Ben de buna alet olmak istemedim.” dedi.
İstifasıyla ilgili değerlendirmede bulunan Türköne, Atatürk adına bu ülkede bir ipoteğin olduğunu ifade etti. Türköne, “Benim eleştirel bir bakış açısı taşıdığımı bilerek bu atamayı yaptı. Bunu Türkiye için bir fırsat ve imkân yapmayı amaçladığını gördüm. Fakat sanıyorum benim üzerimden, Cumhurbaşkanı`nın tasarrufuna yönelik yapılan eleştiriler artık çizmeyi aştı. Ben de buna alet olmak istemedim.” diye konuştu.
Bu tartışmaları uzatarak bunun üzerinden Çankaya Köşkü’nü yıpratmanın vesilesi olmak istemediğini kaydeden Türköne, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Artık Cumhurbaşkanlığı makamı rahatlamıştır.” ifadelerini de şöyle değerlendirdi: “Sonuç itibariyle Cumhurbaşkanlığı makamının benim istifamla birlikte rahatlaması söz konusu değil elbette. Ama sanıyorum Türkiye’de Atatürkçülük adına bu zihni tahakkümün, tasavvurun hangi boyutta olduğu yönünde bir fikir edinmişlerdir sanırım.”
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün özellikle Türkiye’de, Atatürkçülük konusundaki yapılan istismarların farkında olduğu ve bu istismarların önlenmesi, eleştirel aklın çağdaş bilme, ileri medeniyetlere uygun bir düşünce özgürlüğünün gerçekleşmesi adına kendisini bu göreve atadığını anlatan Türköne, Türkiye’de kendini Atatürk zanneden bir sürü Atatürkçü`nün varlığına işaret etti. Türköne, “Bu ülkede Atatürkçülük adıyla 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra devam eden ideolojik tahakkümün sanırım ne durumda olduğu anlaşıldı.” dedi.
Türköne: Cumhurbaşkanı Makamının Benim Üzerinden Yıpratılmasını İstemedim
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından atandığı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Kurumu Yönetim Kurulu üyeliğinden istifa eden Mümtazer Türköne, "Cumhurbaşkanı`nın tasarrufuna yönelik yapılan eleştiriler artık çizmeyi aştı.
