Türkiye'nin İlk 'Çelik' Camisi

Proje Müdürü Bayram Saraçoğlu, 2 yıldır yapımı devam eden cami projesi hakkında AA muhabirine bilgi verdi.
Mimarlığını Muharrem Hilmi Şenalp'in yaptığı cami projesinin çok farklı özelliklere sahip olduğunu belirten Saraçoğlu, projeyi geliştirirken Türkiye'ye uygun bir mimariyi ortaya çıkarmaya çalıştıklarını söyledi.

Saraçoğlu, kültürü de dikkate alarak bir sentez yapmaya çalıştıklarına dikkati çekerek, "Caminin kubbesi Osmanlı kubbesi ama kubbedeki girift onikigenlerin dönüşleri de Selçuklu mimarisinden bir sentez. Aynı zamanda son teknolojiyi kullanarak, Türkiye'ye özgü, çağımıza uygun bir mimari tasarlanmış çok da güzel bir eser. İnşaatımız 2 yıldır sürüyor. Caminin altında yaklaşık 20 bin metrekarelik bir alan var. Bunların 2 katı otopark, 2 katta da derslikler var. Konferans salonu, sanat galerisi, kitap satış birimi, simülasyon odası, kafeterya gibi bölümler de bulunuyor" dedi.


- Kubbe Türkiye'de ilk

Bayram Saraçoğlu, 2015 yılının şubat sonunda projenin büyük oranda tamamlanacağını ve hizmete açılacağını ifade ederek, "Kubbe Türkiye'de bir ilk. Tamamen çelik konstrüksiyon üzerine dizayn edilmiş bir cami. Kubbede 3 helezonik spiral şeklinde camların oluşu da yine bir ilk" diye konuştu.

Kubbenin tam ortasında en üst seviyede bir cam örtü olmasının da ilk olduğunu vurgulayan Saraçoğlu, caminin klasik mimariye yepyeni kazanımlar getirdiğini kaydetti.

Caminin inşaatında bir çok ilki gerçekleştirdiklerini anlatan Saraçoğlu, "Sürekli detaylarla çalışıyoruz. Kubbenin en üstünde kristal camdan üretilmiş bir alemimiz var, bu da bir ilk. Türkiye'de belki de dünyada bunun bir benzeri yok. Helezonik camlar içeriye gün ışığını alacak. Bu da ilk kez uygulanacak. Kubbe çapımız yine Türkiye'de bir ilk. İçten içe kubbeyi net 32 metre olarak değerlendirebiliriz. Dıştan dışa da 36 metre" bilgisini verdi.
Saraçoğlu, mimari tasarımın bu noktaya gelmesinde teknolojinin büyük katkı sağladığını dile getirerek, caminin minarelerinin de çelikten olduğunu ve Türkiye'de bu özelliğin de sadece bu camide bulunduğunu ifade etti.

Çok farklı bir caminin hayata geçeceğine değinen Saraçoğlu, caminin inşasında minarelerle birlikte 500 tona yakın çelik kullandıklarını bildirdi.

- Caminin altında da bir cami olacak

Proje Müdürü Bayram Saraçoğlu, mimari özellik olarak bir diğer farklılığın ise caminin altında yapılan diğer cami olduğunu söyledi.

Özellikle öğrencilerin kullanabilmesi için mimarın orada da bir cami tasarrufunda bulunduğunu belirten Saraçoğlu, "Cumhuriyet döneminde klasik anlamda mescitler yapılıyor. Böyle bir mescit yapılarak atıl kalması yerine, fonksiyonel bir cami fikriyle yola çıkıp, caminin alt tarafına bir cami daha yaptık. Camimizde bu ikinci camiyle kapalı alanlarda 3 bin kişi namaz kılabilecek. Açık alanları da hesaba kattığımızda camide aynı anda 10 bin kişi namaz kılabilecek. Cami mimarisi anlamında çığır açacak bir proje" ifadelerini kullandı.
Saraçoğlu, yaklaşık 300-350 işçinin çalıştığı inşaatı 35-40 milyon lira arasında bütçe ile işi sonlandıracaklarını aktardı.

- "Maliyeti bir hayırsever karşılıyor"

Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Köse ise eski caminin mimarisinden çok memnun olduklarını ancak deprem riski taşıdığını anlattı. Dönüşüm kapsamında 30 yıllık caminin yıkıldığını ve bu projenin yapımına başlandığını dile getiren Köse, caminin yapımını üstlenen hayırsevere de teşekkür etti.
Köse, "Çok büyük bir proje, maliyeti çok fazla. Bir hayırseverimiz maliyeti karşılıyor. Üniversitemizin herhangi bir mali katkısı söz konusu değil. Ben 'Burası Anadolu yakasının Teşvikiyesi' diyordum. Çünkü çok cenaze kalkıyordu buradan... Bu nedenle trafiğe kötü bir etkisi oluyordu. Cuma ve bayramlarda da kapasite yetersiz kalıyordu. Şu an yapılacak çalışmalarla kapasite iki katına çıkarılmış, orası bir kompleks olacak" diye konuştu.

Mimarın ilk defa böyle bir proje uyguladığına dikkati çeken Köse, başlangıçta caminin mimarisine tepki gösterenlerin de bitince seveceklerini düşündüğünü söyledi.