Tütüncü Kentsel Dönüşüm Çalıştayı'na Katıldı

Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Kentsel dönüşüm uygulamaları yapan kurumları inşaat mühendisleriyle buluşturan İMO Kentsel Dönüşüm Çalıştayı’nda ilçesindeki kentsel dönüşüm çalışmaları ile ilgili sunum gerçekleştirdi. Yeni Emek Mahallesi’nde başlayan, Masa Dağı ve Gülveren Mahallelerinde devam eden kentsel dönüşüm çalışmalarını görsellerle anlatan Başkan Tütüncü, zorlu geçen sürecin sonunda yaptıkları referandumlarda hak sahiplerinin olurunu alarak işe koyulduklarını vurguladı. Dört farklı imar uygulamasının yapıldığı, ekonomik ömrünü tamamlamış binalar ve vakıf, hazine, 2B arazileri üzerine yapılmış gecekonduların yer aldığı mahallelerde kentsel dönüşüm planlaması yapmanın zorluğunu anlatan Tütüncü, yeni yapılaşmaların belediye değil, vatandaş eliyle istedikleri müteahhitle yapmasını sağladıklarını söyledi.



“Vatandaşımız dönüşümden mutlu”

Kanunlar nezdinde hak sahiplerinin olabilecek en iyi şartlarda konutlar elde etmesi için hazırladıkları modelleri uygulamadan önce vatandaşları ikna etme yoluna gittiklerini belirten Hakan Tütüncü, ikna etmeyi de yeterli bulmadıklarını ve üzerine referandum yaptıklarını kaydetti.

Referandum sonucunun yüzde 80’in altında çıkmasıyla kentsel dönüşüm yapmadıklarını belirten Tütüncü, Yeni Emek Mahallesi’nde yüzde 91 oranında olur yönünde oy kullanıldığını ve şimdi herkesin çok mutlu olduğunu söyledi.



“En fazla dönüşüm Kepez’de olmalı”

Antalya’da köyden kente göç olgusunun özellikle 1980’den sonra etkisini gösterdiğini hatırlatan Tütüncü, Antalya merkezinin 1 buçuk milyon yerine 400 binlik bir nüfusa sahip olmasıyla çok daha değerli olacağını söyledi.

Türkiye’deki en ucuz konutun Antalya olduğunu da hatırlatan Tütüncü, en fazla kentsel dönüşüm yapılması gereken ilçenin de Kepez olduğunu hatırlattı.

“Her hafta Kepez’e mahalle eklenmiş”

Antalya’da 1990 yılından sonra büyükşehir olma sevdasıyla atılan yanlış adımların bugün kör düğüme dönüştüğünü ifade eden Tütüncü, “Siyasetçiler o dönemde maalesef devlet eliyle gecekondular yaptırmışlar. İlk belediye başkanı olduğum yıllarda, o yılların meclis üyeliğini yapmış bir arkadaşımız ziyaretime gelmişti. Dedi ki, ‘Başkan işin çok zor. Biz Antalya’yı Büyükşehir yapabilmek için belediye eliyle buraya gecekondu yaptırmıştık biliyor musunuz? Her hafta geldiğimizde bir mahalle daha eklenirdi Kepez’e. Ucu bucağı o zamanlar gelişti ve büyüdü’ dedi.

2009’dan bu yana gecekonduları yok edip, onların yerine imara uygun yapılar yapmaya gayret ediyoruz.”

“Şehirleşmeyi tersten yapıyoruz”

Antalya’nın en büyük gece kondu stoğunun kendi yönetim bölgesinde olduğunu yineleyen Tütüncü, geçen 9 yıl içinde 80 binden fazla gecekonduyu yıktıklarını açıkladı.

Bunu yaparken vatandaşlarla en küçük bir kavganın olmadığını anlatan Tütüncü, kentsel dönüşüm bir zorunluluk olduğunu söyledi.

Modern dünyada önce arazilerin ele alınıp üzerindeki mülkiyet, imar ve kadastro gibi sorunların çözülerek altyapı ve üstyapı çalışmalarını başlatıldığını vurgulayan Tütüncü, “Ancak biz hep tersten başlıyoruz. Önümüzde bir gecekondu mahallesi var. Gecekonduların olduğu arazilerin üzerinde vakıf, hazine gibi sorun var. Bu sorunlar çözüldükten sonra bir imar planı ve ardından uygulama yapmak lazım” dedi.



“Sosyolojik zorluklar vardı”

Seçimlerle göreve gelen belediyelerin kentsel dönüşüm yaparken çok az insanı rahatsız etmek zorunda olduğunun altını çizen Tütüncü, bir tarafta teorinin güzelliği varken diğer tarafta ise sosyolojik bir takım zorlukların olduğunu söyledi.

Hukukun sembolü baskül değil, çift kollu terazi olduğunu belirten Tütücü, “Yarışan menfaatleri yönetmek zorundayız. Yönetimde de çift kollu teraziyi hep elimizde tutmamız gerekir. Maalesef bizi ülkede şehircilik yapmaya çalışan seçilmiş yerel yöneticiler, bu zorlukları hep enselerinde hissederler. Biz göreve gelirken kentsel dönüşümün kötü örneği olarak, Sütçüler ve Çığlık’taki TOKİ’ler vardı. Çok insanın canı yanmıştı. Son derece nezaketsiz ve zarafetsiz birçok işin olduğu bir yerdi oralar. Oralardan yola çıkarak, ‘Siz bize TOKİ mi yapacaksınız? Gecekonduları evleri başımıza mı yıkacaksınız?’ dediler” diye konuştu.



“Vatandaşı tedirgin etmedik”

Vatandaşa her zaman kentsel dönüşümü birlikte yapacaklarını söylediğini belirten Tütüncü, kentsel dönüşümlerin de birçok unsuru ve şekli olduğunu söyledi.

Birçoğunu denemiş olmalarına rağmen TOKİ modelini hiç denemediklerini belirten Tütüncü, “O yıllarda yapılan TOKİ uygulamaları çok insancıl değildi. Yaygın olarak üzerinde durduğumuz en önemli kentsel dönüşüm modeli, düzgün bir imar planı ve vatandaşlara arazileri teslim etmekti. Bu noktada oldukça başarılı olunca halkın gönlünü kazanarak, hiç tedirgin etmeden kentsel dönüşüm uygulamalarını sürdürdük.”