Türkiye'nin Geleneksel Ve Yöresel Ürünleri Dünyaya Açılacak

Türkiye'nin Geleneksel Ve Yöresel Ürünleri Dünyaya Açılacak

Ankara Ticaret Odasının (ATO) Ankara’yı coğrafi işaret tescilli ürün pazarı haline getirmeye yönelik çalışmalarıyla Türkiye’nin geleneksel ve yöresel ürünlerinin Ankara’dan dünyaya açılması hedefleniyor.

ATO, 19-21 Eylül tarihleri arasında ikincisi gerçekleşecek “Uluslararası Coğrafi Ürünler Zirvesi” öncesinde bir basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda coğrafi işaret tescilli ürünlere dikkat çekilerek, Ankara’nın coğrafi işaret tescilli ürünleri tanıtıldı. ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, “Belirli bir ünü yönünden kökeninin bulunduğu bölge, yöre, alan ya da ülkeyle özdeşleşmiş ürünü gösteren işarete coğrafi işaret diyoruz. Belli bir ürünün tescillenerek, yani korunarak uygun bir biçimde üretilmesini sağlıyor coğrafi işaret. Coğrafi işaret üreticiyi ve tüketiciyi koruyor. Aynı şartlarda üretim yapmayan hiçbir üretici bu tescili alamıyor. Tüketici de o işaretin bulunduğu ürünü güvenle alarak kullanıyor” diye konuştu.

Coğrafi işaretli ürünlerin ürüne pazarlama gücü kattığını ve katma değer ürettiğini vurgulayan Baran, “Coğrafi işaretler katma değer üretiyor, istihdama katkı sağlıyor, ihracata katkı sağlıyor ve en çok önemsediğimiz köyden kente göçü önlüyor. Çünkü oradaki üreticinin ürününü kıymetlendiriyor ve onun şehre gelmesinin önündeki her şeyi kaldırmış oluyorsunuz. Dünyada seri üretim yerine yerel ve geleneksel ürünlerin tercih edildiğini görüyoruz. Beypazarı kurusu, Türkiye’nin tanıdığı bir lezzet oldu. İstiyoruz ki Beypazarı kurusunun ünü bu ülkeyi aşsın dışarıda da konuşulsun, istensin, yensin. Ankaramızın coğrafi tescil almış ürünlerinden birisi coğrafi tescil almış çubuk turşusu yaklaşık 6 bin kişiye ekmek veriyor. ABD, AB ülkeleri, Güney Amerika, Dubai, Katar gibi ülkelere de ihraç edilmeye başlandı. Çubuk’ta bir de agat taşı var. Çubuk’ta 2 milyon ton civarında bir rezerv olduğu ve 1 tonunun yurt dışındaki bir piyasada 5 bin dolara satıldığı bahsediliyor” şeklinde konuştu.

Baran, Türkiye’de 436 tane tescilli ürünün olduğuna ve 416 tane de tescil bekleyen ürün olduğuna dikkat çekerek, “Maalesef AB’den tescil almış 3 tane ürünümüz var sadece, bunlar Gaziantep baklavası, Malatya kayısısı, Aydın’ın inciri. AB’ye müracaat etmiş ürünlerimizin sayısı 15 ve 15 ürünümüz AB’den tescil alma adına sırada bekliyor. İtalya’da sadece parmesan peynirinin İtalya’ya katkısı 2,5 milyon euro ve 50 bin kişiye istihdam sağlıyor. Fransa’da 600 ürün var toplamda ve ekonomiye katkısı 18 milyar euro. Bizde 436 ürünün 4’te 1’inin sadece AB’den tescil aldığını düşünürseniz yaklaşık 20 milyar dolarlık bir hacim oluşturuyor ve ülke ekonomisine önemli bir katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Baran, ATO olarak tescil almış ürünlerin 12 ay boyunca satılabileceği bir alanla da ilgili çalışmaları olduklarını belirterek, “Buradan da dünyaya pazarlamayı, ihracatını buradan gerçekleştirmeyi arzu ediyoruz” dedi.

ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran’ın yanı sıra ATO Yönetim Kurulu üyeleri ve Meclis üyelerinin katıldığı toplantıda Ankara’nın coğrafi tescil almış Ankara döneri, Ankara simidi, Ankara keçisi, Çubuk turşusu gibi ürünleri sergilendi. Toplantının sonunda ATO Başkanı Baran, tezgahta Ankara dönerini kesti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile