gösteriliyor. Piyasa büyüklüğünde en rekabetçi 17’nci ekonomi olurken, en kötü performans 133’üncü sıra ile işgücü piyasasının etkinliği kaleminde görülüyor. İş dünyasının çetin sorunları ile ilgili değerlendirmede vergi oranlarının yüksekliği, etkin olmayan kamu bürokrasisi, vergi mevzuatı, eğitimli işgücü ilk dört sırayı alıyor.