52. Uluslararası Antalya Film Festivali'nde "Yaşam Boyu Başarı" ödülü alan Turner, Antalya Kültür Merkezi (AKM) Perge Salonu'nda "Masterclass (ustalık sınıfı)" etkinliği düzenledi.
Etkinlikte, oyuncu, öğrenci ve sanat severlerle bir araya gelen Turner, kariyeri hakkında bilgi verdi ve genç oyunculara tavsiyelerde bulundu.
Rollerinin hemen hemen hepsini bir "keşif" ihtiyacından seçtiğini anlatan Turner, cinsel sınırları zorlamanın ardından bir komedi filminde, ondan sonra da bir macera filminde oynadığını söyledi.
Turner, "Eğer bir insan başarısızlık hissini göze almadan bu işe dalarsa bir keşifte bulunamaz" diye konuştu.
Kendini pratik bir oyuncu olarak tanımlayan, metodcu oyunculardan olmadığını ifade eden Turner, hayal gücünün yaratıcılığından senaryoda yazan karakteri oluşturduğunu söyledi.
- Sinema ve tiyatronun farkı
Sinema ve tiyatronun birbirinden çok farklı olduğunu ifade eden Turner, filmde dış koşulların çok önemli olduğunu, başka başka açılardan çekim yapıldığını, kameranın etkin olarak kullanıldığını anlatarak, sahnenin ise daha başka bir atmosfer olduğunu dile getirdi.
"Tiyatroda hiçbir şekilde sizi engelleyen yok, 'kes' diye bağıran yok. Benim için tiyatro daha tatmin edici" diyen Turner, tiyatroda hayatın farkına daha çok varıldığını vurguladı.
Turner, tiyatro için belli bir şehirde belki de aylarca yaşamak gerektiğini, uykudan spora kadar sahne dışında her şeyin o gün oynanacak oyuna hizmet ettiğini belirterek, "Sahne filmden daha zorbadır, sahne zorbadır" diye konuştu.
- Dublörünün yerine oynadı
Güllerin Savaşı'nda dublör kullanıp kullanmadığının sorulması üzerine Kathleen Turner, filmde dublörünün bulunduğunu, fakat avizeye asılma sahnesinde dublörün çok korktuğunu söyledi.
Turner, "Kadın çok korkuyordu, o yüzden her seferinde düşüyordu. Bir gün ona cesaret vermek için 'ben de deneyeyim' dedim ve yaptım. Fakat çekim iki hafta sürdü. İki hafta boyunca o avizeye asılma sahnesini çektim" dedi.
- Kadın ve erkek karakterler
Hollywood ve Broadway'da kadın ve erkek yıldız arasındaki farkın sorulması üzerine Turner, "Benim bir kuralım vardır. Senaryoya bakarım, kadın karakteri çıkardıktan sonra hikaye değişmiyorsa, bana ihtiyaç yok. O filmde oynamam" dedi.
Turner, kadın oyuncuların ikinci planda kalmasından kadın yıldızların çok muzdarip olduğunu bildiğini ve bu konuda herkesin içinde bir öfke biriktiğini vurgulayarak, "Çünkü biz bir nesne gibi gösterilmek istemiyoruz" diye konuştu.
İçinde kalan, oynamayı planladığı bir karakter olup olmadığının sorulması üzerine de Turner seslendirme yaptığı King Of The Hill'deki aslanı kendisini oynamak istediğini, en keyif aldığı filmlerden birinin de Amazon'da Fırtına olduğunu söyledi.
Turner, 38 yıldır sinema dünyasında bulunduğunu ve bu süre içerisinde teknolojide inanılmaz bir değişikliğin yaşandığını belirterek, onlarca kişinin taşıyabildiği kameralardan dijital çağa geçildiğini ifade etti.
Teknolojinin çok gelişmesine rağmen dağıtım sorununun hala sürdüğüne işaret eden Turner, "Çünkü dağıtım, hala büyük stüdyoların tekelinde" dedi.
- Tiyatroda ve sinemada yönetmenin farkı
Tiyatroda ve sinemada yönetmenin farkının sorulması üzerine Turner, filmde yönetmenlerin genelde kamerayla ilgilendiğini, oyuncularla ilgilenmediğini ve sadece kafalarındaki resmi yaratmaya çalıştıklarını anlatarak, tiyatroda ise durumun böyle olmadığını söyledi.
Sektörde fazla kadın yönetmen bulunmadığına dikkati çeken Turner, "Yeteri kadar kadın yönetmen yok ama sette olsun, sahnede olsun kadın yönetmen varsa herkes birbirine daha saygılı davranıyor, daha iyi bir atmosfer oluyor ve daha iyi bir film çıkıyor" diye konuştu.
- Michael Douglas
Turner, "Neden artık Michael Douglas ile film yapmıyorsunuz, yaşlandığı için mi?" şeklindeki bir soru üzerine de "Tam tersi Michael Douglas daha genç hanımlarla görünmek istiyor" yanıtını verdi.
Turner, Sinema Serüvenini Anlattı
Dünyaca ünlü ABD'li aktrist Kathleen Turner, sinema filmleri için bir kuralının olduğunu belirterek, "Senaryoya bakarım, kadın karakteri çıkardıktan sonra hikaye değişmiyorsa bana ihtiyaç yok. O filmde oynamam" dedi.